Werişe Muradî’den mektup: Tarihi kadınlar belirleyecek
Tutsak KJAR Üyesi Werişe Muradî, duruşması öncesi mektup yazarak, “Kadınlar bu ülkenin tarihine yön verecek ve ‘Jin, Jiyan, Azadi’ felsefesini dünyaya yayacak” dedi.
Tutsak KJAR Üyesi Werişe Muradî, duruşması öncesi mektup yazarak, “Kadınlar bu ülkenin tarihine yön verecek ve ‘Jin, Jiyan, Azadi’ felsefesini dünyaya yayacak” dedi.
Doğu Kurdistan Özgür Kadınlar Topluluğu (KJAR) Üyesi Werişe Muradî, 28 Ağustos’ta İslam Devrim Mahkemesi’nin 15. Şubesi’nde görülmesi planlanan duruşması öncesi mektup yazdı, özgürlük mücadelesi veren kadınlar adına mahkemeye çıkacağını belirtti.
Werişe Muradî’nin duruşması, savcı temsilcisi ve mahkeme danışmanı Hakim Amuzade’nin duruşmaya katılmaması nedeniyle ertelendi. Ancak Werişe Muradî, duruşmadan önce kamuoyuna hitaben bir mektup yazarak, düşüncelerini sonuna kadar savunacağını ifade etti.
'İNSANLIK DIŞI UYGULAMALARA UĞRUYORUZ AMA GÜCÜMÜZÜ KAYBETMİYORUZ'
Werişe Muradî, mektubunda Ağustos 2023’te Kirmanşah’tan Sine’ye giderken istihbarat güçleri tarafından tutuklandığını ve Sine Gözaltı Merkezi ile Evin Cezaevi’nin 209. koğuşunda sorgu ve işkenceye maruz kaldığını anlattı. 27 Aralık 2023’te başka bir cezaevine nakledilen Werişe Muradî, kadın olmanın zorluklarını bilen biri olarak, kadınların karşılaştığı acı dolu hikayelerle derin bağlar kurduğunu belirtti. Ataerkil sistemin baskılarına karşı direnen kadınların yanında olduğunu ifade eden Werişe Muradî, bu mücadelenin bir parçası olmaktan onur duyduğunu dile getirdi.
Werişe Muradî, mektubunda kadınların karşı karşıya kaldığı zorluklara karşı tek bir ruh, tek bir duruş ve tek bir çığlık ile direndiklerini söyledi. Kadınların, cezaevinde insanlık dışı uygulamalara maruz kaldıklarını, ancak bu zorlukların onları daha da güçlendirdiğini vurguladı.
Kadınların, tarihin seyrini değiştirecek bir direniş sergilediğini belirten Werişe Muradî, “Bu hayatı özgürleştirmeye kararlıyız. Bu zorlu hayattan özgürlüğün tacı ile çıkmaya kararlıyız” dedi.
Werişe Muradî, ataerkil iktidarların insanlığı doğa ile karşı karşıya getirdiğini ve kadınların bu durumu tersine çevirmek için kararlı olduklarını ifade etti. Theodor Adorno’nun “Yanlış hayat doğru yaşanmaz” sözüne atıfta bulunarak, kadınların “doğru, iyi, güzel ve özgür” bir hayat yaratma mücadelesi içinde olduklarını dile getirdi.
'TARİHE KADINLAR YÖN VERECEK'
Werişe Muradî, binlerce savaşçının tırnaklarının kazındığı cezaevi duvarlarında, kadınların özgür yaşam mücadelesinin nefes aldığını belirtti.
Mahkemenin baskıcı kararlarına ve cezaevi yönetiminin kısıtlamalarına rağmen, kadınların direnişlerinin sürdüğünü ifade eden Werişe Muradî, “Kadınlar bu ülkenin tarihine yön verecek ve ‘Jin, Jiyan, Azadi’ felsefesini dünyaya yayacak” dedi.
Werişe Muradî, 4 Ağustos’ta görülen duruşmasında, Pexşan Azizi ve Şerife Muhammedî’ye verilen idam kararlarını protesto ettiğini ve bu nedenle duruşmaya katılmadığını belirtti.
Duruşmasının aslında tüm özgürlük mücadelesi veren kadınların yargılanması anlamına geldiğini vurgulayan Werişe Muradî, Eylül ayında yeniden mahkemeye çıkacağını ve ‘Jin Jiyan Azadî’ felsefesini savunmaya devam edeceğini söyledi.
Werişe Muradî, mahkemede konuşmasına izin verilmese bile duruşunun adalet ve eşitlik taleplerinin bir göstergesi olacağını belirtti.
Nerede olursa olsun, kadınların özgürlük mücadelesinin insanlık adına zafer getireceğini ifade eden Werişe Muradî, “İnsanlık kazanacak” mesajını verdi.