Kayıp yakınları: AKP darbe hukukunu uyguluyor

Devlet desteğiyle kaybedilen ve katledilenlerin aileleri, Amed ile Batman'da adalet arayışlarını sürdürdü. Aileler, AKP'nin darbeci uygulamalarına da tepki gösterdi.

İnsan Hakları Derneği (İHD) üyeleri ve kayıp yakınlarının her hafta Cumartesi günü "Kayıplar bulunsun failler yargılansın" sloganıyla Amed'de gerçekleştirdiği eylem, 401'inci haftasında da devam etti. Eylemde, 28 Ağustos 1992'de Silvan ilçesi Yukarı Veysi köyünde (Weysika Sor) işkence edilerek katledilen M. Habip Fidancı, M. Nuri Fidancı, Ahmet Fidancı ve Vedat Fidancı'nın akıbeti soruldu.
Her hafta Koşuyolu Parkı Yaşam Hakkı Anıtı önünde gözaltında kaybedilen yakınlarının akıbetini soran kayıp yakınları, OHAL yasağından dolayı bu hafta da eylemlerini İHD Şube binasında yaptı. Eyleme kayıp yakınları, İHD yöneticileri ve üyeleri katıldı. 

Eylemde konuşan İHD Şubesi Başkanı Raci Bilici, yasakların ve baskıların kendilerini durduramayacağını ifade ederek, mücadeleye devam edeceklerini dile getirdi. 
İHD MYK Üyesi Hüsnü Öndül de ülkedeki tüm kayıp annelerinin dünyadaki annelere ilham verdiğini dile getirerek, "Biz bu mücadelenin bir parçası olduğumuz için gurur duyuyoruz. Biz bu mücadeleye hiç durmadan devam edeceğiz. Kayıpların failleri bulunmadan durmayacağız" dedi. 

Öndül, Batman, Amed ve İstanbul'daki kayıp yakınlarının selamını Arjantin'deki Plaza De Mayo annelerine götüreceğini söyledi.
İnsan Hakları Ortak Platformu (İHOP) Koordinatörü Feray Salman ise mücadele kararlılığını vurgulayarak, "Bu ülkeye barış ancak bu faili meçhuller bulunduğu ve bu işkenceler sona erdiğinde olur. Bizde bu barışın hayata geçmesi için buradayız. Barış mücadelesine devam edeceğiz" diye konuştu.

KAYIPLARIN HİKAYESİ

İHD Komisyon Üyesi Hasan Yalçın kayıpların hikayesine ilişkin şunları aktardı:

"1992 yılında Silvan'ın Yolaç köyünde çeşitli olaylar vuku bulur. Bu nedenle köylüler arasında gerginlikler yaşanır. Bütün köyü büyük bir korku salmış, köydeki bazı aileler can güvenlikleri kalmadığı gerekçesi ile köyü terk ederler. Aradan 2 ay geçtikten sonra ekinleri biçmek için Mehmet Habip Fidancı, Mehmet Nuri Fidancı, Ahmet Fidancı ve Vedat Fidancı köye giderler. Fidancı Ailesi ekinlerini harmanlandıkları bir sırada Yukariveysi köyü yakınlarında saat 11.00 civarında sivil giyimli yüzleri kapalı yaklaşık 13 kişi orada bulunanların ellerini ve ayaklarını bağlar ve onları ailelerinin yanında infaz ederler. Vedat Fidancı'yı da ellerini ve gözlerini bağlayıp beraberlerinde götürürler. Vedat'a epey işkence ettikten sonra tek kurşunla kafasından infaz ederler. Olaydan hemen sonra jandarmaya haber verilir. Cenazelerin otopsileri alındıktan sonra aileye teslim edilir. Vedat'ın cenazesi de olaydan 15 gün sonra Kaniya Gülan'da bulunur. Bu olayın da failleri bulunmazken kayıplar failli meçhul olup gider."

BATMAN

İHD Batman Şubesi üyeleri ve kayıp yakınları da Gülistan Caddesi'nde bulunan İnsan Hakları Anıtı önünde eylemlerini düzenledi. 401'inci haftada bir araya gelen aileler, kayıpların fotoğraflarını taşıdı. 
Eylemde konuşan İHD Şube Başkanı Mehmet Bağatır, Cumartesi Anneleri, mücadelelerinde 21 yılı geride bıraktığını hatırlatarak, "Buna rağmen halen kayıp insanları soruyoruz değil mi? Önceki yıllarda kaybedilenleri unuttuk sanılmasın. Tıpkı 90'lı yıllar gibi, darbe püskürtüldü ama sanki darbe dönemi yaşanıyormuş gibi bir uygulama ve hava var etrafta. Darbe püskürtüldü ama olağan üstülük yaşanıyor. Darbe püskürtüldü ama darbe hukuku gibi bir hukuk ve pratik var" dedi.
Bağatır, şöyle dedi: "Yargı bağımlı hale getirildi. Medya baskı altında. İfade özgürlüğü darbe dönemlerinde ve '90'lı yıllarda olduğu gibi yoğun bir biçimde ihlal ediliyor. Herkes, hepimiz, düşüncelerimizi açıklama suçu nedeniyle 'teröristlik' ile suçlanabiliriz. Çok kötü bir dönemden geçiyoruz."