Altının gizemi

Ortaçağ’da sayısız simyacı kimyasal tepkimeleri kullanarak altın elde etmeye çalıştığını biliyoruz. Bugünkü teknolojik ve bilimsel gelişmelere rağmen halen altının nasıl oluştuğunu açıklamakta zorlanıyoruz.

Altın Mısır’da firavunluk öncesi dönemde, yani günümüzden 7 bin yıl önce yaygın bir şekilde kullanılıyordu. Güney Mezopotamya’da ise M.Ö. dördüncü binyılın başından itibaren insanların altın işlediği biliniyor.

Dünyadaki en eski altın heykeli ise Bulgaristan’ın Varna şehri yakınlarındaki bir kazıda bulundu ve 6 bin yıla yakın bir geçmişi olduğu tahmin ediliyor.

Son derece nadir bulunması ve kolay işlenmesi nedeniyle altın insanlık tarihi boyunca değişim değeri yüksek bir varlık olarak kabul edilegeldi. Zenginlik sembolü olan altın elde etmek için Ortaçağ boyunca simyacılar deneyler yaptı ama hiçbiri başarılı olamadı. Tabii hiçbiri bunun imkânsız bir çaba olduğu sonucuna ulaşamadı.

Bugün altının oluşması için gerekli koşullar konusunda bilgimiz var ancak bunun evrenin hangi noktalarında nasıl olduğuna dair tartışmalar halen devam ediyor. Sadece altın değil şu anda bilim insanları bildiğimiz elementlerin yarısının kaynağı belli değil.

ELEMENTLERİN KAYNAĞI

Kimyasal elementler bildiğimiz her türlü maddenin temel yapıtaşı. Yetişkin biri birçok şeyin yanı sıra yaklaşık 16 kilo kargon, 780 gram fosfor, 0,2 miligram altından oluşuyor.

Karbon, oksijen, azot gibi elementlerin nasıl oluştuğunu biliyoruz. Periyodik tabloda demire kadar olan bütün elementler yıldızların kalbindeki nükleer füzyon sonucu ortaya çıkıyor. Bu tür füzyon standart elementlerin oluşması için yeterli ancak daha ağır elementlerin oluşması için daha güçlü bir tepkime yaşanması gerekiyor.

Bilim insanlarına göre bir karadeliğe dönüşemeyecek kadar küçük ancak normal yıldızlardan çok daha büyük yıldızlarda yaşanan patlama ya da nötron yıldızlarının çarpışması bu tür bir enerji ortaya çıkabilir.

2017’de yerçekimi dalgalarının tespit edildiği ve bilim insanları tarafından ilk kez gözlemlenen iki nötron yıldızının çarpışmasından ağır elementlerin oluştuğuna dair kanıtlara ulaştı. LIGO sistemine giren verileri inceleyen bilim insanları ağır tüm elementlerin oluşabileceği derecede enerjinin izlerine rastladı. Tabii ki hangi elementlerin oluştuğu, bu elementlerin içinde altın olup olmadığına dair bilim insanlarının elinde bir veri bulunmuyor ancak en azından ağır elementlerin nasıl oluştuğu konusunda artık elimizde bir kanıt var.