Temelli: Türkiye'nin gerçek bir demokrasi ittifakına ihtiyacı var!

6 muhalefet partisinin yuvarlak masa toplantısına HDP’nin davet edilmesini beklemediklerini belirten HDP Milletvekili Sezai Temelli, tüm ittifakların kendilerine göre yol haritası ve ilkeleri olduğunu vurguladı.

Demokratikleşme yolunda önemli adımları atma olanağına her zaman sahip olduklarını kaydeden Sezai Temelli, HDP’nin insanları gelecek konusunda umutlandıran siyaset yaptığını söyledi. 

Halkların Demokratik Partisi (HDP) Van Milletvekili Sezai Temelli, 6 muhalefet parti liderinin buluşmasına ve Türkiye’nin demokratikleşmesinde HDP önemine ilişkin ANF’ye konuştu. 

HDP’nin sürdürdüğü bir Demokrasi İttifakı çalışması olduğunu anımsatan Temelli, “Dolayısıyla o iki ittifak hattının kendisine göre yol haritası, stratejisi var ve özellikle ilkeler açısından önemli farklılıklar bulunuyor. Birçok insan da HDP’nin davet edilmemesine tepki gösteriyor ama ben davet edilmemeyi normal karşılıyorum. Kaldı ki bizim de böyle bir talebimiz zaten söz konusu değil” dedi.

DEMOKRASİ İTTİFAKI İLE MECLİS’E

Parlamento seçimlerine zaten Demokrasi İttifakı ile güçlü bir şekilde döneceklerini, bundan kimsenin kuşkusunun olmaması gerektiğini vurgulayan Temelli, şöyle devam etti: “Cumhurbaşkanlığı seçimi farklı bir seçim. Bu seçimde hem ittifaklar hem ittifak dışı kalmış olanlar, bugünkü iktidara karşı tabii ki en önemli hamleyi birliktelikleriyle sağlayabilecek. Bir şekilde demokrasiden, barıştan, Kürt meselesinde çözümden, yoksulluğun sonlandırılmasından yana alacakları tavırlarıyla bugünkü iktidarın yaratmış olduğu bu şiddete, zulme karşı ortak bir tavır sergilemek herkesin önceliği. Bunu başarıp başaramayacağımızı süreç gösterecek. Yoksa masada olmak ya da olmamak gibi bir mesele üzerinde durursak esas yapacağımız işleri gözden kaçırmış oluruz.”

BÜTÜNLÜK ÇÖZÜM ÇABASINDAYIZ

Türkiye’nin demokratikleşmesi, önündeki sorunları aşabilmesi, bu faşist cendereden kurtulabilmesinin yegane yolunun HDP olduğunu söyleyen Temelli, şunları ifade etti: “HDP’nin bugüne kadar yapmış olduğu siyaset, ortaya koymuş olduğu mücadele, başta Kürt meselesi olmak üzere bütün meselelere bütünlüklü çözüm yaratma yönünde olmuştur. Dolayısıyla HDP’siz olmaz. Buradaki mesele ‘atların önüne arabayı koyma’ meselesidir. Böyle bir durumda yol alamayız. Millet ittifakı, kendi siyasi alanında yapacağı çalışmalarla, Demokrasi İttifakı’nın kendi alanında yaptığı çalışmalarla ortaya çıkaracağı güçlü muhalefet, Türkiye’nin dönüşümüne katkı sağlayacaktır. Aynı masada buluşmak her şeye çözüm anlamına gelmez. Stratejik olarak önümüzdeki dönem demokratikleşme yolunda çok önemli adımları atma olanağına sahibiz.”

HDP SİYASİ MANEVRALARA KARŞI DENEYİMLİ

HDP’nin, seçim dönemlerinin taktiklerine ya da siyasi manevralarına karşı çok deneyimli bir parti olduğunun altını çizen Temelli, “Bizim onlarca yıldır sürdürdüğümüz mücadele, şunu çok net gösteriyor ki; Türkiye’de gerçekten, halkların, emekçilerin, kadınların umudunu var eden ve bugün içine sürüklendiğimiz durumdan çıkışın yolunu gösteren HDP’dir. Artık bunun yadsınacak tarafı kalmamıştır. Yarına dair konuşacaksak HDP buradaki yerini çoktan almıştır. Önemli olan siyasi ve toplumsal muhalefetin de bunu bir an önce anlamasıdır. HDP’ye seçim taktikleri çerçevesinde yaklaşmaları değil, HDP ile birlikte Türkiye’yi dönüştürecek politikalarda buluşmanın yolunu var etmeleri gerekir” şeklinde konuştu. 

İKTİDAR MEŞRUİYETİNİ YİTİRDİ

Türkiye’nin gerçek bir Demokrasi İttifakı’na ihtiyacı olduğunu vurgulayan Temelli, halkların bu ittifaka ihtiyacı ve partisinin 3. Yol stratejisinin önemini şöyle anlattı: “Artık Erdoğan’ı ve bu gidişatı durdurmak zorundayız. Çünkü Türkiye ve Ortadoğu halkları artık şunu çok net gördü; Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi denen sistemde yol almak mümkün değil. Hiçbir sorunun çözümü söz konusu değil, tersine bütün sorunlar bütün meseleler daha da içinde çıkılamaz hale geliyor ve yeni sorunlar ekleniyor. Suriye meselesi, Başûr’da yaşananlar, mülteci meselesi, enerji krizi, iklim krizi, finans krizi gibi bütün krizlere baktığımızda aslında bu krizleri bir yanıyla yaratan, yaratılmış krizden, bu istikrarsızlıktan, bu kaotik ortamdan beslenerek ayakta duran, herkese de beka meselesi olarak dayatan bir iktidar var. Cezaevlerinden tutun da yaşamın tüm alanlarında yaşanan şiddeti herkes görüyor. Bu denli yaygın bir şiddet ve yoksulluk ikliminde toplumun artık bugünkü iktidara desteği kalmamıştır. İktidar meşruiyetini yitirmiştir. O zaman bir değişim ve dönüşüm gerekiyor demektir. Artık insanlar böyle sürmeyeceğini biliyor. İşte burada insanları gelecek konusunda umutlandıran siyaseti var eden HDP’dir.

TOPLUMU DÖNÜŞÜM PROGRAMINA DAVET

Sadece iktidarın değişmesiyle bu meseleleri çözmek, sadece kişiler üzerinden meseleye yaklaşmak yanlıştır. HDP, bu anlamda sahici ve samimi çözümler üretiyor. HDP, kimseyi dışarıda bırakmıyor. Bugün en temel meseleden başlayıp listenin en sonundaki meseleye kadar bütünlüklü bir politikayı konuşmak, bunu yaparken de gerçek bir toplumsal mutabakatı var etmek çok önemlidir. HDP’nin 3. Yol stratejisi, demokratik cumhuriyet anlayışı, ortak vatanda demokratik ulus anlayışıyla bir araya gelmek, yerel demokrasiyi güçlendirmek, hukuk ve kişisel haklar konusunda tavizsiz bir evrensel anlayışla hareket etmek gibi yaklaşımlarla bir çözüm sunuyoruz. O yüzden HDP, bugünden yarına izlemiş olduğu Demokrasi İttifakı stratejisi ile bir dönüşüm programına tüm toplumu davet ediyor. Elimizde bir sihirli değnek yok, bütün bu tahribatın bir anda ortadan kaldırılması belki mümkün değil ama kaldırmak için yola çıkmak gerekiyor. Demokrasi İttifakı, bu anlamıyla önemli bir çağrıdır. Bu ittifakın ortaya koyacağı strateji, Türkiye’de herkesin rıza göstereceği bir geçiş programını var edebilir. Çok iddialı ve önemli bir programdır. HDP’ye yönelik saldırıların hiç hız kesmemesinden de iddialı ve önemli bir strateji olduğunu anlayabiliriz.”