Êzidî kadınlar tecride karşı açlık grevinde 

Strasbourg’daki süresiz-dönüşümsüz açlık grevi Êzidî kadınlarla devam ediyor.

Strasbourg’da 79’uncu gününe giren süresiz-dönüşümsüz açlık grevi eylemine destek amacıyla Avrupa Konseyi (AK) ve İşkenceyi Önleme Komitesi (CPT) önünde geçtiğimiz hafta başlatılan dönüşümlü açlık grevi eylemini, ikinci grup devraldı. Geçtiğimiz hafta PYD üyelerinin başlattığı açlık grevinin ikinci grubunu Êzidî Özgür Kadın Hareketi (TAJE)  bünyesindeki Êzidî Kadın Meclisi üyeleri devraldı. 

Aynı zamanda Öcalan’a Özgürlük Nöbeti eyleminin de sürdüğü alanda açlık grevinde olacak Êzidî kadın grubu Cihan Aziz, Kumri Alkış, Zéro Al, Fanuz Hessen, Zekiya Akan, Nuré Alkış ve Songül Talay’dan oluşuyor. 

Gün boyunca tecride yönelik bilgilendirme amaçlı bildiriler dağıtan Êzidî kadın eylemciler, çevreden geçenlerle de diyalog kurdu. 

Gün sonunda Strasbourg’da 273 Avenu de Colmar adresinde devam eden süresiz-dönüşümsüz açlık grevini ziyaret eden Êzidî kadınlar, burada eylemcilerden KCDK-E Eşbaşkanı Yüksel Koç ve Deniz Sürgüt tarafından karşılandı. 

Öcalan’a yönelik tecride karşı direnişe Êzîdî kadınlar olarak katılmak istediklerini söyleyen Nuré Alkış, bu amaçla 5 günlük dayanışma amaçlı açlık grevine katıldıklarını belirtti. 

‘CPT VE DİĞER KURUMLARIN SESSİZLİĞİNİ KINAMAK İÇİN BURADAYIZ’ 

Tecride karşı direnişe öncülük eden Leyla Güven’in “Bir kadın olarak gücümü Êzidî kadınlarından alıyorum” sözüne atıfta bulunan Nuré Alkış, kendilerinin ‘Leyla Güven’in sesi’ olmak istediklerinin altını çizdi. 

Amaçlarının sadece direnişe destek olmadığını söyleyen Nuré Alkış, eylemleriyle Avrupa ülkeleri ve başta CPT olmak üzere kurumlarının sessizliğini kınamak istediklerini vurguladı. 

‘ÖCALAN’SIZ YAŞAMI KABUL ETMEYİZ’ 

Êzidî halkının, katline dair çıkarılan 73 fermana rağmen ‘ser verdiğini ama sır vermediğini’ dile getiren Alkış, bugün de Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın özgürlüğü sağlanana ve faşizm yıkılana kadar Êzidî kadınlar olarak mücadelelerinin süreceğini söyledi. 

Öcalan’ın “Kürdistan bir güller bahçesi; Êzidîler de o bahçenin en güzel gülüdür” şeklindeki sözlerine vurgu yapan Alkış, kendilerinin de Êzidî Kürtler olarak Öcalan’sız yaşamı kabul etmeyeceklerini sözlerine ekledi. 

‘TECRİDİ KIRMA VE ÊZİDXAN’A STATÜ KAZANDIRMA’ SÖZÜ 

KCDK-E Eşbaşkanı Yüksel Koç ise, Öcalan üzerindeki tecridin aynı zamanda Şengal’e ve Rojava’ya yönelik olduğunu vurguladı. Êzîdxan veya Rojava’nın statüsünün ancak tecridin kırılmasıyla mümkün olabileceğini dile getiren Koç, halkın her alandaki eylemlerinin önemine dikkat çekti. 

Türk devletinin DAİŞ çeteleriyle Şengal’i soykırıma uğratmak istediğini hatırlatan Koç, başta Zeki Şengali olmak üzere savaşçıların mücadelesiyle bunun akamete uğratıldığını dile getirdi. Kendilerinin Zeki Şengali ve diğer yoldaşlarının yolundan gideceklerini söyleyen Koç, “Tecridi kırmaya, Şengal’in, Êzîdxan’ın statüsünü sağlamaya söz veriyoruz” diye konuştu.