KCK’den Gever şehitlerinin cenaze törenine katılım çağrısı

KCK, Gever’de dün Türk devlet güçlerince gerçekleştirilen ve 4 kişinin hayatını kaybettiği katliamın Kürt halkının mücadele iradesini hedeflediğini ifade ederek şehitlerin cenaze törenine güçlü katılım çağrısında bulundu.

KCK Yürütme Konseyi Eş Başkanlığı dün Türk devlet güçlerinin 1’i çocuk 4 sivili katlettiği katliamın ardından yazılı bir açıklama yayınladı. Katliamı öz yönetim direnişleri sırasında Gever’in tank ve toplarla yıkılması ve birçok insanın katledilmesi saldırısının bir devamı olarak nitelendiren KCK, katliamla Gever halkının yurtsever, devrimci, demokrat iradesini kırmanın amaçlandığı belirtildi.

Açıklamada şunlar belirtildi:

Gever halkı on yıllardır bu mücadeleye örnek düzeyde katılmakta, saldırılar ne kadar ağır olursa olsun özgürlük iradesinden ve ısrarından taviz vermemektedir. Özyönetim direnişlerinde komutan İslam’ın gösterdiği kahramanlık, Gever’deki özgürlük iradesinin ne düzeyde yüksek olduğunu bir daha gözler önüne sermiştir. İşte sivillere yönelik saldırı, bu güçlerin özgürlük tutkusu ve iradesi karşısında gösterilen çaresizliği ifade etmektedir. Türk devleti Gever’i, Şırnak’ı, Cizre’yi ve Sur’u yıkmıştır; ancak kaybeden kendisi, kazanan Kürt halk kahramanlığı olmuştur. Türk devleti şehirleri tankla, topla yıkarak Kürdistan'daki sömürgeciliğin yıkılmasını kesinleştirmiştir. Artık bu karakterdeki soykırımcı sömürgeciliğin Kürdistan'da yaşama şansı kalmamıştır. Bu soykırımcı sömürgecilik mutlaka bu topraklardan sökülecek, Kürdistan özgür ve demokratik yaşama kavuşacaktır.

MÜCADELE DAHA DA KESKİNLEŞEREK SÜRECEK

Türk devleti Kürt şehirlerini yakıp yıkarak, Gever’de olduğu gibi sivilleri katlederek Kürt halkının mücadele gerekçesi ve iradesini yüz kat daha keskinleştirmiştir. Kürt halkının özgür ve demokratik yaşam mücadelesi bundan sonra daha kararlı ve keskin biçimde sürecek, Kürdistan'ı yakıp yıkan zihniyet ve politika mutlaka yenilgiye uğratılacaktır. Cizre’nin, Amed’in, Şırnak’ın, Nusaybin’in, Gever’in, İdil’in, Silopi’nin, Kerboran’ın, Silvan’ın gençleri bu soykırımcı sömürgeci sistemi bu topraklarda ortadan kaldırmak için daha fazla direnecek, daha fazla mücadele edecektir. Bu yıkmaların intikamını almak için daha fazla özgürlük mücadelesine katılacaklardır. İşte soykırımcı sömürgeci devletin toplumda ve gençlerde yarattığı öfkeyi bildiğinden saldırılarını süreklileştirmekte, gençlerin mücadeleye daha fazla katılmasını ve halkın direnişini yükseltmesinin önüne geçmeye çalışmaktadır.

İRADE KIRMA SALDIRILARINA KARŞI DİRENİŞ GELİŞTİRİLMELİ

Baskı ve saldırıların sürdürülmesi, sivillerin katledilmesi sadece Gever’de değil, tüm Kürdistan'da sürdürülmektedir. Şırnak, Nusaybin, Cizre, Sur ve diğer özyönetim direniş alanlarında baskıların sürdürülmesi, bu alanlarda gençliğin ve halkın öfkesinin patlamasının önüne geçmek içindir. Halk sürekli buralarda sıkıntı içinde tutularak, baskı arttırılarak, şehirlerin yakılıp yıkılmasını özgürlük iradesini ezmeye dönüştürmek istemektedir. Tüm Kürt halkı bu gerçeği görerek, bu irade kırma saldırısına karşı büyük yurtseverlik tutkusu ve özgürlük özlemiyle direnmelidir.

SALDIRILAR, KATLİAMLAR MERKEZİ PLANLAMA SONUCU

Bu saldırılar yerel ve lokal değildir, Kürt halkının Kürdistan'ın tüm parçalarında ve Ortadoğu'da güçlendiğini gören soykırımcı sömürgecilik Kürt’ün bu gücünü ezerek Kürt halkının 21. Yüzyılda özgür ve demokratik yaşamının önüne geçmek istemektedir. 30 Ekim 2014 Milli Güvenlik Kurulu toplantısında verilen karar budur. Bu nedenle Dolmabahçe Mutabakatı reddedilmiş, Önderlik üzerinde ağır tecrit uygulanmış, 7 Haziran seçimleri yok sayılmış ve 24 Temmuz topyekun imha saldırısı başlatılmıştır. Böylece Kürt’ün iradesi kırılıp Kürt Özgürlük Hareketi tasfiye edilerek Kürtler 20. Yüzyılda bir 24 Temmuz’da soykırım sürecinde sokulduğu gibi, şimdi de soykırım sürecine sokulmak istenmiştir.

Ancak bu saldırılara karşı hem gerilla hem de halk direnerek özgürlük tutkusu ve iradesinin kırılmasına izin vermemiş; direnerek özgürlüğü için mücadele edecek halk gerçeğinin direniş iradesini yeni bir düzeye taşırmıştır. Bugün hala Kürdistan'da ve Ortadoğu'da özgürlüğü için direnen bir Kürt Özgürlük Hareketi varsa, bunu imhacı soykırım saldırılarına karşı dağda ve şehirde direnen gerillaya ve halkımıza borçluyuz. Bu direniş iradesinin sürdürülmesinde büyük rolü olan Gever halkına ve özyönetim direnişçiliğine borçluyuz.

CENAZE TÖRENLERİNE KATLIM ÇAĞRISI

İşte Türk devleti tüm direniş alanlarında ortaya çıkan bu yeni direniş düzeyinin toplumsallaşıp harekete geçmesini önlemek için bu saldırıları yapmaktadır. Gever’de siviller, Gever’deki kahramanca direnişçiliğe kimse sahip çıkmasın, Gever yurtseverliği bu kahraman direnişçilikle yoğrulup daha yüksek bir düzeye ulaşmasın denilerek katledilmiştir. Ancak korkunun ecele faydası yoktur. Özyönetim direnişleriyle Kürdistan'da yükselen özgürlük tutkusu ve iradesi soykırımcı sömürgeciliği ve onun katillerini daha büyük bir öfkeyle, direnişle bu topraklardan atarak Kürdistan'ı özgür ve demokratik yaşama kavuşturacaktır.

Türk devletinin bu saldırılarına karşı mücadelemizi yükselteceğimiz ve soykırımcı sömürgeciliği bu topraklardan söküp atarak demokratik Türkiye ve özgür Kürdistan'ı gerçekleştireceğimiz sözünü bir daha yineliyoruz. Tüm Gever halkının, çevre il ve ilçelerdeki halkımızın şehitlerimizin cenaze törenine yoğunca katılarak soykırımcı sömürgecilik karşısında özgür ve demokratik yaşam iradesini ortaya koymaya çağırıyoruz.