PKK Kültür ve Sanat Komitesi, 11 Mayıs 1992 yılında şehit düşen Hozan Mizgîn’i (Gurbet Aydın) şehadetinin 32. yıl dönümünde andı.
11 Mayıs gününün aynı zamanda kültür-sanat hareketinin şehitler günü olduğu hatırlatılan PKK Kültür ve Sanat Komitesi’nin açıklamasında şu ifadeler yer aldı: “Kürt kültür ve sanatının Apocu özü, özgür kadının ateşten devrimcisi ve ölümsüz gerilla komutanı, yürekleri en derinden etkileyen yurtseverliğin anlamlı ve güzel sesi; bir duygu çağlayanı, bir direniş abidesi, yenilmezlik ve güzellik sembolü olan Mizgîn yoldaş şahsında tüm Mayıs ayı şehitlerini saygı ve minnetle anıyoruz. Mizgîn yoldaşı şehadetinin 32. yıldönümünde anarken, 11 Mayıs gününün aynı zamanda kültür-sanat hareketinin şehitler günü olduğunu hatırlatmak istiyoruz ve bu temelde tüm kültür-sanat hareketi şehitlerimizi sonsuz bağlılık ve şükranla anıyoruz.
Kürt halkına uygulanan vahşi soykırıma karşı Önder Apo, Kürtlükte ısrarla insan olmakta ısrarın birbirinden ayrılamayacağını değerlendirdiği andan itibaren tarihin en büyük direnişini başlattı. Direnişle birlikte Kürt kültür ve sanatını devrimci bir niteliğe kavuşturmuş ve böylece halkımız gerilla savaşı başta olmak üzere her alandaki öz savunma tedbirleriyle “varlığını koruma, özgürlüğünü sağlama” savaşını bugüne dek başarıyla yürütmüştür. Bu direniş savaşına hem sanatıyla, hem de silahıyla öncülük yapan Mizgîn yoldaş günümüzde de kültür ve sanat çizgimizin nasıl olması gerektiğini ortaya koymuştur. Her şey soykırıma karşı direnişi başarıya ulaştırmak için olmuş, her adımını buna göre atmış, bencil-bireyci yaklaşımlara karşı her zaman tavır almış, düşman kavramını muğlaklaştıran tasfiyeci yaklaşımlarla mücadele etmiş, yurtseverliğin özündeki duygu yoğunluğu ve derinliğini büyük komutan Egîd yoldaş başta olmak üzere şehitlere yaklaşımıyla göstermiş, muazzam bir ruh ve ses güzelliğiyle bu duygularını ortaya koymuş; şehadetinden sonra yeni doğan Kürt çocuklarına onun adı verilmiş, gençler onun sesiyle gerilla saflarına katılmıştır.
HERKES DİLİNE, KÜLTÜRÜNE VE SANATINA ÖZ SAVUNMA BİLİNCİYLE SAHİP ÇIKMALI
Kürdün varlığını ortadan kaldırmayı amaçlayan soykırım karşısında gerilla savaşı verilmeden Kürt dili, edebiyatı, sanatı yaşatılamazdı. Bu gerçekliği görmek, Mizgîn yoldaş başta olmak üzere binlerce şehidin kahramanca direnişine ve anısına saygının vazgeçilmez gereğidir. Bu temelde herkesi diline, kültürüne, sanatına en özlü şekilde ve öz savunma bilinciyle sahip çıkmaya çağırıyoruz. Mizgîn yoldaş, sömürgeci kapitalist sistem karşısında alternatif yaşam ve kültür-sanat ölçülerimizin nasıl olması gerektiğini kendi pratiğiyle göstermiştir. Mücadeleye katıldığı 1981 yılından şehadete ulaştığı 1992 yılına dek PKK’nin çok yönlü militanlığını hem sanatı, hem savaşıyla öncü düzeyde temsil etmiştir. Onun kişiliği ve katılım tarzı mücadelemizin her anına damgasını vurduğu gibi yaşamında yükselttiği ölçüler bizim için tartışmasız emir haline gelmiştir.
O, her şeyden önce kimliği ve kişiliğinde kadın özgürlük ideolojisini temsil etmiş ve bu sayede halk sanatçılığıyla halk savaşçılığını birleştirmeyi başarmış, mücadelenin gerektirdiği her görev ve sorumluluğu başarıyla yürütmüştür. Mizgîn yoldaş ve şehitler çizgisine bağlılık, onların amacını gerçekleştirmekle olur. Bugün halkımızın ve tüm insanlığın kendi özgürlüğünü Önder Apo’nun özgürlüğünde görmesi kültür-sanat camiasının önündeki görev ve sorumlulukları da her zamankinden daha fazla netleştirmiş ve büyütmüştür.
Başarının yolu, her çalışmamızı, yaşamımızın her anını “Önder Apo’ya özgürlük ve Kürt sorununa çözüm hamlesi” temelinde örgütlemekten; bu bilinç ve sorumlulukla hareket etmekten geçiyor. Bu temelde bir kez daha Mizgin yoldaşın değerli anısı önünde saygıyla eğiliyor, temsil ettiği yüce değerleri her an her yerde; savaşımızda, sanatımızda ve yaşamımızda esas alacağımızı belirtiyoruz.”