Adalet Nöbetinde İmralı tecridine tepki
Adalet Nöbeti’nde konuşan HDP Şırnak Milletvekili Hasan Özgüneş, hasta tutsakların durumuna ve İmralı tecridine dikkat çekti, “İşkence zihniyetinden vazgeçin” dedi.
Adalet Nöbeti’nde konuşan HDP Şırnak Milletvekili Hasan Özgüneş, hasta tutsakların durumuna ve İmralı tecridine dikkat çekti, “İşkence zihniyetinden vazgeçin” dedi.
Hasta ve infazı yakılan tutsakların aileleri, Adalet Nöbeti'nin 262. gününde Amed'deki adliye önünde bir araya geldi. Eyleme, HDP Şırnak Milletvekili Hasan Özgüneş ile Dicle Üniversitesi Öğrenci Dayanışması da destek verdi.
'ÇOCUKLARIMIZIN YANINDA OLACAĞIZ'
Tutsak yakınlarından Reşahat Ada, bir yılı aşkın süredir Adalet Nöbeti'ni sürdürdüklerini belirterek, "Adalet Bakanı, Cumhurbaşkanı bu zulmü görmüyor mu? Çocuklarımızın tedavi edilmesini istiyoruz, disiplin cezalarına son verilsin. Yüreğimiz yanıyor. Çocuklarımız neden sürgün ediliyor. Dünyanın öbür ucuna da götürseler, onların yanında olacağız. Çocuklarımız suçlu değil. Onurlu çocuklarımızın mücadelesini bizler sürdüreceğiz. Çocuklarımızı sürgünlerle, açlıkla terbiye etmekten vazgeçin" dedi.
HDP Şırnak Milletvekili Hasan Özgüneş, "Devenin kamburları misali, Türkiye'nin sorunları çok büyük. Zindanlar niçin var olur? Aslında bir yönetim, ülkeyi yönetemiyorsa, insanları demokratik ölçülere kavuşturamıyorsa, zindanları bir araç olarak kullanır" diye konuştu.
İMRALI TECRİDİ
Kapasitenin 70 bin olmasına rağmen cezaevlerinde 360 binin üzerinde tutsak olduğuna dikkat çeken Özgüneş, "Dünyanın hiçbir ülkesinde İmralı'da Sayın Öcalan ve arkadaşları üzerinde sürdürülen tecrit ve baskı gibi bir örnek yoktur. Diğer bir konu, zindanlarda artık işkencenin boyutu Esat Oktay zihniyetini geçmiş durumda. Zindanlar adeta meşrulaştırılmış idam pozisyonuna düştü. Hastalar doktora götürülmüyor. Aysel Tuğluk, kendisini idame ettirecek durumda değil. Ancak tahliye edilmiyor. Çevik Bir bırakıldı, doğru olan oydu. Bütün hasta tutukluların bırakılması gerekiyor. Türkiye'nin demokrasi ve barışa ihtiyacı var. Zindanlarda aç bırakarak, baskı uygulayarak politika yürütülmüyor. Sürgünlerle tutuklular, yakınları cezalandırılıyor. Kanunlar uygulamada değil. Hukuk, ahlak, özgürlükler rafa kaldırıldı. AİHM, Anayasa Mahkemesi kararları rafa kaldırıldı. Tam bir faşizan zihniyet Türkiye'yi bir cehenneme götürdü. Bütün boyutlarıyla sorun yaşanıyor" ifadelerini kullandı.
Türkiye'de akıl tutulması yaşandığını dile getiren Özgüneş, "Bu sesi duyun. İşkence zihniyeti, savaş politikalarından vazgeçin. Türkiye'yi tükenme noktasına getirdiniz. Anti demokratik uygulamalara karşı mücadelemizi sonuna kadar sürdüreceğiz. Zindanlar boşalana kadar, demokrasi, barış gelene kadar mücadele edeceğiz” diye konuştu.
'ÖLÜM EVLERİNE DÖNÜŞTÜ'
Dicle Üniversitesi Öğrenci Dayanışması üyesi Abdullah Kazaylek, cezaevlerinin ölüm evlerine dönüştüğünü ifade ederek, “AKP-MHP faşist rejimi, bir yandan tecavüzcüleri, hırsızları, katilleri, çocuk istismarcılarını bırakırken, diğer yandan on binlerce siyasetçi, gazeteci, yazar, akademisyen, insan hakları savunucusu, avukat ve öğrencileri tutsak etmekte. Çıkarılması gereken hasta tutsaklar ölüme terk ediliyor. Derhal şüpheli ölümler araştırılmalı, hasta tutsaklar serbest bırakılmalı” diye seslendi.