Belga’nın haberine göre şirketin patronu Bert De Mot, "Deney laboratuvarda çalıştı, şimdi ilk pilot projeye geçmeliyiz" dedi.
De Mot, “Bugün atık akışına benzetilen karbon, temel bir atom olarak her yerde mevcuttur. Ne yazık ki, bu karbonu fosil yakıtlardan alıyoruz” diye ekledi.
Ancak Oxylum, yeni projesi sayesinde doğayı olabildiğince korumayı hedefliyor.
Oxylum şirketi, karbon nötrlüğü arayan şirketlere ilham verebilecek bir "elektrokimyasal CO2 azaltma teknolojisi" geliştirdi.
Buradaki fikir, döngüsel bir ekonomi bakış açısıyla CO2'den dönüştürülen kimyasalların sırayla kimya şirketlerinde kullanılabilmesi için bir süreç geliştirmek olarak özetleniyor.
De Mot, "Bir ağacın yaprakları gibi, yenilenebilir kimyasalların yapı taşlarını oluşturmak için CO2 ve su kullanıyoruz" diye belirtiyor.
Bert De Mot, "İhtiyaç duyulan enerji yenilenebilir elektrikle sağlanıyor ve bu süreçte hiçbir fosil hammadde tüketilmiyor” ifadelerini kullanıyor.
Oxylum laboratuvarında CO2, örneğin formik asit gibi yüksek değerli kimyasallara dönüştürülüyor.
Metanoik asit olarak da adlandırılan bu asit tarım, ilaç ve tekstil endüstrilerinde kullanılıyor.
De Mot, "Şu anda formik asit doğal gazdan üretiliyor, ancak teknolojimizi kullanarak bunu doğrudan CO2'den üretebiliyoruz" diyor.
Bu bölünmenin nihai amacı, etileni CO2'den çıkarmak olarak ifade ediliyor.
CEO ayrıca, “Sektörde plastik üretimi için gerçekten temel bir hammaddedir. Bugün etilen petrolden elde ediliyor. Etileni yenilenebilir yaparak, aynı moleküler yapıya sahip ancak yağ yerine CO2'den başlayarak bir plastik yapabiliriz” şeklinde konuşuyor.