Jinên Ciwan ên Azad Koordinasyonu, Kürt halkı ve kadınlara yönelik saldırılara dikkat çekerek, “Kürt halkı şahsında tüm Ortadoğu halkları talan, sömürgecilik, asimilasyon ve katliamlarla karşı karşıya kalmıştır. Her savaşta kadınlar savaşın ilk hedefi ve mağduru olmaktadır. Ataerkil sistemin temeli talancı ve tecavüzcü bir zihniyetin üzerine kurulmuştur. En başta da toplumun en dinamik kesimi olan genç kadınlar hedef olmaktadır” dedi.

Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın erkek egemenlikli sisteme karşı mücadelesine vurgu yapan Koordinasyon, “Genç kadınlar olarak Rêber APO sayesinde erkek egemen sistemin ve tecavüz kültürünün gerçek kirli yüzünü tanıdık. Tarih bilincimiz, irademiz, inancımız ve öz gücümüzle direniş meşalesini devraldık ve mücadeleye atıldık” diye vurguladı.

Açıklamada devamla şu ifadeler yer aldı: “Bugün, bizim için direnen kadın çizgisini, öncülük çizgisini ve dönemin ruhunu temsil eden Leyla Güven’in öncülüğünde Rêber APO’ya uygulanan tecridi kırmak için başlayan süresiz-dönüşümsüz açlık grevi 120. günündedir. Leyla Güven, Rêber APO’nun etrafındaki ateşten halkalara bir yenisini daha eklemiş ve bu direniş ateşinin çemberi tüm dünyayı sarmıştır. Genç kadınlar olarak bu duruşa ve direnişe sahip çıkmak en başta gelen görevimizdir.

8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü başta Rêber APO’ya, Leyla Güven şahsında tüm açlık grevi eylemcilerine, tüm Kürt kadınlarına ve dünyanın tüm kadınlarına kutlu olsun. Başta Kürt genç kadınlar olmak üzere dünyanın tüm genç kadınlarını Rozaların, Saraların, Zîlanların, Bêrîtanların ve Leylaların ruhuyla tarihi görevlerine sahip çıkmaya ve Rêber APO’ya uygulanan tecridi parçalama mücadelesini yükseltmeye çağırıyoruz. Gelin 8 Mart’ta yaşamın bütün alanlarını mücadele ve Serhildan alanlarına çevirelim. Gelin birlikte direniş ateşini yükseltelim ve genç kadın dinamizmi ve rengiyle 8 Mart eylemlerine katılalım.”