HDP’li genç kadınlar 'mor seferberlik' başlattı

HDP Genç Kadın Koordinasyonu, erkek-devlet şiddetine karşı başlattıkları mor seferberlik kampanyasının startını Kadıköy'de verdi: “Her neredeysek, her kim olursak direnip başka bir dünyanın mümkün olduğunu göstermenin zamanıdır.”

HDP Genç Kadın Koordinasyonu, “Şimdi Mor Seferberliğe" şiarıyla başlattıkları kampanyanın startını Kadıköy’de HDP İlçe binası önünde verdi. HDP Milletvekili Dersim Dağ’ın katılımıyla gerçekleştirilen eyleme başlarında kukuleta ile gelen kadınlar, “ Taciz ve tecavüze karşı erkek-devlet şiddetine karşı şimdi mor seferberliğe” yazılı pankart ile dövizler taşıdı.

DAĞ: ERK ZİHNİYETİNİZİ YAŞAMIN HER ALANINDAN ÇEKECEĞİZ!

Sık sık, “ Jin jiyan azadî” sloganının atıldığı eylemde ilk konuşma HDP Milletvekili Dersim Dağ tarafından yapıldı. Son dönemlerde genç kadınlara yönelik artan taciz, tecavüz ve katliamlara karşı HDP Genç Kadınlar Koordinasyonu olarak bir hamle başlattıklarını ilan eden Dağ, Dersim’de kaybettirilen Gülistan Doku’dan, Batman’da tecavüze uğrayan İpek Er’den Efrîn'de tecavüze uğradıktan sonra katledilen Melek’e kadar erkek-devlet şiddetine uğrayan tüm kadınlar için örgütlülüklerini yükselttiklerini vurguladı.

Katledilmemek için yaşamın her alanında kendi sesleri ve renkleriyle var olmak için mücadele ettiklerini kaydeden Dağ, “Kadın üniversitesi açmak isteyenlere, kadın hayattan soyutlamaya çalışanlara buradan bir kez daha çağrı yapıyoruz; erk zihniyetinizi yaşamın her alanından çekene kadar her üniversiteyi özgür ve özerk bir eğitim alanı yapmaya çalışmak için mücadelemizi ve örgütlülüğümüzü büyüteceğiz” dedi.

Toplum üzerinde sağlanmak istenilen sindirme, bastırma, yok etme politikalarının kadınlar üzerinden başladığını ve genç kadınlar şahsında yürütüldüğüne işaret eden Dağ, kadınlar üzerinden yürütülen özel savaş politikalarına ve çocuk istismarına karşı genç kadınlar olarak özgür bir gelecek kurma iddiasıyla mücadeleyi büyüteceklerini vurguladı.

HİÇBİR ZAMAN İTTAAT ETMEYECEĞİZ !

Konuşmanın ardından HDP Genç Kadın Koordinasyonu adına açıklamayı okuyan Esengül Kılıç, ülkedeki tekçi, cinsiyetçi, eril zihniyetten en çok genç kadınların yaşamını etkilediğini belirterek, “ Bizi hem evde, hem okulda, hem işyerinde, hem sokakta bir şiddet sarmalına hapsetmeye çalışıyorlar. Ancak biz hiçbir zaman itaat etmedik, etmeyeceğiz” dedi.

Adaleti katilleri, tecavüzcüleri destekleyen AKP-MHP iktidarından beklemediklerini vurgulayan Kılıç, adaleti örgütlülükle sağlayacaklarını; tarihin ve toplumsallığın verdiği güç ile özgür yaşamı inşa edeceklerini kaydetti.

ROJAVA’DAN ŞİLİ’YE KADIN DİRENİŞİNİ BÜYÜTÜYORUZ

“Sistematik kadın katliamlarıyla bizi bu kırım politikalarına alıştırmaya, reflekssiz bırakmaya çalışsalar da asla susturamayacaklar” diyen Kılıç, şunları kaydetti:

“Çocuk istismarını, tecavüzünü evlilik adı altında aklamaya ve normalleştirmeye çalışanların karşısında duracağız. Biz Gülistan Doku'yu aramaya devam edeceğiz. Biz İpek Er'e tecavüz eden asker Musa Orhan'ın tutuklanması için mücadelemizi sürdüreceğiz. Biz katledilen genç kadınların katillerini yargılamayan erkek egemen zihniyeti yıkacağız. Kırım politikalarıyla bizleri korkutmaya çalışıyorlar, sindirmeye çalışıyorlar. Ama biz korkmuyoruz! Gücümüzü ve kararlılığımızı evrensel kadın hareketinin ‘21. yüzyıl kadın devrimi yüzyılıdır’ belirlemesinden alıyoruz. 21. yüzyılda gerçekleştirilen ve sürdürülmekte olan Rojava, Polonya, Şili, İran, Sudan’ da ve dünyanın dört bir yanında sürdürülen kadın direnişlerini selamlıyoruz. Yeni, özgür bir dünya umuduyla mücadele eden tüm kadınlarla aynı duyguyu ve mücadeleyi paylaşıyoruz.

Rojava’da kara çarşafını yakan, Şili ‘de Las Tesis’le "Katil sensin!" deme cesareti gösteren, İran’da tüm yasaklara rağmen özgürlüğü için mücadele etmekten asla vazgeçmeyen, Polonya’da bedeni ile ilgili kararı erkek devletin insafına bırakmayan, Sudan’da direnişin sembolü olan kadınların özgürlük mücadelesini paylaşıyoruz. 8 Mart'a kadar sürdüreceğimiz mor seferberliğimizi ilan ediyor ve bütün kadınları bizimle beraber şimdi mücadeleye çağırıyoruz! Her neredeysek, her kim olursak direnip başka bir dünyanın mümkün olduğunu göstermenin zamanıdır.”