Kürdistan Kadın Gazeteciler Birliği (ROJIN), Türk devletinin gazetecilere dönük saldırılarına ilişkin yazılı açıklama yaptı.

Açıklamada “Türk devletinin, Kuzey ve Doğu Suriye’de yaşananları duyuran gazetecilere yönelik terörü devam ediyor. 19 Aralık 2024’te Tişrîn Barajı bölgesinde haber peşinde koşan gazeteci Nazım Daştan ile Cihan Bilgin’i SİHA’lar ile katleden Türk devleti, 16 Ocak’ta da aynı bölgede sivil halkı ve gazetecileri hedef aldı.  İşgal saldırılarına karşı Tişrîn Barajı’nda nöbet eylemi gerçekleştiren halkı savaş uçakları ile hedef alan Türk devleti 1 kişiyi katlederek 10 kişiyi ise yaralamıştır” denildi. 

“Yaralılar arasında muhabir Leyla Ebdê, gazeteci Hîvda Hebûn ve basın emektarı Dijwar Elişêr de bulunmakta” vurgusunda bulunulan açıklamada “Bölgede bulunan ve Ronahî TV’ye haber yapan gazeteci Ciwana Cuma ise Türk istihbaratına ait web siteleri üzerinden SİHA saldırısı ile tehdit edilmiştir. ROJIN olarak, bu saldırıları bir kez daha kınıyor, meslektaşlarımız ile dayanışma içerisinde olduğumuzu bildiriyoruz. Türk devleti, gazetecilere yönelik gerçekleştirdiği saldırıların hesabını verecek” diye kaydedildi.

‘İŞLEDİĞİ SUÇLARI, SİVİL KATLİAMLARI GİZLEMEK İSTİYOR’

Açıklamada şunlar da kaydedildi:

“Birçok meslektaşımız, Türk devleti ve himayesi altındaki SMO çeteleri ile Demokratik Suriye Güçleri (QSD) arasında yoğun çatışmaların yaşandığı Tişrîn Barajı’na giderek orada yaşananları dünya kamuoyuna duyurmakta. Günlerdir bölgeyi ve sivil halkı bombalayan Türk devleti, bu saldırılarda gazetecileri de kasıtlı olarak hedef almakta. 

Türk devletinin gazetecileri hedef almasının tek amacının orada işlediği suçların, sivil katliamların üstünü örtmek amaçlı olduğunu biliyoruz. Ankara rejimi, Tişrîn Barajı’nda yaşananları örtbas etmek ve gerçekleri öldürmek için gazetecilere saldırıyor. 

Türk devleti, henüz 23 Ağustos 2024’te Süleymaniye’de katlettiği gazeteci Gülistan Tara ve Hero Bahadîn’in ve yine Tişrîn Barajı’nda katlettiği Nazım Daştan ile Cihan Bilgin’in hesabını vermezken gazetecileri hedef almayı sürdürüyor? 

Gazetecilerin yaşamını korumak ile mükellef olan uluslararası mekanizmalara soruyoruz, Türk devletinin keyfi olarak gazetecileri katletmesinin, hedef almasının nedeni nedir? Sivilleri ve gazetecileri hedef alan bu saldırılara karşı ne zaman harekete geçeceksiniz? Cenevre Sözleşmesi’ne göre sivil halkı ve gazetecileri hedef alarak savaş suçu işleyen Türk devlet terörüne karşı sessizliğinizin nedeni nedir?   

Sınır ötesinde gazetecileri katleden Türk devleti ülke içerisinde ise gazetecileri gözaltına almaya ve tutuklamaya devam ediyor. Bu sabah Wan ve İstanbul’da birçok gazetecinin evleri basılarak gözaltılar yapıldı. Ev baskınlarında dört gazeteci  Reyhan Hacıoğlu, Necla Demir, Rahime Karvar ve Ahmet Güneş gözaltına alındı. 

Tişrîn Barajı’nda gazetecilerin hedef alınmasının sebebi neyse, Türkiye’de 4 gazetecinin gözaltına alınması da aynı sebeptendir. Gazetecilere savaş açan Erdoğan rejimi, yandaş olmayan tüm gazetecileri susturmak için her şeyi yapmakta. Dünya genelinde 104 gazetecinin öldürüldüğü 2024 yılı içerisinde, gazetecilere yönelik en çok hak ihlali ve saldırıların yaşandığı yer Türkiye’dir. 

BASIN ÖRGÜTLERİNE ÇAĞRI

Başta, Gazetecileri Koruma Komitesi (CPJ)’ne, Uluslararası Gazeteciler Federasyonu (IFJ)’ye, Gazetecilikte Kadın Koalisyonu (CFWIJ)’ye, Avrupa Basın ve Medya Özgürlüğü Merkezi (ECPMF)’ye olmak üzere, Uluslararası Basın Meslek Örgütlerine acil çağrımızdır: Türk devlet saldırılarının gölgesinde çalışmak zorunda kalan Kürt gazeteciler ile dayanışmayı büyütün. Başta Tişrîn Barajı olmak üzere, Kürdistan’a yönelik Türk devletinin soykırım saldırılarını ve suçlarını duyurun!”