Yeşil Sol Parti Wan Milletvekili Sinan Çiftyürek, 1 Eylül Dünya Barış Günü, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’a yönelik süren tecrit politikaları ve cezaevlerindeki işkencelere dair ANF’ye konuştu.

Tüm halkların 1 Eylül Dünya Barış Günü'nü kutlayarak konuşmasına başlayan Çiftyürek, "150 yıldır barış ve huzur hasreti çeken, savaş ikliminden kurtulamayan Kurdistan halkı için 1 Eylül barışın yılı olsun diliyorum” dedi.

Katledilen 70 yaşındaki hasta tutsak Şakir Turan’ın göz göre göre bir hukuksuzluk ve sorumsuzluk sonucu yaşamını yitirdiğini aktaran Çiftyürek, "Turan’ın yaşamını yitirmesinin ardından cenazesinin köye getirildiği sırada Diyarbakır girişinde cenaze saatlerce bekletildi. Burada ölüye bile işkence yapıldığını görüyorum. Bu konular gündemimizde ve önümüzdeki süreçte önemli etkinlikler geliştireceğimizi söyleyebilirim” ifadelerini kullandı.

'İMRALI'DA HUKUK KATLEDİLİYOR'

“4 yıl oldu, Sayın Abdullah Öcalan ne ailesiyle ne de avukatlarıyla görüştürülüyor. Zaten İmralı cezaevi başlı başına bir tecrit ve uzun yıllardır tecrit içinde tecrit uyguluyor” diyerek sözlerini sürdüren Çiftyürek, şöyle devam etti: "Her hükümlü ve tutuklu gibi Abdullah Öcalan'ın da kendi ailesi ve avukatlarıyla görüşmesi hukukun gereğidir. Hükümet kendi yasalarını çiğniyor. Abdullah Öcalan üzerinden toplumu germe siyaseti kimseye bir şey kazandırmaz, tüm halklarımıza kaybettiriyor. Hükümeti bu siyasete son vermeye çağırıyoruz. Tecridin hukuki, siyasi ve insani boyutları var. Tecrit bir hukuk katliamıdır. Sayın Abdullah Öcalan zaten 24 yıldır içeride ve ailesi ile görüşmesi kadar insani ve tabii bir durum olamaz. Bu insani hakkın önündeki engeller kaldırılmalıdır. Siyasi olarak da Abdullah Öcalan herhangi bir tutuklu değildir. Türkiye ve dünyada milyonlarca insanın görüş ve düşüncelerini beğendiği, takip ettiği, yorumladığı siyasi bir aktördür."

'ABDULLAH ÖCALAN FİKİRLERİNİ DOĞRUDAN AKTARMALI'

Son olarak Edirne cezaevine giderek HDP'nin eski Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş ve Amed Büyükşehir Belediye Eşbaşkanı Selçuk Mızraklı ile görüştüğünü aktaran Çiftyürek, "O görüşmede ikisi de dile getirdi; Abdullah Öcalan’ın üzerindeki tecridin kaldırılmasını gerektiğini söylediler. Siyasette yaşanan tıkanıklığın tecridin kaldırılması ile mümkün olduğunu söylediler. Bu savaş siyasetinin sonlandırılması, barış yolunun açılması için İmralı tecridine son verilmesi gerekiyor. Kendi halkı ile, partisi ile görüş ve önerilerini güncel olarak paylaşmalıdır. Tecrit hiçbir şekilde kabul edilemez ve sonlandırılması gerekiyor. 2019 yerel seçimlerinde Sayın Abdullah Öcalan üzerinden bir spekülasyon yaratıldı ve bir mektup getirildi. 'Abdullah Öcalan şunu diyor, bunu diyor' şeklinde spekülasyon yapılıyor. Şimdi yine aldığımız duyumlara göre yine böyle bir spekülasyon planlanıyor. Oysa bunu yapacağına, hükümete çağrımız şudur: Doğrudan doğruya tecrit kaldırılsın, Abdullah Öcalan’ın görüşlerini kamuoyuyla paylaşmasının önü mutlaka açılsın. Bu Türkiye’yi rahatlatır ve kazandırır.  1 Eylül Dünya Barış günü vesilesiyle hükümete çağrımız tecridin kaldırılmasıdır.”