KCK: Sadece IŞİD değil destekçileri de hesap verecektir

Hesekê’deki alçakça saldırı nefretle kınayan KCK, “Bu insanlık suçlarından dolayı sadece IŞİD’liler değil, bunlara destek veren tüm devletler, siyasi güçler ve ilişkide olan herkes de hesap verecektir” dedi.

KCK Yürütme Konseyi Eşbaşkanlığı, Hesekê katliamı ile ilgili yazılı açıklama yaptı. KCK, “İnsanlık düşmanı IŞİD, Bakurê Kurdîstan’da Antep’te bir düğüne saldırıp onlarca sivili katlettiği gibi, Rojava’da da Hesekê’de yine bir düğüne saldırarak onlarca kadın, çocuk, genç ve yaşlı insanımızı katletmiştir. Bu alçakça saldırıyı şiddetle kınıyor, şehitlerimizin ailelerine ve halkımıza başsağlığı, yaralılara acil şifalar diliyoruz”.

KCK, Rojava devrimcileri karşısında bozguna uğrayan bu faşist çetelerin intikam almak için sivil halka saldırdıklarını belirtti. KCK, dünya tarihinde böyle alçakça saldırıların görülmediğine dikkat çekti. KCK, intikam almak için bilinçli ve planlı olarak düğünlere saldırı, bu faşist çetelerin hiçbir insanlık değeriyle bağlarının olmadığını bir daha gözler önüne serdiğini vurguladı.

 “Bu katliamlardan IŞİD kadar IŞİD'i besleyip büyüten, ilişki içinde olan tüm devletler ve siyasi güçler de sorumludur” denilen açıklamada, “Bu insanlık suçlarından dolayı sadece IŞİD’liler değil, bunlara destek veren tüm devletler, siyasi güçler ve ilişkide olan herkes de hesap verecektir. IŞİD ve bu suçlara ortak olan herkes yargılanacaktır.” İfadelerine yer verildi.

KCK Yürütme Konseyi Eşbaşkanlığı açıklamasında şu hususlar yer aldı:

 Bunların başında da AKP iktidarı ve onun faşist şefi Tayyip Erdoğan gelmektedir. Tayyip Erdoğan ve AKP iktidarı her gün Rojava Devrimini hedef göstererek bu katliamların suç ortağı olduğunu açıkça göstermektedir. Şu anda Rojava Devriminin iki temel düşmanı vardır; bunlar da Türkiye ve IŞİD’tir. Rojava Devrimine saldırılar esas olarak bu iki güçten gelmektedir. Türkiye daha baştan itibaren Rojava Devrimi düşmanlığı ile IŞİD’i desteklemiş, IŞİD de Türkiye'nin Rojava düşmanlığını görerek Türkiye ile kol kola girmiş ve Türkiye'den her türlü desteği almıştır. Kürt düşmanlığı nedeniyle kendini dünyaya pazarlayan Türkiye, bu defa AKP iktidarı şahsında kendini IŞİD'e rehine yapmıştır.

AKP’NİN IŞİD’E KARŞI MÜCADELESİ SAHTEDİR

AKP iktidarının IŞİD'e karşı mücadelesi sahtedir. AKP iktidarı Kürt düşmanlığı nedeniyle Suriye’ye girmiştir. Yine Kürt düşmanlığını yeni bir boyuta taşımak için kendini IŞİD'e karşı mücadele eden bir güçmüş gibi göstermeye çalışmaktadır. Kürt düşmanlığını IŞİD’i besleyip büyütme biçiminde yapanlar şimdi de IŞİD pazarlığı üzerinden Kürt ve Rojava Devrimi düşmanlığını yürütmektedirler.

Cerablus’a saldıran, Suriye'yi işgal eden Türkiye ile Haseki’de katliam yapanların amaçları aynıdır. Kürt halkı, Rojava devrimcileri ve Suriye’nin tüm yurtsever güçleri hem IŞİD faşizmine, hem de faşist AKP iktidarının Suriye’yi işgaline karşı direnerek bu iki gücü mutlaka hem Rojava’dan, hem de tüm Suriye'den söküp atacaktır.

IŞİD faşist çetelerinin ve faşist AKP iktidarının Suriye halkına saldırması karşısında Suriye’nin tüm yurtsever demokratik güçlerine düşen görev, demokratik bir ittifak gerçekleştirerek bu saldırganlara karşı mücadele etmek olmalıdır. Faşist güçlere karşı sadece ve sadece mücadele edilerek saldırıları püskürtülebilir. Demokratik ve özgür Suriye ancak bu güçlere karşı mücadele temelinde gerçekleştirilebilir.

Biz, Kürdistan'ın dört parçasındaki ve yurtdışındaki tüm Kürt halkını; Kürdistan'ın neresinde bir saldırı olursa olsun bir araya gelip dayanışmalarını güçlendirmeye ve mücadelelerini yükseltmeye çağırıyoruz.  

Tüm Kürt halkı bilmeli ki Hesekê saldırısı Kürt düşmanlarının saldırısıdır. Ortadoğu'da ve Kürdistan'da demokratik özgür yaşam gerçekleştirilmeyene kadar bu saldırılar sürecektir. Bu gerçeklik, Kürtlerin Ortadoğu'nun tüm demokrasi güçleriyle birlikte demokratikleşme ve özgür yaşam mücadelesini yükseltmelerini zorunlu kılmaktadır.

Özgürlük Hareketimiz dün olduğu gibi bugün de Ortadoğu despotlarına karşı mücadeleyi yükseltecek, özgürlük ve demokrasi mücadelesindeki tarihi rolünü oynamaya devam edecektir. Bu çerçevede IŞİD ve arkasındaki tüm güçlere karşı da Özgürlük Mücadelesi'ni yükselterek Ortadoğu halklarının özgür ve demokratik yaşamı önündeki bu mezbeleleri süpürüp atacaktır. “