Halkların Demokratik Partisi (HDP) Kadın Meclisi, Hakkari’nin Yüksekova ilçesinde çocuk ve gençlerin Türk polis ve jandarmalar tarafından cinsel saldırıya uğraması ve başka erkeklerle cinsel birlikteliğe zorlanmasına ilişkin açıklama gerçekleştirdi.

Toplantıya HDP Kadın Meclisi Sözcüsü ve Batman Milletvekili Ayşe Acar Başaran, Muş Milletvekili Şevin Coşkun, HDP Hakkari il ve ilçe eşbaşkanları, İnsan Hakları Derneği (İHD) Şube üyeleri ve Özgürlük için Hukukçular Derneği (ÖHD) Şube Eşbaşkanı Harika Günay Karataş katıldı.

'BU NEYİN KORKUSU?'

Açıklama öncesi halkla buluşan HDP'li kadın vekiller, daha sonra kentteki kadınlarla birlikte "Jin Jiyan Azadî" sloganı eşliğinde parti binasına doğru yürüyüşe geçti. Yürüyüş sonrası ise kadınlar, parti binası önünde yüzlerce polis ve zırhlı araçla ablukaya alındı. Bunun üzerine Başaran, ablukaya "Her zaman olduğu ve her zaman karşılaştığımız gibi suç işlerken, kadın cinayetleri olurken, çocuklara tecavüz, insanlar linç edilirken, bir evde 7 kişi katledilirken katilleri bulma zahmetine girmeyen emniyet, bugün burada toplanmış. Bu neyin telaşı? Bu neyin korkusu? Neyin duyulmasını engellemeye çalışıyorsunuz?” diyerek tepki gösterdi.

Kürdistan'ın her yerinde olduğu gibi Hakkari’de de tecavüzün bir savaş aracı haline getirildiğini ifade eden Başaran, “Genç çocuklar ve kızlar emniyet eliyle cinsel birlikteliğe zorlandı. Çeteler ortaya çıktı ve bu çetelerin uzandığı yer, bugün etrafımızda açıklamamızı engellemek isteyenler. Uzun bir süredir Kürdistan'da, Kürt kadınlar üzerinde kirli politikalar yürütülüyor. Tecavüz bir savaş yöntemi olarak sürdürülmeye devam ediliyor. Yüksekova ilçesinde iki kadın, bir kafede sarhoş edilip, videoları çekilerek zorla kirli ellere alet edilmişlerdir. Yüksekova'da yürütülen pratikler ve savaş politikalarının bir benzeri Dersim, Batman, Cizre ve Özgür Kadın Hareketi’nin örgütlü olduğu alanlarda daha çok uygulanıyor” dedi.

Ülkede Kürt halkına karşı düşmanca politikalar uygulandığını belirten Başaran, "Sayın Öcalan ile görüşmeler kesildi, ağırlaştırılmış tecrit başlatıldı ve savaş kararı alındı. Bu savaş sadece fiziki değil, mahkeme ve davalar karşılığında psikolojik olarak da yürütüldü. Bu politikalar karşısında ise geri adım atmamızı istediler. Bu zulüm ve savaş politikalarına karşı sessiz kalmamızı istiyorlar. Ama biz her yerde çığlığımızı yükseltiyoruz. Kirli savaş politikaları, kadınların duruşu ve mücadelesiyle yerle bir olacaktır. Kürt kadınların DAİŞ'e karşı verdiği mücadele dünyada büyük bir önem taşıdı. Bugün de burada DAİŞ psikolojisini yürütenlere karşı mücadelemizi sürdürmeye devam edeceğiz" ifadelerini kullandı.

GENÇLER VE KADINLARA ÇAĞRI

Kentte yaşayan gençlerin ve kadınların HDP Hakkari Kadın Meclisi çatısı altında örgütlenmeye çağıran Başaran, şöyle dedi: “Sizlere karşı sürdürülen bu savaş politikaları ve saldırılara karşı, en önemli yol örgütlenmektir. Halkımızı kendi suçlarına alet etmek istiyorlar. Suçlarla karşı karşıya kaldığınızda, kadın ve gençleri kirli işlerine alet etmek isteyenlere karşı tepkinizi gösterin. Gelin hep birlikte bu politikalara karşı mücadele edelim. Hakkari ve Yüksekova halkına inancımız sonsuz. Halkımız defalarca bu uygulamalarla karşı karşıya kaldı ama her defasında da mücadelesiyle üstesinden gelmeyi başardı.”