HPG, 2016'da şehit düşen gerillaları saygıyla andı
Medya Savunma Alanları’nda 2016’da şehit düşen 7 gerillayı saygıyla anan HPG, “bugünkü direnişin mimarları olarak halkımızın özgürlük tarihindeki onurlu yerlerini aldılar” dedi.
Medya Savunma Alanları’nda 2016’da şehit düşen 7 gerillayı saygıyla anan HPG, “bugünkü direnişin mimarları olarak halkımızın özgürlük tarihindeki onurlu yerlerini aldılar” dedi.
HPG Basın İrtibat Merkezi, şehit düşen gerillalara ilişkin şunları belirtti:
“Bugün Zap ve Avaşîn’de zirveleşen özgürlük savaşımız büyük bir irade ile devam etmektedir. Direniş Alanlarında düşmanla göğüs göğüse çarpışan yoldaşlarımız sahip oldukları manevi güçle düşmanın ilerleyişini durdurmuş ve her geçen gün düşmana ağır darbeler vurmaktadır. Yoldaşlarımızın direnişine ilham kaynağı olan manevi güç kuşkusuz Önder Apo’nun İmralı’da geliştirdiği insanüstü direniş ve şehit yoldaşlarımızın hayallerini gerçekleştirme sözümüzdür. İşte bugün mevzilerde direnen yoldaşlarımıza ilham kaynağı olan şehitlerden olan 2016 şehitlerimiz de, yoldaşlarının mutlaka mücadelelerine sahip çıkıp, özgürlük savaşımızı büyüteceklerine olan inançla soykırımcı Türk ordusuna karşı tereddütsüz bir savaşın içerisine girmiştir. Bu bilinçle savaşan Fırat, Hêjar, Serhat, Kajiyan, Êrîş, Cûdî ve Zinar yoldaşlarımız şehadetleriyle bugünkü direnişin mimarları olarak halkımızın özgürlük tarihindeki onurlu yerlerini aldılar. Bu değerli yoldaşlarımızı şehadet yıldönümlerinde tekrar saygı ve minnetle anıyor, hayallerini gerçekleştirme sözümüzü yineliyoruz.
Şehadete ulaşan yoldaşlarımızın kimlik bilgileri şöyledir:
Kod Adı: Fırat Ali |
Kod Adı: Hêjar Botan |
Kod Adı: Serhat Şiyar |
Kod Adı: Kajiyan Licê |
Kod Adı: Êrîş Sema |
Kod Adı: Cûdî Mordem |
Kod Adı: Zinar Amara |
FIRAT ALÎ
Fırat yoldaşımız Êlih’in yurtsever Heskîf ilçesinde, yurtsever bir ailede dünyaya gelmiştir. Fırat yoldaşımız Kürt toplumsallığının ilk oluşmaya başladığı yerlerden olan tarihi Heskîf’de büyümenin doğal sonucu olarak kişiliğinde temel toplumsal değerleri barındırmış ve güçlü yaşamıştır. Aynı zamanda tarihsel toplumsal kültürün ve demokratik uygarlığın takipçisi ve bugünkü temsilcisi büyük insanlık hareketi PKK’yi de küçük yaştan itibaren tanımıştır. Doğduğu topraklardaki tarihsellik ile PKK’de güncelliğin bağlarını görmüş ve bu yüzden büyük sempati beslemiştir. İnsanlık değerlerini en iyi şekilde temsil edebilmenin arayışında olan Fırat yoldaşımız kendisini eğitip bilinçlendirmiştir. Türk devlet üniversitesini kazanmış, öğretmenlik bölümünü başarılı bir şekilde okumuştur. Ancak insanlık düşmanı TC devletinin hem binlerce yıldır insanlığın hem de yurtsever Kürtlüğün mekanı olan Heskîf’e saldırmasını, kültürel soykırım amacıyla barajlar kurup sular altında bırakmasını büyük bir öfke ile karşılamıştır. Bu duygular Fırat yoldaşımızın düşmana olan kin ve öfkesini arttırdığı gibi, kendi köklerine olan bağlılığını da daha fazla güçlendirmiştir. Bu temelde Apocu ideoloji ve felsefeyi daha çok araştırmış, okumuş ve bilinçlenmiştir. TC sistemine olan ilk tepkisini onların okulunu bırakarak göstermiş ve gençlik çalışmalarına katılmıştır. Bir süre devrimci gençlik faaliyetlerini yürüttükten sonra 2013 yılında yönünü dağlara vermiş ve gerilla saflarına katılmıştır. İlk gerilla pratiğine Amed’de başlayan Fırat yoldaşımız, daha sonra 2013 yılındaki geri çekilme süreci kapsamında Medya Savunma Alanları’na geçmiştir. Zorlu koşullarıyla bilinen Cîlo eyaletinde 2 yıl boyunca faaliyet yürütmüş, pratik içerisinde şekillenip iradesi çelikleşen bir gerilla olmuştur. Aldığı tecrübeler temelinde yetkinleştikten sonra önemli bir çalışma olan savaş muhabereciliği görevini iki yıl boyunca yürütmüştür. 2016 yılında savaş süreci daha da kızgınlaşınca Fırat yoldaşımız daha ön cephelere gidip görev almak için ısrarlı dayatmalarda bulunmuştur. Pratik ve teorik olarak öğrendiklerini halkının hizmetine koyabilme amacıyla Avaşîn alanına geçmiştir. Avaşîn’de işgalci düşmana darbe vuran birçok eylemde emeği ve fikriyle yer almıştır. Duruşu, birikimi, katılımı, emeği ve yoldaşlığıyla tüm yoldaşlarının sevgisini kazanan ve örnek Apocu bir komutan olmuştur. Şehadete ulaştığı güne kadar da Apocu militanlık duruşunu layıkıyla temsil etmesini bilmiştir.
HÊJAR BOTAN
Tarihte bütün baskı ve saldırılara karşı sürekli bir direniş içinde olan ve hiçbir zaman kültüründen vazgeçmeyen Gever şehri bu direniş kültürünü halen sürdürmektedir. Kurdistan devriminde de büyük bir rol oynayan Gever halkı en yiğit evlatlarını da bu devrime adamıştır. Kürt halkının yiğit evlatlarından biri olan Hêjar yoldaşımız da aslen Gever’li olup Wan’da yurtsever bir ailede doğmuş ve büyümüştür. Hêjar yoldaşımız halkına yaraşır bir şekilde düşmana karşı mücadele etmek için arayışlar içinde olmuştur. Çözüm ve barış adına Önder Apo’nun büyük mücadele ve emeğiyle yürütülen süreçte, Önder Apo ve PKK’yi yakından tanımaya başlayan Hêjar yoldaşımız, faşist AKP rejiminin sahtekar yüzünü fark ederek gerillaya katılma kararını almıştır. Kurdistan dağlarına kısa bir süre içinde adapte olan ve kendini geliştiren Hêjar yoldaşımız her bir görevine bilinçle yaklaşmıştır. Bu temelde pratik yürüten yoldaşımız Apocu militan olma yolunda sürekli kendini eğitmiştir. Önder Apo ve ülkesine olan bağlılığını yaşamdaki duruşuyla ortaya koymuştur. Yaşamdaki fedakâr duruşu ve içten yaklaşımlarıyla bütün yoldaşlarının saygısını kazanmayı başarmıştır. Hem ideolojik hem de askeri açıdan ilerleme kaydeden Hêjar yoldaşımız her öğrendiği yeni bir bilgiyi, partisine, halkına ve yoldaşlarının hizmetine sunmuştur. Sanatçı bir kişiliğe sahip olan Hêjar yoldaşımızın gerillacılığı da sanatsal olmuştur. Gerillacılıktaki duyarlı, disiplinli ve yaratıcı özellikleriyle bulunduğu ortamlarda rengini belli ettirmiştir. Yeni katıldığında yoldaşlık bağını ancak ailesel bağlarla ifade edebilmiş. Büyük bir okul olan pratik süreçle birlikte PKK yoldaşlığının ailevi bağlardan daha üstün ve değerli olduğunun farkına varmıştır. Kaygısız bir şekilde mücadeleye katılarak yoldaşlığı ve yaşamı zenginleştirerek, değerli ve anlamlı kılmıştır. Şehitler çizgisinde yürümeyi esas alan yoldaşımız onlara layık olma çabasında olmuştur. Dürüst katılımıyla sürece cevap olabilmeyi hedefleyerek başarılı bir pratik ortaya çıkarmıştır.
SERHAT ŞİYAR
Muş’ta yurtsever ve emekçi bir ailede dünyaya gelen Serhat yoldaşımız, Serhat yöresinin kadim kültür ve ahlaki değerleriyle şekillenmiştir. Daha genç yaşta gittiği sömürge okulunda işgalci güçlerin asimilasyon dayatmalarına büyük bir öfkeyle karşı durarak anlamlı bir duruşun sahibi olmuştur. Babasının düşman zindanlarında zulüm, baskı ve işkencelerinden dolayı şehadete ulaşması Serhat yoldaşımız üzerindeki etkisi büyük olmuştur. Babasının şahsında zindanda baskı ve işkence gören bütün tutukluların hesabını sormak için hep intikam peşinde olmuştur. Üniversite yıllarına gelindiğinde artık soykırımcı Türk devletinin gerçek amacını bilince çıkaran Serhat yoldaşımız, sömürgeci devlet zihniyetine karşı gençlik çalışmalarında yer alarak aktif mücadele içerisinde olmuştur. Önder Apo’nun felsefesiyle tanışmış ve Önder Apo’nun mücadele tarzıyla yaşamın her alanını mücadeleye çevirmenin gayretinde olmuştur. İşgalci Türk devletinin tüm baskı, tutuklama ve gözaltı uygulamalarına rağmen ideallerine kilitlenmiş ve büyük bir kararlılıkla yürümeye devam etmiştir. 2014 yılında Kobanê ve Şengal’de DAİŞ ve Türk devletinin ortak saldırılarına karşı her onurlu Kürt gencin gerilla saflarına katılması ve anlamlı bir cevabın verilmesi gerektiğini fark etmiştir. Bu gelişmelerin yaşandığı bir süreçte sistem içerisinde düşmana karşı mücadele etmenin sınırlı kaldığını ve bunda gelişme sağlayamadığının farkına varmıştır. Serhat yoldaşımız, bu tarihi sorumluluğunu yerine getirerek 2014 yılında gerilla saflarına katılarak işgalci ve soykırımcı düşmana en anlamlı ve onurlu cevabı mücadelesiyle vermiştir.
Kurdistan dağlarında gerillanın yoldaşlık ilişkilerinden etkilenen Serhat yoldaşımız, PKK içinde insanı insan yapan ve yücelten bir yaşam tarzının olduğunu görmüştür. Gördüğü eğitimlerle kendini geliştirmiş ve bunu en doğru bir biçimde pratik çalışmalarda da göstermiştir. Gerilla yaşamında mücadele azmi, moral ve coşkusuyla bilinen Serhat yoldaşımız, kısa sürede zorlu koşullara adapte olmuş ve içinden geldiği emekçi kültür ile Önder Apo’nun ideolojisini ve mücadele tarzını birleştirerek yetkin bir militan olmayı başarmıştır. Yaşama büyük bir moral ve coşkuyla katılan Serhat yoldaşımız, yaptığı her bir çalışmanın bilincinde olmuştur. Gerilla alanlarında birçok bölgede farklı görevler üstlenen Serhat yoldaşımız, üstlendiği tüm görev ve sorumluluklarını başarıyla yerine getirmiştir. Her anını ve mücadele yürüyüşünü büyük bir emek ve emsalsiz bir mücadeleyle örmüştür. Onur direnişinde yetkin ve düşmana karşı savaşta başarılı olabilmek için askeri ve ideolojik eğitimlerde üstün bir performans sergilemiştir. Serhat yoldaşımız yaşamında ve mücadele yürüyüşünde gösterdiği azim, kararlılık ve fedakarlık ile biz yoldaşlarına her zaman ilham kaynağı olacak ve mücadele yürüyüşümüzde her zaman yaşayacaktır.
KAJIYAN LİCÊ
Kajiyan yoldaşımız direnişin ve dirilişin mekanı olan Licê’de dünyaya gelmiştir. Kurdistan Özgürlük Mücadelesine katılımları ve şehitleri olan yurtsever bir ailede büyümüştür. Şehit amcasının anılarıyla büyüyen Kajiyan yoldaşımız Kurdistan halkının varlık ve özgürlük mücadelesini erkenden tanımıştır. Olgun, toplumsal ahlaka bağlı ve sorumlu bir kişilik olarak büyüyen Kajiyan yoldaşımız, toplumsal sorunlara karşı da duyarlı olmuştur. Üniversitede elektrik bölümü okuyan Kajiyan yoldaşımız, aynı zamanda çalışarak yaşamını idame ettirmiştir. Çalışmak üzere bulunduğu bir köyde gerillayı ilk kez bire bir görmesi kendisinde derin etkiye yol açar. Daha sonra uzun bir süre milis olarak şehirlerde faaliyetlerini sürdürür. Fakat sömürgeci TC devletinin DAİŞ eliyle Suruç’ta gerçekleştirdiği katliam, Kajiyan yoldaşımızda büyük bir öfkeye neden olmuş ve bunun intikamını almanın gerekliliğine inanmıştır. Bu yüzden artık katılım biçimini daha da büyütmesi gerektiğine inanmıştır. Sistemdeki bazı bireylerin maddi değerlere sahip olmak adına onu var eden manevi değerlerden uzaklaştığı, hatta kendini inkar ettiği bir dönemde değerlerine yabancılaşmayan Kajiyan yoldaşımız maddi kazanımlarını ve düşman okulunu geride bırakmıştır. Soykırımcı TC devletinin ülkemizde katliamları yoğunlaştırdığı bir dönemde özgürlüğün ve onurlu bir yaşamın ancak silahlı mücadele verilerek elde edileceğini fark etmiş ve gerilla saflarına katılma kararı almıştır. Amed eyaletinde gerilla saflarına katılıp ilk günlerini burada geçirdikten sonra Medya Savunma Alanları’na geçmiştir. Burada aldığı temel eğitimlerle kapitalist sistemin ve Türk devletinin Kurdistan’da kişiliklerde özelde de Kürt gençliğinde yaratmış olduğu tahribatları daha iyi çözümleyebilmiştir. Kajiyan yoldaşımız, sistemin gerçeklik olarak sunduğu bireyciliğe karşı Önder Apo’nun paradigmasıyla özgür ve komünal yaşam tarzının hakikatini görmüştür. Olgun bir kişiliğe sahip olan Kajiyan yoldaşımız PKK’nin mütevazi yaşam ölçülerini erkenden özümsemiş ve buna denk bir katılımın sahibi olmak için büyük bir çaba göstermiştir. Zagros dağlarında fedakârca pratik yürütmüş, hiçbir çalışma ve sorumluluktan geri durmamış, aldığı her görevi başarıyla yerine getirmiştir. Çalışkanlığı ve mütevaziliği ile kendisini yetkinleştirmiş ve örnek bir Apocu militan olmuştur. Şehadete ulaştığı an’a kadar da duruşundan ve katılımından hiç taviz vermeyerek Kurdistan’ın ölümsüz şehitler ordusuna katılmıştır.
ÊRÎŞ SEMA
Êrîş yoldaşımız Mersin’de yurtsever bir ortamda dünyaya gelmiştir. Türkiye metropollerinde doğup büyümek zorunda kalan Êrîş yoldaşımız, buna rağmen ülkesi Kurdistan ve halkıyla bağlarını asla koparmamıştır. Kürt halkının güçlü toplumsal ahlakını edinerek ve yurtseverliği kişiliğine yedirerek şekillenmiştir. Kürt halkını ekonomik olarak da sömürüye tabi tutan sömürgeci TC devleti asimilasyon politikaları nedeniyle yoksul bir ailede büyümüştür. Bu durum Êrîş yoldaşımızı emek olgusuyla tanıştırmış, kendi emeğiyle çalışarak ve kendi ayakları üzerinde durarak yaşamasını sağlamıştır. Bundan dolayı yaşamın sosyalist özünü yüreğiyle kavramış ve her daim emeğe saygılı olmuştur. Kurdistan’ın en büyük emek hareketi olan PKK ile tanıştığında hem Kürtlüğünü, hem emeğin hakiki temsilini hem de ahlaki-politik, sosyalist toplum gerçekliğini Apocu harekette görmüştür. Bu hakikatleri fark ettiği anda hiç tereddüt etmeden PKK’ye katılma kararı alarak, Kurdistan dağlarına gelmiştir. Gerilla yaşamını erkenden sevmiş, PKK’nin sosyalist yaşam ölçülerini erkenden içselleştirmiş ve devrimci yaşamı boyunca kendisini emeğiyle var etmeyi esas almıştır. Dürüst, emekçi ve fedakârca özellikleriyle ön plana çıkan Êrîş yoldaşımız tüm arkadaşlarının sevgi ve saygısını kazanmıştır. TC devlet okullarında fazla okumamış olmasına rağmen Apocu ideolojinin zengin kütüphanesinden yararlanarak kendisini hem ideolojik hem de askeri olarak geliştirmiştir. Örnek Apocu bir militan olarak gelişme kaydeden Êrîş yoldaşımız, tüm arkadaşlarının sevgi ve saygısını kazanan biri olmuştur. Şehadete ulaştığı güne kadar da bu saygınlığını, emekçi katılımını ve sadeliğini koruyan Êrîş yoldaşımız şehadetiyle de bizlere her daim esas alınması gereken güçlü bir mücadele ve yoldaşlık mirası devretmiştir. Yoldaşları olarak şehitlerimizin mücadele mirasını ve özgürlük savaşını büyütme talimatını mutlaka zaferle taçlandırarak cevap olacağımızı ve anılarına sahip çıkacağımızın sözünü veriyoruz.
CÛDÎ MORDEM
Colemêrg halkı Zagrosların asi ve heybetli dağları gibi asil, baş eğmez, kadim ve sarsılmaz karakterli olmuştur. Ne işgalcilere geçit vermiş ne zalimlere boyun eğmiş ne de kendisine dayatılan asimilasyon karşısında erimeyi kabul etmiştir. Yeri geldiğinde Zagrosları mesken edinerek kadim kültürünü koruyabilmiştir. Apocu hareketin Zagroslarda gelişim göstermesiyle özgürlük hareketine büyük bir ilgi gösteren Colemêrg halkı, en değerli evlatlarını bu harekete katmıştır. Yurtseverliğinden ötürü işgalci TC’nin sayısız zulmüne maruz kalsalar da asla inandıkları davadan vazgeçmemiş ve hep mücadele etmiştir. Her şehadete yeni katılımlarla düşmana gereken cevabı vermiş ve özgürlük davamızın sürdürücüleri olmuşlardır. Böylesi bir mekan ve yerde doğup, büyüyen Cûdî yoldaşımız da bu karakterde şekillenmiştir. Çevresinin yurtsever olmasından kaynaklı Kurdistan Özgürlük Hareketi’ni tanımıştır. Çocukluğundan beri düşmanın Kürt halkı üzerinde geliştirdiği soykırım ve asimilasyon politikalarına tanıklık etmiştir. Özellikle Kürt halkı üzerinde gerçekleştirilen katliamlardan etkilenen Cûdî yoldaşımız bir Kürt genci olarak artık düşmana etkili bir cevap vermesi gerektiğinin bilincine varmıştır. Dönemin görevlerine büyük bir sorumlulukla yaklaşan Cûdî yoldaşımız yüzünü Kurdistan dağlarına dönmüştür. Soykırımcı TC ile salt yurtseverlik duygularıyla mücadele edilemeyeceğini fark etmiştir. Aldığı temel eğitimlerle bilinçli bir gerilla olmaya çabalamıştır. PKK’nin temel ilkelerinden olan eleştiri ve özeleştiri mekanizmasından ve gerillanın yoldaşlık ilişkilerinden etkilenen Cûdî yoldaşımız, kısa bir süre içerisinde epey gelişme kaydetmiştir. Adını aldığı Cûdî dağının heybetine ve tarihi misyonuna yaraşır bir mücadele sahibi olmuştur. Gençliğinin verdiği enerjiyle her geçen gün Önderliğimizin paradigmasıyla bütünleşmeye çalışmıştır. Önder Apo’nun fiziki özgürlüğünün tüm Kürt halkının özgürlüğü olacağını anlayan Cûdî yoldaşımız bu temelde mücadele etmiştir. Katılımıyla ve duruşuyla gelecek vaat eden bir yoldaşımız oluştur. Yaşamın her anında şehitlerin intikamını, Önder Apo ve Kürt halkının özgürlüğünü düşünen yoldaşımız bu bilinçle bir katılım sağlamıştır. Öğrendiği her şeyi yoldaşlarıyla paylaşan Cûdî yoldaşımız, yaşamdaki öncülük rolünü savaş meydanında da yerine getirmiş ve işgalciliğe karşı geliştirilen direnişte kahramanca savaşarak şehadete ulaşmıştır.
ZINAR AMARA
Botan halkı özgürlüğün bedelsiz olmayacağı bilinciyle, Kurdistan Özgürlük Mücadelesine binlerce yiğit evladını katmış ve bu anlamıyla yurtseverliğin öncülüğünü yapmıştır. Böylesi kadim ve köklü bir gelenekten gelen Zinar yoldaşımız da Gabar ve Cûdî dağlarının arasında kalan Dêrgul beldesinde yurtsever bir ailede doğup, büyümüştür. Küçük yaşlarda babasının işgalcilerce vurulup yaralanmasına tanıklık eden Zinar yoldaşımız, bundan dolayı daha o zamanlardan düşmana karşı büyük bir kin ve nefret duymuştur. Ailesinin yurtsever olmasından kaynaklı Kurdistan Özgürlük Hareketini tanıyan Zinar yoldaşımız, düşmanın halkımız üzerinde yürüttüğü soykırım, asimilasyon, inkar ve imha politikalarını da bilince çıkarmıştır. Bu politikalara karşı en etkili bir mücadelenin PKK saflarında geçekleşeceğine inanan Zinar yoldaşımız, yönünü Kurdistan dağlarına vermiştir. Değerli Botan halkının yiğit evladı olan Zinar yoldaşımız, Kurdistan dağlarında arayışlarını sürdürmüştür. Gerilla yaşamından yoldaşlık ilişkilerinden, komünal yaşamdan ve binlerce kahramanın düşmana karşı son mermilerine kadar büyük bir iradeyle savaşmaları Zinar yoldaşımız üzerinde büyük bir etki yaratmıştır. PKK içinde Önderlik gerçeği ve Kurdistan tarihini araştıran ve gördüğü eğitimler sonucunda kısa bir süre içinde epey bir mesafe kaydeden Zinar yoldaşımız, yoldaşları arasında aranan ve örnek alınacak biri olmuştur. Zinar yoldaşımız Kürt halkının özelde Botan yöresinin bozulmadan günümüze kadar ulaşabilen doğal, sistemin kirine bulaşmamış, özü sözü bir olan özellikleriyle tarihi günümüze taşıyan bir temsilcisiydi. Bunların yanında Botan’ın savaşçı kişilik özellikleri de içselleştiren Zinar yoldaşımız bu temelde enerjik, cesur ve çabuk kavrayan özellikleriyle gelecek vadeden büyük bir komutan adayı olmuştur. İşgalcilere karşı verilen tarihi savaşta da bu özellikleriyle öne çıkmış ve özgürlük mücadelemize öncülük etmiştir.
Büyük bedeller verilerek ilmek ilmek örülen özgürlük mücadelemize yaşamları ve direnişleriyle büyük değerler katan Fırat, Hêjar, Serhat, Kajiyan, Êrîş, Cûdî ve Zinar yoldaşlarımızın başta değerli aileleri olmak üzere tüm yurtsever Kurdistan halkımıza başsağlığı diliyoruz.”