Jîna Emînî, 13 Eylül 2022 tarihinde İran'ın başkenti Tahran'da 'ahlak polisi' tarafından gözaltına alındıktan sonra katledildi. Onun ölümü, dünya genelinde kadın hakları ve özgürlük mücadelesinin bir simgesi haline geldi ve İran devletinin baskıları altında, kadınların kimlikleri, kültürleri ve aidiyetleriyle yaşamın zorluklarını bir kez daha gözler önüne serdi. Jîna Emînî'nin katledilmesi, Kürt Kadın Özgürlük Hareketi'nin simgesi olan "Jin Jiyan Azadî" sloganını tüm dünya kadınlarının mücadelesi için ilham kaynağı haline getirirken, Jîna Emînî'yi de Kürt kadınlarının direniş sembollerinden biri haline getirdi.

Kürt Sanatçı Beser Şahin, Jîna Emînî'nin anısına titizlikle hazırladığı ve kısa bir süre önce klibini çektiği, "Jîna Emînî" adlı eseriyle, sadece bir sanat eseri yaratmakla kalmadı, aynı zamanda derin bir duygunun ve mücadelenin ifadesine de hayat verdi. Memo Gül'ün bestelediği şarkının sözleri ise Beser Şahin'in kaleminden çıktı.

Ortak bir çalışma süreciyle hayata geçirilen bu projede, stüdyo aşamasında emeği geçen ve enstrüman çalan sanatçıların katkıları da büyük rol oynadı.

“Jîna Emînî” çalışması, Beser Şahin için sadece bir şarkı değil, aynı zamanda Kürt kadınlarının yaşadığı acıların, zorlukların ve özgürlük mücadelelerinin bir yansıması. Bir Kürt kadını ve sanatçısı olarak, kendi coğrafyasının ve toplumunun acılarını derinden hissettiğini söyleyen Beşer Şahin, şunları söyledi:

"İkinci şehadet yıl dönümünde Jîna Emînî'yi saygı ile anıyorum. Jîna Emînî şahsında son dönemde şehit düşen basın şehitlerini ve özgürlük uğruna bedel ödemiş şehitlerimizi saygı ile anıyorum. Jîna Emînî, Rojhilatlı bir genç kızımız. Molla rejimi tarafından katledildi. Katledilmesinin gerekçesi sadece saçları, güzelliği değildi; hepimiz biliyoruz ki onun kimliğiydi. Öncesi ve sonrası vardı. Oradaki halkımızın kimlikleri uğruna, kültürleri uğruna, kendi aidiyetleri uğruna kurdukları her cümle, yazdıkları her satır, sanatçıların okuduğu her eserde çok ağır bedeller ödemiştir. Jîna Emînî  saçları bahane edilerek katledildi. Ama bu bir mesajdı. O coğrafyada yaşayan halkımız, Kürt halkı tehdit altındadır. İdamlarla, katliamlarla tehdit altındadır.”

Beser Şahin, Jîna Emînî'nin ölümüyle birlikte "Jin Jiyan Azadî" sloganının dünya kadınlarının mücadelesinin bir sembolü haline geldiğini hatırlatarak, şöyle devam etti: "Eğer Kürt kadınların güçlü mücadelesi olmasaydı, Jîna Emînî de rejimin işlediği cinayetler gibi unutulabilirdi.”

Kürt Kadın Hareketi'nin sahiplenmesi ve örgütlü direnişinin, Jîna Emînî'yi unutulmaz kıldığına değinen Beser Şahin, şarkıyı bestelerken hissettiği duygularını şöyle tarif etti:

“Onu hisseden bir insan olarak, yazmak istedim ve yaptım da. Dilerim, ben hassas davrandığım gibi insanlarımız da yüreklerine mihvan eder bu çalışmayı. Jîna Emînî bir birey değildi, bir politika sonucu katledildi. Bu şehadetler elbette arkasında duran güçlü ve bilinçli, örgütlü bir Kürt Kadın Hareketi vardı. Kürt Kadın Hareketi'nin sahiplenmesi ile Jîna Emînî bir Kürt kadını olarak, dünya kadınlarının elinde Jin Jiyan Azadî mücadelesinin sembolü oldu. Kürt kadının güçlü mücadelesi olmasaydı, örgütlülüğü olmasaydı, sıradan daha önce rejimin işlediği cinayetlerden olurdu ve öyle de kalırdı. Çünkü artık bu toplumun kadın bilinci var, kadın örgütlülüğü var. Öyle sessiz sedasız o katliamlar artık olmaz, olamaz. Dolayısıyla artık bir semboldür. Davamızda,  kadın mücadelemizin sembollerinden biridir çünkü yüzlerce sembolümüz var. Jîna Emînî, bugün artık annesinin babasının kızı olmaktan çıktı; Kürt halkının kızı oldu, evladı oldu, değer oldu. Kürt halkının evladı, değeri olmaktan da öte dünya kadınlarının mücadelesinin bir sembolü oldu.”