Mêrdîn'in Qoser (Kızıltepe) ilçesi Otogar Meydanında Tevgera Jinên Azad (TJA) ve DEM Parti Kadın Meclisi öncülüğünde 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü dolayısıyla miting yapıldı. Bariyerlerle kapatılan meydana ulusal kıyafetleri ile giriş yapan kadınlar, zılgıtlar ve zafer işaretleri ile halay çekti. Sahneden seslendirilen şarkılar eşliğinde halay çeken kadınlar ellerinde sarı, kırmızı ve yeşil renklerdeki şalları sallarken, başlarına mor renkli bandajlar bağladı. Dêrik ilçesinden alana giren kadınlar büyük alkış topladı. Kadınlar ellerinde kazanımları ve taleplerinin yer aldığı dövizler taşıyarak girdiği alanda, "Her yerdeyiz, erkek egemenliğini yeneceğiz", "Jina azadbûyî nîşane ya ciwaka demokratîk û azade”, "Öz savunma haktır" ve "DEM dema vejîna jinên ciwan e" pankartları açtı.

Alanda sık sık "Bê Serok Jiyan nabe", “Bijî Serok Apo” ve "Jin Jiyan Azadî" sloganları yükselirken, kadınlar durmaksızın zılgıtlarla alanı inletti. Program özgürlük ve demokrasi mücadelesinde yaşamını yitirenler anısına saygı duruşu ile başlarken, bu esnada "Şehîd namirin" sloganı atıldı.

Sahneye ilk olarak Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan'ın fiziki özgürlüğü için Mêrdîn'de iki aydır Adalet Nöbeti'nde olan Barış Anneleri ile tutsak yakınları çıktı. Taleplerinin yazdığı önlükler ile sahneye çıkan anneler, alkışlarla karşılanırken, Barış Annesi Perihan Altuğ, kitleye yönelik bir konuşma yaptı.  
Cezaevlerinde devam eden açlık grevlerine dikkat çeken Perihan Altuğ, "Barışın anahtarı (Öcalan) bugün büyük bir tecrit altında. Bizler özgürlüğü getireceğiz, adaleti getireceğiz, bu zulmü yıkacağız. Bizler adaletin peşindeyiz, çocuklarımızın, halkımızın yanındayız. Bizler mücadelemizi büyüteceğiz. Günümüze, haklarımıza sahip çıkacağız. Kürt'üz, halkız ve varız. Dilimizin mücadelesini verecek, Newroz'a haklarımıza, halkımıza sahip çıkarak gideceğiz. Önümüzde seçimler var. Bu seçimlerde oyumuza da sahip çıkacağız ve kazanacağız” dedi.

 Ardından konuşan DEM Parti Mêrdîn Milletvekili Beritan Güneş Altın da Nagihan Akarsel, Arin Mirxan, Jina Emini ve tüm kadınların şahsında “Jin jiyan azadî” felsefesini hatırlatmak istediklerini ifade ederek, "Buradan bu felsefeyi yaratan Sayın Abdullah Öcalan’a selam gönderiyoruz. Kürt kadınları tecridi kabul etmiyor, Kürt kadınları dilleri üzerindeki, yaşamları üzerindeki tecridi kabul etmiyor. 100 yıllık Kürt sorununu, kadınların katledilmesi sorununu ve tecrit sorununu çözmeyenler hiçbir sorunu çözemezler. Çözümün adresi bellidir. 100 gündür özgürlük tutsakları çözüm için açlık grevindeler. Sorunu çözmek isteyenler, cezaevlerinin sesine kulak vermeli. Kürt kadınlarının sesine kulak versinler, o zaman görecekler Kürt sorunu nasıl çözülüyor. İmralı’nın kapılarını açın, masayı kurun, ondan sonra Kürt halkı ve diğer halklar için onurlu bir barışı getirin” diye konuştu.  

Mêrdîn Milletvekili Saliha Aydeniz de saldırılar ve cinayetlerle Kürtleri bitiremeyenlerin bugün özel savaş politikaları ile Kürtleri yok etmeye çalıştığını söyledi. Saliha Aydeniz, şunları söyledi: “Kürt halkı direnişi ve mücadelesiyle tüm politikalarınızı boşa çıkardı. Kürt kadınları tüm hesapları bozdu. Bütün bu krizlere karşı, bütün özel savaş politikalarına karşı, ekonomik krize karşı çözüm Sayın Öcalan’ın felsefesidir. Tecrit çare değildir. Savaş çözüm değildir. Çare İmralı’nın kapılarının açılmasındadır. Bu nedenle diyoruz ki, bizler Öcalan’ın yanındayız, yüzyılda olsa bizler direneceğiz, direneceğiz, direneceğiz.”