GÖRÜNTÜLÜ

Berekat: Türk devleti Kürtlere saldırdıkça içte ve dışta tükenecek!

Cizîr Kantonu İçişleri Konseyi Başkanı Berekat, Türk devletinin Rojava'ya dönük saldırılarına tepki göstererek, "Kürt düşmanlığı Türk devletini içte ve dışta tüketecektir" diye belirtti.

Cizîr Kantonu İçişleri Konseyi Başkanı Kenan Berekat, Türk devletinin Rojava'ya dönük saldırılarını ANF'ye değerlendirdi...

Türk devletinin son üç yıllık çetelere verdiği desteğin yanında sınırlarda saldırı, katliama başvurduğunu ve sınırı değiştirmek için uluslararası yasaları ihlal ettiğini vurgulayan Berekat, şunları söyledi: “Uluslararası güçlere, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’ne, insan hakları kurumlarına, ABD, Rusya,  Avrupa ve bölge ile ilgili devletlere çağrımız; Türk devletinin bu pervasız ve düşmanca saldırılarına 'dur' demeleri ve tavır koymalarıdır."

'DAİŞ İLE ORTAKLAŞARAK SALDIRIYOR'

Türk devletinin yıllardır var olan sınırları dahi değiştirerek, çiftçi ve köylülerin tarlalarının içine yeni sınırlar koyduğuna işaret eden Berekat, şöyle devam etti:

“Türk askerleri silahlarını kendi sınırları dışında topraklarımıza yönelik kullanıyor. Çetelere ve terörist gruplara verdiği destek ve sebep olduğu savaşların yanında Türk devleti sınırlarımıza yönelik işgal saldırılarını devam ettiriyor. Uluslararası yasalara göre her halk ve insanların gidiş-geliş, seyahat ve ticaret hakkı vardır. Ama Türk devleti kendi sınırlarımıza, topraklarımıza müdahale ediyor. Rojava toprakları üzerinde sınıra yakın tarlasında ya da çobanlığında olan ya da yoldan geçen yolculara Türk askerleri saldırılar gerçekleştirmekte ve insanlarımızı katletmektedir. Daha bir ay önce Amudê-Dirbesiyê arasında seyir halindeki sivil bir araca Türk askerlerinin ateş etmesi sonucu bir gencimiz daha şehit edildi. Birkaç gün önce bir gecede 16 insanı sınırda hunharca katletti. Türk devleti nasıl ki, Kuzey Kürdistan’da vahşi bir şekilde Kürtlere saldırıyorsa, aynı vahşeti Rojava’da da devam ettirerek gece gündüz demeden insanlarımızı katlediyor. 

Her ülkenin komşu ülkesin sınırlarına saygı duyarak kendi sınırlarını koruma hakkı vardır. Türk devletinin ise Kürt düşmanlığını sürdürerek sınırlarda çocuklara, 70 yaşındaki kadına ve yaşlılara saldırması hangi hukuk ve kanunda yazıyor? Türk devleti kendini korumak istiyorsa, sınırları içinden gelip geçen çetelere kapılarını kapatmalı. Dünya alem Türk devleti ve DAİŞ çetelerinin ortak olduğunu ve aynı konsept dahilinde Rojava’ya saldırdığını biliyor. Türk devletinin bu katlama ve vahşetine karşı askeri bir şekilde yaklaşmak istemiyoruz. Türk devleti bu saldırılarla bir provokasyon yaratarak Rojava üzerindeki saldırılarını geliştirmek istiyor. Biz demokratik yönetim olarak nasıl ki, Rojava’da güven ve huzurlu bir yaşamı nasıl istiyorsak, aynı şeyi komşularımız için de istiyoruz. Sınırlarımız içinden Türk devletine bir saldırı yapılmadığı gibi, Rojava’nın güvenli alan olmasından kaynaklı herhangi bir terör ve çetelerin Türk devletine karşı saldırılarını da bu şekilde önlemiş olduk. Dünyanın başına bela olan tüm çete ve terörist grupları Türkiye sınırlarından kaldırdık."

'UYANIK OLUNMALI'

Türk devletinin bu düşmanca yaklaşımlarına karşı halkın zaruri ihtiyaçlar olmadığı sürece sınırlara çok fazla yaklaşmamasını isteyen Berekat, "Çiftçilerimiz tarlasında çalışırken Türk devletinin saldırılarına karşı uyanık olmalı" dedi.

'GEÇMİŞTE KAZANAMADI, ŞİMDİ DE KAZANAMAYACAK'

Çetelere karşı mücadeleleri sayesinde, Türk sınırı dahil birçok bölgeyi çetelerden temizleyerek, insanlığın huzur ve güvenine katkıda bulunduklarını da sözlerine ekleyen Berekat, şöyle konuştu: “Ancak Türk devleti bu saldırı ve provokasyonlarla bölgede güvenlik ve huzurun olmasını istemiyor. Kürt düşmanlığından dolayı tüm Rojava halklarını içine alan demokratik bir yönetim sisteminin olmasına tahammül edemiyor. Türk devleti Rojava’da Kürdü, Arabı, Süryanisi, Asurisi, Çeçen ve Türkmeni ile barış ve huzurlu bir ortamın oluşmasını istemiyor. Çünkü demokratik yönetimimizin başta Suriye halkı olmak üzere bölge insanları arasında giderek güven ve çözüm alternatifi olarak görülmesine tahammül edemiyor. 

Türk devleti barış, huzur ve halkların birlikte yaşamasından değil, kaos ve çatışmadan besleniyor. Bunun için her türlü kirli ilişki ve politikaya başvuruyor. Türk devletinin Kürt düşmanlığı yeni değil; onlarca yıldır aynı kirli, katliamca uygulamalarından tanıyoruz. Şimdi de bunu devam ettirmek istiyor. Serekanîyê ve Kobanê’ye çeteleri nasıl geçirdiğini ve Rojava’ya saldırdığını herkes gördü. Türkiye ile iyi komşuluk içinde olmak istiyoruz ama Türk devleti istikrarsızlıktan nemalanıyor."

Cizîr Kantonu İçişleri Konseyi Başkanı Kenan Berekat, son olarak, "Türk devleti Kürtlerin özgürlükleri ve haklarına kavuşmaması için her şeyi yapıyor ama bu düşmanlık geçmişte Türk devletine bir şey kazandırmadı, şimdi de kazandırmayacak. Kürt düşmanlığı sadece Türk devletini içte ve dışta tüketecektir" diye kaydetti.