ABF Genel Başkan Yardımcısı Müslüm Metin, Alevilerin taleplerinin görünür olmadığı hiçbir partiyle ya da kurumla yan yana olamayacaklarını belirtti.

Alevi Bektaşi Federasyonu (ABF) Genel Başkan Yardımcısı Müslüm Metin, ANF’ye konuştu. 

Metin, cemevlerine gelen doğalgaz ve elektrik faturalarıyla ilgili şunları söyledi: “Elektrik faturaları ve zamlar herkesi yaktı ama Alevi toplumunu en çok söylemler ve ibadethanelerin ticarethane olarak geçmesi incitti. Daha önce de bununla ilgili itirazlarımız olmuştu ama o dönem o kadar farkındalık yaratmadı. Bu dönem zamların aşırı olmasından dolayı farkındalık arttı. Garip Dede Cemevi’ne, Pir Sultan Abdal Dernekleri şubelerine, ABF’ye bağlı cemevlerine bir anda salgın koşullarına rağmen aşırı fiyat artışı ister istemez  etkiledi. Ülkenin sağlık sorunları nedeniyle iki yıldır Alevi kurumları toplantı yapamıyor. Biz bağışlarla ayakta duran kurumlarız ve bu dönem gelirimiz olmadı, giderler arttı. Cemevleri, daha önce AİHM’in de verdiği kararın uygulanmamasından dolayı hala bir ibadethane statüsüne kavuşmadı. Bununla ilgili daha önce mahkeme kararlarına itirazlarımızı yapmıştık. İtirazların işleyişi yavaş.”

Alevilerin, Kerbela’dan günümüze her zaman için mazlumdan yana yer aldığını ifade eden Metin, gelen zamlar karşısında sokağa çıkan halklar ve maaşlarına zam isteyen işçilerin direnişinin yanında olduklarını söyledi. Metin, “Hep birlikte olursak bu olumsuzlukları ortadan kaldırırız diye düşünüyorum” dedi. 

ALEVİLER ÇÖZÜM ÜRETENİN YANINDA

ABF Genel Başkan Yardımcısı Müslüm Metin, Alevilerin taleplerinin görünür olmadığı hiçbir partiyle ya da kurumla yan yana olamayacaklarını vurguladı. Metin, şunları ifade etti: “Alevilerin talepleri ortak yaşam, eşit yurttaşlık. Cemevlerinin yasal statüye kavuşmasını istiyoruz. Bir partinin programında talepleri yer almıyorsa Aleviler de orada olmaz. Alevi örgütleri olarak haksızlığın olduğu her yerde her zaman için mücadele ettik ve edeceğiz. Tarihimizde de bu böyle, Pir Sultan’a bakın, ulu ozanlarımıza bakın. Geçmişte ne kadar katliam varsa biz de onun kadar direncimizi yükselttik. Hızır ayındayız, cümlemize de yar ve yardımcı olmasını temenni ediyoruz. Hızır, aynı zamanda kendi kendinin de hızırıdır. İşçi direnişlerine de, cemevlerine de, demokrasi güçlerine yapılan haksızlığa karşı da hızır olabilirsek, el ele, el hakka…”