TJA, İmralı tecridine karşı yaşamına son veren tutsak Zülküf Gezen'e ilişkin bugün yazılı açıklama yaptı.

Açıklamada, "TJA aktivisti ve DTK Eşbaşkanı Leyla Güven öncülüğünde başlatılan ve cezaevlerinden tüm dünyaya yayılan açlık grevi direnişleri kritik bir evreye girerken, Sayın Abdullah Öcalan üzerindeki mutlak tecridi protesto etmek amacıyla dün Tekirdağ 2 Nolu F Tipi Cezaevi’nde tutulan siyasi tutsak Zülküf Gezen yoldaşımız yaşamına son vermiştir" denildi.

"Ailesi ve halkımız tarafından büyük bir katılımla cenazenin karşılanacağını bilen devlet güçleri cenazeyi apar topar Amed’e getirmiş ve bu karşılamayı engellemeye çalışmıştır" vurgusunda bulunulan açıklamada, şu ifadelere yer verildi:

'DİRENİŞTEN KORKUYORLAR'

"Direnişçilerin haklı ve barışçıl taleplerinin ulusal ve uluslararası alanda da sahiplenildiği bir dönemde faşizmin zorba politikalarına karşı, Sayın Abdullah Öcalan şahsında tüm halklar üzerinde uygulanan mutlak tecridi kırmak amacıyla gerçekleştirilen bu eylemin en güçlü şekilde sahiplenilmesi başta biz kadınlar olmak üzere insanlıktan, yaşamaktan ve yaşatmaktan yana olan tüm halkların görevidir.

Bugün AKP-MHP’nin faşizm ve tekçilik üzerine kurmuş olduğu bu ittifak beraberinde zulüm ve işkenceyi katlayarak arttırmıştır. Bizler şunu çok iyi biliyoruz ki kadın ve yaşam düşmanlığı üzerine kurulmuş bu ittifak başta Kürt halkı olmak üzere farklı dilden inançtan kültürden olan ve bir arada yaşamayı amaç edinen halkların bastırılmasına yönelik oluşturulmuştur. Uygulanan baskı ve işkence politikası aynı zamanda bu direnişten ne kadar korkulduğunun da açık göstergesidir. Zindanlarda siyasi tutsaklara uygulanan haksız, hukuksuz politikalar, cezalar, içeride ve dışarıda yaşanan ağır hak ihlalleri bu korkunun yansımasıdır.

Leyla Güven şahsında başlatılan ve dünyanın dört bir tarafına yayılan Zülküf yoldaşımız sahsında şahlanan bu direnişin zaferle sonuçlanacağından kuşkumuz yoktur."

'SAHİPLENMEK HAYATİ ÖNEMDE'

TJA, açıklamasının devamında direnişleri sahiplenmenin önemine dikkat çekerek, şunları kaydetti:

"Bugün dünyanın dört bir tarafına yayılan bu direnişi sahiplenmek ve mutlak tecridi kırmak bizler açısından hayati önem arz etmektedir. Zindanlara verilecek ses yaşama verilecek sestir. Direnişçilere verilecek ses tüm ezilen halklara verilecek sestir. Leyla Güven’i, Nasır Yağız’ı ve binlerce yoldaşımızı hayatta tutacak sestir.

Baskı, zor ve şiddet ile direnişi engellemek isteyen bu faşist bloka en güçlü cevabımız, mutlak tecrit kaldırılana dek direnişçilerin çığlığını duyurmaya ve mücadelemizi büyütmeye devam etmek olacak."