Hozan Zinar, Özgürlük Hareketinin siyasi ve sanat alanlarındaki çalışmalarında yer alan sanatçının kaleme aldığı, dillerden düşmeyen, artık Kürtçe’nin klasikleşen türküleri sayılan eserlerle Kürt sanat tarihine ismini yazdırmayı başardı.

"Biz Apo’ya söz vermişiz’’, eserinin dışında da Koma Berxwedan’da seslendirdiği "Şirine Kürdistane", "De Bimeş", "Mendo Têye", "Ceme Muşe" ve "Munzur Çayı" gibi eserleri de Kürt halkının yüreğinde geniş yer edindi.

Henüz daha on altı yaşlarındayken Kürdistan Özgürlük Mücadelesi ile tanışan Hozan Zinar, Ekecik Kürtleri arasında Kürt Özgürlük Hareketi’nin gelişmesi ve yayılması için büyük çaba gösterdi.

1954 yılında Orta Anadolu’nun Aksaray iline bağlı Ekecik’in Sağırkaraca köyünde dünyaya geldi. 1972 yılına gelindiğinde ise işçi ailesi olarak Hollanda’nın Amsterdam şehrine yerleşen Hozan Zinar, on sekiz yaşında Ford Fabrikası’nda çalışmaya başladı ve buradaki sendikalar ile demokratik mücadelelere katılmaya başladı.

SAHNELERE İLK ÇIKIŞ: HOZAN HARABİ

İlk sanat çalışmalarına ise 1976 yılında Hollanda Türkiyeli İşçiler Birliği (HTİB) Derneği’nde başlayarak, "Hozan Harabi adıyla konserlerde yerini almaya başlayan Hozan Zinar, 1980’li yılların başında Kürt ve Kürdistan konusunda HTİB’lilerle sert tartışmalar yaşadıktan sonra, onlarla olan birlikteliğine son verdi.

1981 yılında Hollanda’nın Den Haag kentinde 12 Eylül faşizmini protesto etkinliğinde sahne alarak, 1979 yılında Siverek’te Bucak aşireti ile yaşanan çatışmada şehit düşen PKK’nin dönemin önde gelen kadrolarından Salih Kandal için bestelediği "Lo Saliho" şarkısını okuyarak özgürlük mücadelesinde aktif yer almaya başladı.

HUNER-KOM KURULUŞU

Bir grup yurtseverle birlikte 1982 yılında Amsterdam Kürt Kültür Merkezi’nin kuruluş çalışmalarında yer alan Hozan Zinar, 1983 yılında Huner-Kom yapılanmasının kuruluş çalışmalarında yer alarak, özgürlük mücadelesinin Hollanda’daki sanat çalışmalarının sorumluluğunu üstlendi.

BEKAA VADİSİNE YOLCULUK

Koma Berxwedan ve Amsterdam’da kurulan Botan radyosu çalışmalarında da aktif yer alan Hozan Zinar, 1989’da Lübnan’ın Bekaa Vadisi’ndeki Mahsum Korkmaz Akademisi’ne giderek burada, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın yanında bir yıl ideolojik eğitimden sürecinden geçen Hozan Zinar, askeri eğitim sırasında isabet eden şarapnel parçası nedeniyle sağ ayağından yaralandı.

Lübnan’da bir süre tedavi gördükten sonra Kürdistan dağlarına gitmek isteyen Hozan Zinar, yürümekte zorluk çektiği için yeniden Avrupa’ya dönmek zorunda kaldı.

Hozan Zinar, Avrupa genelinde , İngiltere, İskandinavya ülkeleri, Yunanistan ve Hollanda’da siyasi ve sanatsal birçok çalışmada yer aldı.

SES GETİREN ESERLERLE TANINDI

Avrupa genelinde düzenlenen eylem ve etkinliklerde ön saflarda yer alan Hozan Zinar, Humer-Kom ve Koma Berxwedan bünyesinde yürüttüğü sanat çalışmaları süresince de yüzlerce esere imza attı.

SON GÜNLERE KADAR DİRENİŞ

1998 senesinde henüz çok genç yaşta yaşamını yitiren eşinin de üzüntüsünü bir ömür yüreğinde taşıyan Hozan Zinar, 2004 yılı itibariyle kendisine kanser teşhisi konulmasının ardından, tedavi görmeye başladı.  Yaşadığı tüm zorluk ve sağlık sorunlarına rağmen siyasi ve sanatsal faaliyetlerini sürdürmekten geri durmadı.

Son olarak 15 Şubat 2010 tarihinde Fransa’nın Strasbourg kentinde Öcalan’a yönelik uluslararası komplonun kınandığı yürüyüşe katılan Hozan Zinar, Mayıs 2011’de çok sevdiği babası Emrullah İz’in ölümüyle sarsılarak beyin kanaması geçirdi.

Amsterdam’da tedavi gördüğü hastanede 3 hafta yaşam mücadelesi veren Hozan Zinar, 29 Mayıs 2011’de yaşama gözlerini yumdu. 4 çocuk babası olan sanatçı Hozan Zinar, öğrencisi ve çok sevdiği PKK gerillası İbrahim Kiliç (Zinar Andok)’un da ebedi istirahatgahı olan memleketi Ekecik’teki mezarlıkta toprağa verildi.