Van’ın 250 bin yakın nüfusuyla en büyük ilçesi olan Erciş’te hastalar sağlık hizmetlerinden yararlanamıyor.

Erciş ilçesine komşu olan Ağrı’nın Patnos, Bitlis’in Adilcevaz, Van’ın Muradiye ve Çaldıran ilçelerindeki hastaların büyük bölümü tedavi olmak için Erciş Devlet Hastanesi’ne geliyor. Bu ilçelerin nüfusuyla birlikte yüz binlerce hastaya bakan Erciş Devlet Hastanesi’nde sağlık personeli ve yatak kapasitesi yetersiz. Hastalar tedavi olmak için günlerce hatta aylarca beklemek zorunda kalıyor.

Hastanenin acil bölümüne gelen binlerce hasta için bile ilaç yok. Maddi durumu iyi olan hastalar, tedavi olmak için eczanelerde ilaç alarak hastaneye getiriyor. Maddi durumu iyi olmayan hastalar ise evlerine dönmek zorunda kalıyor. Acil bölümünde çalışan doktorlar gelen hastalara, “Hastanede serum yok, eczaneden alıp getirin, öyle tedavinizi yapalım. Eczaneden serum almazsanız, yapabileceğimiz bir şey. Tedavinizi yapamayız” diyor.

Hastanedeki ilaç sıkıntısı vatandaşı ve doktorları bazen karşı karşıya getiriyor. İlaç sıkıntısı hem sağlık çalışanları hem de yurttaşları mağdur ediyor.

Kadın Doğum bölümünde sadece 6 yatak olması, hasta ve hasta yakınlarını mağdur ediyor. Birçok hasta, yatak için günlerce beklemek zorunda kalıyor. Acil olan hastalar ise başta Van merkez ve diğer illere gitmek zorunda kalıyor.

SAĞLIKÇILAR DA MAĞDUR

Sağlık Emekçileri Sendikası (SES) Van Şube Eşbaşkanı Figen Çolakoğlu, devlet hastanelerindeki sıkıntıların sağlık alanında uygulanan politikalardan kaynaklandığını söyledi.

Türkiye’deki ekonomik krizin, sağlık alanını derinden etkilediğini belirten SES Eşbaşkanı Çolakoğlu, şöyle konuştu: “Ekonomik kriz nedeniyle devlet hastanelerde başta ilaç olmak üzere birçok sıkıntının büyümesine neden oldu. Kriz, ilaçlardaki yüksek fiyatlar ve her an değişen ilaç fiyatları nedeniyle firmalar ihaleye katılmıyor. Özellikle birçok ilacı yurt dışından getirilememesi nedeniyle hastanelerde ilaç sıkıntısı baş gösteriyor. Erciş Devlet Hastanesinde ilaç sıkıntısı, yatak kapasitesi ve sağlık çalışanı sayısının azlığı hem hastaları hem de sağlık çalışanlarını mağdur ediyor. Burada ne personelin ne de hastaların bir suçu var. Burada suçlu olan sağlık politikalarını uygulayanlardır.”