Kurdistan Çağdaş ve Yenilikçi İslam Hareketi (Tevgera Alimên Îslamî û Kurdistanî ya Hemden û Nûjen) Genel Başkanı Hafız Ahmet Turhallı, Türk devletin Başur’da gerilla üs alanlarına KDP ortaklığı ile yürüttüğü işgal saldırılarını ve Kürt diline, kültürüne başlattığı saldırılarını ANF’ye değerlendirdi.

'KÜRTLERİN BÜTÜN DEĞERLERİ HEDEFTE'

Turhallı, Kürt halkının dünyanın en kadim ve eski halklarından olduğunu ve binlerce yıldır yaşadığı coğrafyada bir kültüre ve bir dile sahip olduğunu belirterek, şunları söyledi: “Üstünde yaşadığı bir coğrafyası vardır. Değerler sahibi ve onur sahibi bir halktır. Ancak Kurdistan coğrafyasını işgal edenler bu onurlu, cesur ve kahramanlıklar dolu tarih sahibi Kürt halkına ait değerleri yok etmek için ve bu değerlerini unutturmak için her şeyi yapıyorlar. Özellikle Türk devleti ırkçılık ve inkâr üzerinde kurulmuş ve bu şekilde de devam ediyor. En çok Kürt halkını kültürünü ortadan kaldırmak isteyen Türk devletidir. Hem kültürünü hem inancını hem dilini bütün değerlerini ortadan kaldırmak istiyor. Her dönemde bazı söylemler geliştiriyor ve bunu uluslararası bir söyleme dönüştürüyor ve bu şekilde bir politika geliştirip Kürt halkını yok etmenin meşruiyetini sağlamak için uğraşıyor. Bunu 1925 Şeyh Said Ayaklanması ile başlayarak, bugün Ulusal Hareket üzerinde de aynı şekilde algı oluşturuyor. Din ve İslam üzerinden iftiralar atarak bunu geliştiriyor. Bunlar kendi kötülüklerini iyi bir şey gibi göstermek için gece gündüz çalışıyorlar. Kürt halkına ve dünyaya ne diyorlar: 'Bizim sorunumuz PKK ve biz onlarla savaşıyoruz.' PKK bu halkın çocuklarıdır ve halkın kendisidir. Dikkat edin, Filistin için özgürlük üzerinde siyaset yapıyor görünüyorlar. Elbette Filistinlilerin de özgürlük hakkıdır. Ancak bunu dile getirirken, Kürt dilini yok etmek istiyorlar, kültürünü, coğrafyasını ve ekonomik kaynaklarını yok ediyorlar. Yok etmek için her tür siyaseti yalanlarla devreye koyuyorlar. Bunu da İslam dini adı altında yapıyorlar. Bizim halk olarak sorunumuz tarihsel olarak ulusal, insani, dini ve vicdanidir. Yok edilmeye karşı direniyoruz. Bunu ters yüz etmek için algı oluşturuyorlar."

AKP'Lİ KÜRTLERE: ALLAH'A DA İHANET EDİLİYOR!

AKP-MHP iktidarının algı operasyonları etrafında toplanan Müslüman Kürtleri uyaran Turhallı, son dönemde Filistin halkı üzerinde İslam propagandası ile insanların AKP ve Türk devletinin kötülüklerini görmezlikten geldiğini söyledi. Turhallı, şöyle devam etti: “Türk devletinin bu politikalarına kanan Kürtler ihanet çizgisine çekildi. Hz. Muhammed diyor ki hainlerin kölesi olmayın. Bugün Kürt halkının dilini yok ediyorlar ve siz de bunu alkışlıyorsunuz. O zaman siz bir ihanet çizgisindesiniz. Bakın Şeyh Abdüsselam Barzani sadece Kürt dilinin özgürlüğünü istedi diye idam edildi. Mele Said Kurdi Kürtçe diliyle eğitim yapan bir okulun açılmasını talep ettiği için delidir diye tımarhaneye atıldı. Peki bugün Türk devleti ne yapıyor? AKP-MHP etrafında duran İslam ile kendini kandıran Kürtlere şunu diyorum, çıkıp özgür Filistin diyorsunuz ve Kurdistan da yok olsun diyorsunuz. Bu ihanet değil de nedir! Bu Allah’a ihanettir. Peygamberine ihanettir. Bundan daha büyük bir ihanet var mı? Halkımız, halay çekiyor diye hapislere giriyor. Görmüyor musunuz? Dilimizi yasaklamaları yetmedi, şimdi de tümden yok etmek istiyorlar. Bunu görüyorsunuz peki bu ihanet değil mi? Bugün PKK’ye niye bu kadar gaddar ve zalimce saldırıyorlar. Bugün Kürt çocukların üzerine tarihte eşi benzeri olmayan barbarca saldırmalarının nedeni budur. Çünkü 100 yıldır Kürt halkını yok etmek için kurdukları bütün tezgâhı PKK bozdu. Bunun için İmralı’da Kürt Halk Önderi Öcalan’a böyle nefret ve kin ile yaklaşıyorlar. Bunun için insanlıktan çıkmışlar. İntikâm almak için. Bugün Kurdistan’da Filistin için yürüyüş yapıyorlar. Binlerce Kürt katledildi, kimse yürüyüş yapmadı. Kürt kadınları katledildi, kimse yürümedi.  Bu ihanettir. Bu insanlık değil, ahlak değil ve dindarlık hiç değildir.”

'BAŞKA ŞEKİLDE TARTIŞILAMAZ; KDP'NİN, BARZANİLER'İN YAPTIĞI İHANETTİR'

Başur’da Türk devletinin imha ve işgal saldırılarına destek veren KDP ve Barzani Ailesi'nin ortaya koyduğu pratiğin ihanet pratiği olduğunu söyleyen Turhallı, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Güney Kurdistan’da 40 yıldır, Enfal dahil binlerce insan katledildi. Onca kan döktü. Peki kan sadece bir aile cebini doldursun, saltanat içinde yaşasın diye mi döküldü? Abdüsselam Barzani bugün Barzani Ailesi gidip düşman ile iş birliği yapsın diye mi idam edildi? Başur’da binlerce şehit gidip Hakan Fidan’ın elini sıkmanız için mi verildi?  Binlerce şehidi siz Erdoğan’ın önünde önünüzü ilikleyesiniz diye mi verdik? Kimyasal silahlarla öldürülen binlerce insan sizin lüks villalarda yaşamınız için miydi? Biz bunu bilelim ve tanıyalım. Kürt halkının düşmanlarını, Kürt çocuklarını öldürmek için çağıranların ismini net koyalım. Bu ihanettir. Bunlar da haindir. Gafleti insan bilmeden yapar, bu gaflet değildir, çünkü bilerek ve isteyerek bunu yapıyorlar. Bu ihanettir. Çünkü biz de duyuyoruz, diyorlar ki Türkler bu Kürt çocuklarını bu yiğitleri öldürsünler, biz de kurtuluruz. O zaman size hatırlatalım. Sizin boynunuza başınızdaki sarığı takıp, sizi dolaştırırlar. Kandırmayın kendinizi. Referandum sürecinde size ne dedi Erdoğan, ‘Sizi açlıktan öldürürüm’ demedi mi? Bunu unuttunuz mu? Bu ihanetten dönün. Kimse bunu başka tarafa çekmesin. Siz Kürt çocuklarını öldürtüyorsunuz, bunun adı ihanettir. Bu yiğit Kürt çocukları öldürülüyorsa ve sen seviniyorsan bu ihanet değilse nedir! Kimse bunu başka şekilde tartışamaz. Özellikle Başur’daki din insanlarının bunu dile getirmeleri ve halka açıklamaları lazım. Yoksa bu ihanete ortaklıktır. Yazarlar, aydınlar, sanatçılar, herkes buna karşı bir duruş sergilemeli. Bu halka bu şekilde anlatılmalı. Yoksa ihanete göz yummak ortaklıktır. Kürt çocuklarını öldürtmek ihanet değil de nedir? 

Bugün orada diyorlar ki PKK Türk devletinin buraya saldırmasına sebep oluyor. Bugün yalan ve iftiradır. Bugün siz PKK ve şehit düşenlerin sayesinde orada yaşıyorsunuz. Kurdistan birdir. Kurdistan 4 veya 5 parça değildir. Eğer siz Kurdistan sadece bizim yaşadığımız yerdir diyorsanız siz bu millete ihanet ediyorsunuz. Hepimiz artık buna yeter diyelim. Çocuklarımızı öldürtüyorlar, coğrafyamız talan ediliyor ve sessiz kalıyorsunuz. Allah ve Peygamberi diyor ki 'Kendinize ihanet etmeyin. Emanetlere ihanet etmeyin.' Kürt halkı size bir emanet verdi ve dedi ki bizi özgürleştirin. Bugün siz orada lüks villalarda yaşıyorsanız bu ihanettir. Yoksulluktan dolayı kaçıp yollarda ölenler insanlarımız, sizin ihanetinizin sonucudur. Buna itiraz edelim.

DİN ADAMLARINA ÇAĞRI

Bütün din adamlarımıza sesleniyorum. Buna karşı duruşumuz olsun. Hakikate ihanet etmeyelim. Düşman işini yapıyor, biz uyumayalım. Düşman bizi uyutuyor, hatta buna yol bulanlar var, gerekçe uyduranlar var. Bu da ihanettir. Artık yeter diyelim. Bakın bugün Bakur’da 'Peya Pêşîyê' sözüne tahammül edemedikleri gibi size de etmeyecekler. Bakın Efrîn'de yaptıklarına. Kürt bırakmadılar. Bakın Girê Spî, Serekanîyê imam hatipler açıyorlar. Tek bir Türkün olmadığı yerde bu okulları açıyorlar. Kürt sözcüğünü bile yaşatmıyorlar. Size de aynısını yapacaklar. İhanete karşı durmazsak parçası oluruz.”