Direnişin olduğu her yer: Dağlar

Gerilla Sarya Diyar, "Biz nerede direnirsek dağlarımız orasıdır. Tanımadığınız bir şehrin küçük bir sokağında da direniş olabilir, orası da bizim için dağlardır" diyordu.

“Bir gök kubbe ve belki de bir secdeye varış hali…

'Allah’ın üvey çocukları' diye nitelendirilen bir kavmin en onurlusu…

Özgürlük kılıcını ellerinde tutanlar,

bir isyanın, bir çığlığın, haykırışın ve kavganın,

bir dostluk hikayesinin en kahramanca savaşanları

Ey dağların ötelerinde, ülkemize özgürlüğü getirmekle görevli olanlar

Apo’nun yiğit fedaileri!

Selam size, sabah size, gün size armağan olsun…”

Şehit Rênas Avesta

***

Bir adanma halidir belki de gerilla. Ya da bir başlangıç veyahut sonsuzluk izdüşümünde en ince çizgiye giden en kalın hat… Kendimi bulduğum yer der, bazı savaşçılar, “kendimi bildiğim ve beni kendimi öğrenmeye yanaştıran en güzel detay."

Enerji oklarının daldan dala dolaştığı, yürekten yüreğe seyir halinde olan ve savaşçıya koşan bir enerjinin maddeleşmiş yaşam hali, ya da bedensel kılınmış bir iskeletidir gerilla. Tanık ettiğiniz hikayeler, tutmanız gereken bir mevzi gibi durur karşınızda. Kalan bakışlar, söylenmeyen son sözler, ülkenin bilincini en ağır şekilde taşıma, özgürlüğün kalbe pompaladığı nefes, her şey sonsuz, her an kafanızda ve yaşamınızdadır. Böyle bir yaşama “hücum” talimatını veren sevginin akış güçleri vardır. İşte bu akışın güçlü yanını kendisinde var eden bir gerillaydı, Sarya Diyar.

Gerilla Sarya Diyar, “Biz nerede direnirsek dağlarımız orasıdır. Burası Avaşin de olabilir, Besta da olabilir, Karadeniz de olabilir. Hiç tanımadığınız bir şehrin küçük bir sokağında da direniş olabilir, orası da bizim için dağlardır" diyordu. Direndiği her yeri dağlar kabul eden, sevgiye cesaretle atılıp, direnişe hücum eden bir gerilla. O, Avaşin'de adımladığı her patikada bir ize rastlamayı mucize kabul eden, dokunduğu her ana bir anlam biçmesini bilirdi. Avaşin'de hangi gerillaya sorarsanız sorun size gerilla Sarya’yı anlatabilir. Çünkü o tüm yoldaşlarına erzak, cephane, sevinç, moral götürür; bir mevziinin, bir savaşın tüm altyapısıyla ilgilenirdi. Ne dağlar karlardan beyaza büründüğü anda ne de yağmurun çukurlar oluşturduğu Avaşin arazisinde yürüdüğünde bir kere bile şikayet etmeden her defasında aynı moralle, aynı maneviyatla tepelerde kalan arkadaşlarına erzak götürürdü. Ve bahara çıkmadan eylemlere katılmanın hazırlıklarına başlardı. Bir yaşamı sahiplenmenin resmiydi. Oluşumun sancılarını çektiğiniz yer ait olduğunuz yerdir yeryüzü boşluğunda. Gerilla Sarya, bağlı olduğu savunmanın bilincindeydi. Bir gerillanın sesi yankılanıyor Şive’nin dallarından, bir gerillanın sureti beliriyor Govende’nin kayalık dolu patikalarında. O, bahara ulaşır ulaşmaz, silahını omzuna alıp, "Govende’ye, eyleme gideceğim” diyordu. Bir kadın gerillanın direnişi, yaşama olan bakış açısıydı. Ve bu zaten sevginin kendisi değil miydi? Sevgiyi hakikatin bir açısı haline getiren de bu yaşama bağışlanan aynı ruhlar değil miydi? Direnişe sevgiyi ekleyen ve her yere yayan buna olan inançla eşdeğerdi. Bunun sağlamasını gerilla yaşamında en iyi yapanlardandı, Sarya Diyar.

Gerilla Sarya Diyar; 23 Nisan’da tecavüzcü, sömürgeci Türk ordusunun Avaşin alanında başlattığı bir işgal operasyonunda direnişiyle isminden söz eden Mam Reşo alanındaydı. Mam Reşo alanındaki savaş tünellerinde yer aldı. Yoldaşlarının hakikat izi sürdüğü, değerlerini oluşturup büyüttüğü topraktan savaş tünellerinin bir zılgıt adı oldu. İşgalcilerin tüm saldırılarına rağmen mevziisini bırakmayıp savaşan ve direnen Gerilla Sarya Diyar, 3 Mayıs 2021 tarihinde, direnişi yeniden tanımlamayı bir vazife olarak tarihe bırakan bir fedailikle ölümsüzleşti.