GÖRÜNTÜLÜ

Gönül gözüyle sanata bakıyorlar

Görme yetisi olmayan Welat ve Xelîl kardeşler, 2017’den beri de kültür ve sanat faaliyetlerinde yer alıyor. Kardeşler, Efrîn’e özlemlerini ve dönme umutlarını şarkılarıyla dile getiriyor.

EFRÎN'E ÖZLEM ŞARKILARI

Doğuştan görme yetisine sahip olmayan Welat Mihemed Xilo (34) ve Xelîl Mihemed Xilo (40) kardeşler, 2017’den beri TEV-ÇAND’da (Mezopotamya Demokratik Kültür ve Sanat Hareketi) yer alıyor. 

Efrîn’in Cindirês ilçesine bağlı Kefer Sefrê köyünden olan kardeşler, çocuk yaşlarda Kürt sanatçıların sesiyle tanışıyor ve müziğe merak sarıyor. Efrîn’in işgali ardından ‘Dagirker’, ‘Tu Ji Dilê Min Nêzîktir e’, ‘Ax Gûndê Min’ klipleri yayınlanan kardeşlerin, ‘Hawara Bira’ adlı stran için hazırlanan klipleri de yayınlanmak üzere. 


BAVÊ SELAH VE CEMİL HORO ETKİSİ

Welat, müziğe meraklarının başlamasını şöyle anlattı: “Görme yetimiz olmadığı için sürekli sesler dikkatimizi çekiyordu. Göremiyorduk fakat işitebiliyorduk. Annemin işi olduğunda bize şarkı açardı. Şarkılarla büyüdük diyebilirim. Annem, Bavê Selah, Cemil Horo kasetlerini açar, işi bitine kadar o kasetler de bitmiş olurdu. Bavê Selah ve Cemil Horo sesiyle büyüdüğümüzü söyleyebilirim. O dönemlerde yaklaşık 10 yaşındaydım. Abim Xelîl de 16 yaşlarındaydı.”

SES EĞİTİMİ GÖRÜRLER

Halep’te Güzel Sanatlar Fakültesi’ni bitiren Welat, ağabeyi  Xelîl’i de sanata teşvik eder. Welat, sesini doğru ve verimli kullanabilmesi için müzik eğitimleri alıyor ve 2017’de Xelîl ile TEV-ÇAND’a katılıyor. Ailesinin desteğiyle de müziğe olan ilgilerinin geliştiğini belirten Welat, şunları söyledi: “2014 yılında ilk kez 1 Ağustos’ta sahneye çıktım. Abim ise iki hafta sonra ekibe dahil oldu. İlk sahnemde heyecanlanmıştım. Yapabilir miyim kaygısını yaşamıştım. Başarıyla ilk sahnemi tamamlamıştım. Ardından 2017’de de TEV-ÇAND faaliyetlerine katıldık.”

ENGÎZEK MÜZİK GRUBU’NDALAR

Efrîn-Şehba Kantonu’nda olan Koma Engîzek Müzik Grubu’nda sahne aldıklarını dile getiren Welat, şöyle devam etti: “Görme yetimizin olmayışı yaşamımızı etkilemiyor. Gönül gözümüz, duygularımız yaşamımızı sürdürmemize yetiyor. Görmüyor olabiliriz fakat duygularımızla hareket edebiliyoruz. Aydınlığı görmüyoruz, karanlıkta yaşıyoruz ama üretebiliyoruz. Görme yetimiz yok ama sanata katkı sunuyoruz. Halkımıza hizmet etmekten daha onurlanacak, mutlu olacak bir durum yoktur. Kültür ve sanat faaliyetlerinde yer almak bizim için yeterlidir. Toplumla dayanışma içerisinde birbirimize katkı sunuyoruz.”

İŞGAL YAŞAMLARINI GÜÇLEŞTİRDİ

Efrîn’in işgali ardından Şehba’ya gelmeleri Welat ve Xelîl kardeşler için zor olsa da Şehba’da da düzenlerini oturtarak sanat hayatlarına devam ediyor. Welat, işgal ardından Şehba’ya gelişleriyle ilgili şunları paylaştı: “Topraklarımızda mutlu bir hayat sürüyorduk. Efrîn’e alışmıştık, büyüdüğümüz topraklardan kopmak kolay değildi. Geliş gidişlerimiz rahattı. Görme yetisi olmayan insanların, alıştıkları mekânlardan kopması daha zor oluyor. Nerede nasıl hareket edebileceğimizi biliyorduk. Kendimize göre işaretlerimiz vardı. Hareketlerimiz sınırlı değildi. Şehba’ya gelişle uzun bir süre yaşama adapte olamadık. İnsanın evi ve köyü gibisi yok. Her zaman Efrîn’e olan özlemle yaşıyoruz, bir gün Efrîn’e döneceğimizi biliyor ve bu umutla yaşıyoruz. Nasıl ki bir insan ekmek ve susuz yaşayamaz o denli toprağından uzak da yaşayamaz. Topraklarımıza olan sevgimiz bizler için bir yaşam umudu, nefes oldu.”

ŞARKI SESLENDİRMEYİ SEVİYORLAR

Xelîl sadece şarkı söylemekten hoşlandığını, Welat ise müzik aletlerinde gelişmek istediğini dile getirerek, “Darbuka çalıyorum fakat tüm müzik aletlerine de ilgiliyim. Orgda uzmanlaşmak hayallerim içerisinde yer alıyor. Her Efrînli gibi topraklarımıza dönmeyi bekliyoruz. Ne olursa olsun bir gün Efrîn’in havasını soluyarak hayatımıza kaldığımız yerden devam edeceğiz” şeklinde konuştu.