Brüksel’de binlerce işçi yürüdü: Sanayi bizimdir, satılık değiliz!

Belçika’nın başkenti Brüksel’de Audi çalışanlarını desteklemek için 10 bini aşkın işçi sokaklara çıktı, ulaşım ağlarında greve gidildi.

Pazartesi günü Brüksel'de binlerce kişi Belçika'da kapanma tehlikesiyle karşı karşıya olan Audi fabrikasında çalışan işçilere destek için yürüdü. İşçiler Avrupa Birliği'ni sanayi sektörüne yatırım yapmaya çağırdı.

Üst sınıf bir elektrikli otomobil üretmek üzere yaklaşık 3 bin kişinin çalıştığı Brüksel'deki Audi fabrikası 2025 yılında kapanabilir.

Q8 e-tron adlı bu SUV'un satışları düşerken, fabrika yönetimi Belçika'nın başkentindeki “yüksek üretim maliyetlerini” gerekçe gösteriyor. 

Eylül ayı başında fabrika yönetimi, Q8 e-tron'un son örneklerinin gelecek yıl üretim hattından çıkmasının ardından tesiste başka hiçbir Volkswagen modelinin üretilmeyeceğini duyurmuştu. 

Brüksel’deki yürüyüşe organizatörlere göre 10 bini aşkın kişi, polise göre 5 bin 500 dolayında kişi katıldı. 

Yürüyüşün organizatörlerinden sosyalist cephedeki FGTB sendikası, sanayiye milyarlarca yatırım yapılması gerekirken, kemer sıkmaktan bahsedildiği tepkisinde bulundu. 

Havai fişekler ve sis bombaları arasında yürüyen göstericiler, sanayi ve dağıtım sektörlerinde art arda yapılan işten çıkarmaları ve çalışanların “sıkıştırılmasını” kınayan pankartlar taşıdılar. Gösteriye Almanya, Polonya, Fransa ve Hollanda'dan heyetler katıldı. 

FGTB Birleşik Çelik İşçileri Genel Sekreteri Sor Hillal,  eylemde yaptığı konuşmada “Yıllarca süren rekor karların ardından krizin faturasını bize ödetmek istiyorlar ama biz bunu asla kabul etmeyeceğiz” dedi. Sendikacı ayrıca “hem Belçikalı hem de Avrupalı siyasi sessizliği” eleştirerek bunu işçi sınıfına yönelik bir “saldırı” olarak nitelendirdi.   

Hillal, “Sanayisizleşme ve fabrikaların kapanması sadece fabrika işçileri ve taşeronları için bir kayıp değil, geleceğe bakma yeteneğinin kaybı, zenginliği paylaşma yeteneğinin kaybı ve aynı zamanda aşırı sağın yükselişi için bir üreme alanıdır” diye konuştu. 

Bu gösterinin “siyasi liderlere verilen ilk sinyal” olduğunu belirten Hillal, “Eğer sesimizi duyuramazsak, geri döneceğiz”diye uyardı. 

Gösteride, “Hayatlarımı üretim hattı değil”, “Sanayi bizimdir” ve “Satılık değiliz” yazılı pankartlar dikkat çekti. 

Belçika’da ayrıca tramvay, otobüs ve metro ağında ağır aksamalar yaşandı.