Dünya Bankası, BM ve AB tarafından hazırlanan bir raporda, Derna ve Doğu Libya'nın yeniden inşasının maliyeti hesaplandı.

Eylül ayında bölgeyi kasıp kavuran ölümcül sel felaketinden 1.5 milyon kadar Libyalı etkilenmişti.

Uluslararası bir metodolojiye dayanan Libya'daki Hasar ve İhtiyaçların Hızlı Değerlendirmesi (RDNA), 10-11 Eylül gecesi Daniel fırtınasının harap ettiği bölgelerin yeniden inşasının maliyetini "1.8 milyar dolar" olarak tahmin etti.

Derna’nın tüm mahalleleri trajediden etkilendi. Felaketten önce 120 bin nüfusa sahip olan kentin yukarısındaki iki barajın patlamasıyla seller büyümüş ve kent sakinleri sele kapılmıştı.

Rapora göre, Bingazi, El Marj, Sahel El Cebel ve El Ahdar bölgeleri de dahil olmak üzere 20 kasaba Daniel fırtınasından etkilendi.

Libya'daki Birleşmiş Milletler Destek Misyonu (Manul) tarafından web sitesinde yayınlanan ortak rapora göre, "Felaket yaklaşık 1,5 milyon kişiyi, diğer bir ifadeyle en ciddi şekilde etkilenen kıyı ve iç kesimlerde yaşayan Libya nüfusunun yüzde 22'sini etkiledi".

Daniel fırtınasını "1900'den bu yana Afrika'da yaşanan en ölümcül fırtına" olarak nitelendiren rapora göre aralık ayında ölü sayısı "4 bin 352 olarak teyit edildi, 8 binden fazla kişi kayıp ve yaklaşık 250 bin kişi hala insani yardıma muhtaç” durumda.

Aralarında 16 bin çocuğun da bulunduğu yaklaşık 44 bin 800 kişi de afet nedeniyle yerlerinden olurken, bu kişilerin sağlık ve eğitim hizmetlerine erişimleri kötüleşti.

Rapora göre, "Konut sektörü ağır darbe aldı, konut stokunun yüzde 7'sine denk gelen yaklaşık 18 bin 500 ev yıkıldı ya da hasar gördü".

Uzmanlara göre seller ulaşım ve su temini sektörlerinin yanı sıra ülkenin kültürel mirası üzerinde de büyük bir etkide bulundu.

Yeniden inşa ihtiyaçlarının yanısıra RDNA, sellerin neden olduğu maddi hasar ve ekonomik kayıpları 1.65 milyar dolar olarak belirledi. Bu miktar "Libya'nın 2022'deki GSYH'sinin yüzde 3.6'sını" temsil ediyor.

Ülke 2011'den bu yana siyasi istikrarsızlıkla boğuşuyor ve iki rakip hükümet iktidar için yarışıyor. Hükümetlerden biri Trablus merkezli ve BM tarafından tanınıyor. Diğeri ise Mareşal Halife Hafter'in kontrolü altındaki doğu bölgesinde yer alıyor.