DEM Parti Kadın Meclisi tarafından yapılan yazılı açıklamada, "Kadına yönelik şiddet ve katliamlar artarak devam ederken Kürt kadınlar üzerinden yürütülen özel savaş politikaları bizzat iktidara bağlı kolluk eliyle derinleştiriliyor. Nitekim erkek egemen iktidarın yürüttüğü kirli savaş politikaları kapsamında Kurdistan’a getirilen 'güvenlik güçleri' tarafından en başından beri kadınlar hedef alınmış iradesizleştirilmek istenmiştir" denildi.

Açıklamada şunlar kaydedildi:

"Yıllardır özel savaşın merkezi haline getirilen Şırnak’ta dün gece bir uzman çavuşun üç kadını taciz etmesi olayı da bu politikalardan bağımsız değildir.  
Kürt kadınlar başta olmak üzere üniformalı şiddetin hedefi olan halkın Şırnak’ta yaşanan olaya karşı gerçekleştirdiği tepki, özel savaş politikaları kapsamında yürütülen kadına yönelik şiddete karşı tavır alındığının göstergesidir. Bu tepki İpek Er gibi sayısız kadının failinin cezasızlıkla ödüllendirilmesinin bir sonucudur.
Kadına karşı işlenen suçlarda cezasızlık politikasını sistematik bir şekilde yürüten iktidar Şırnak'ta gerçekleşen uzman çavuş tacizinden ve sonrasında yaşanan olaylardan sorumludur. Tüm politikalarını Kürt ve kadın düşmanlığı üzerinden geliştirdiği için sorumludur. Kadına yönelik işlenen suçları cezasızlık politikaları ile meşrulaştırdığı için sorumludur. Her gün en az 5 kadın, yanı başındaki  erkekler tarafından şiddet görürken bu şiddeti önlemek yerine, kadınların yaşamlarını koruyan kazanılmış haklarına göz diktiği için sorumludur.  
Kadın kazanımlarını hedef alan ve şiddet gören kadını değil,  iyi hal indirimleri ile bu suçu işleyen faili koruyan kadın düşmanı politikalara karşı mücadelemizi en güçlü şekilde yürütmeye devam edeceğiz.  

Cezasızlık politikaları, dosyalara getirilen gizlilik kararı ile kadına yönelik şiddetin meşrulaştırılmasına, kadına karşı işlenen suçların üzerinin örtülmesine izin vermeyeceğiz. Özel savaş politikalarına karşı kadın dayanışmamızı ve örgütlülüğümüzü büyüterek cevap vereceğiz.

Erkek devlet şiddetine karşı dayanışmamızı büyütecek eşit, adil ve özgür bir yaşamı hep birlikte inşa edeceğiz."