Kısa vadede işsizliğin artacağı belirtilen bir raporda, emeklilik yaşının yükseltilmesiyle ekonominin daha da büyüyeceği ve yıllık 200 bin yeni iş alanı yaratılacağı tezi öne sürülüyor.

Emeklilik Oryantasyon Konseyi (COR) adlı komisyon tarafından hazırlanan ve AFP’de yayınlanan bir çalışmada, ortada olan tüm verilere rağmen emeklilik yaşının yükseltilmesinin genç işsizliğine etkisinin olmadığı savunuluyor.

COR tarafından hazırlanan belgede, 2005-2015 yılları arasında 55-59 yaş arası bireylerde istihdam oranının yüzde 38,2’den yüzde 48,6’ya kadar çıktığı belirtiliyor. Emeklilik yaşının özel sektörde 1, kamuda ise 2 yıl yükseltildiği bu dönemde 15-24 yaş arası gençler içindeki istihdam oranı ise yüzde 30,4’den yüzde 27,8’e kadar geriledi.

Buna göre, 2010 yılında 62’ye çıkarılan emeklilik yaşının yükseltilmesi halinde yıllık en az 200 bin kişi işsiz kalacak. COR’un hazırladığı belgede, emeklilik yaşının yükseltilmesi ve maaşların dondurulmasıyla ekonomik büyümenin daha fazla olacağı iddia ediliyor.

Ancak bizzat kabul edilen gerçeklere rağmen COR’un belgesinde ‘emeklilik yaşının yükseltilmesiyle genç işsizliğinin artacağı’ tezinin doğru olmadığı savunuluyor. Buna gerekçe olarak ise, şirketlerin genç çalışanları ileri yaşlardaki deneyimli ve yüksek maaş alan diğer çalışanlara tercih edeceği iddia ediliyor.

Yine, birçok şirketin ‘çalışan piramidini’ genç tutmak isteyeceği de emeklilik yaşının yükseltilmesi talebine gerekçe gösteriliyor.

Emeklilik yaşının yükseltilmesi amacıyla yapılan bu değerlendirme ise kendi başına bir mantık hatası içeriyor. Zira ileri yaşlardaki çalışanların gençlere tercih edilmeyeceğini savunan belge doğal olarak, ‘o zaman emeklilik yaşı niye yükseltiliyor?’ sorusunu beraberinde getiriyor.