Halkların Demokratik Kongresi (HDK), Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) ile Özgür Kadın Hareketi (TJA) öncülüğünde Kocaeli'nin Darıca ilçesinde bulunan Darıca Millet Bahçesi’nde "Rêbertiya Azad Civaka Demokratîk" ve "Özgürlük İçin Demokratik Toplum" şiarıyla Newroz kutlandı.

Kutlamada ilk olarak konuşan Emek Partisi (EMEP) Genel Başkanı Seyit Aslan, şunları söyledi: “Sömürü ve zulme karşı Demirci Kawa’nın mücadelesini alanlara taşıyanlar. Türkiye'nin dört bir tarafında haklarını talep edenler Newroz pîroz be. Bizler Kürt ve Türk halkının eşit, barış içinde sınıfsız bir toplum talep ediyoruz. Ama görüyoruz ki egemenlerin buna tahammülü yok. Bugün sabaha karşı 340 arkadaşımız gözaltına alındı. Bu ülkede demokrasi, barış eşitlik ve bir arada yaşamının bütün mücadelesini Türk ve Kürt halkı ve işçi emekçileri on yıllardır mücadele ediyoruz. Ama bu ülkenin tek adam iktidarı bize barışı, eşitliği çok görüyor. O yüzden her gün yeni operasyonlara uyanıyoruz. HDK’yi suç örgütü olarak görüyorlar. Kent uzlaşısını suç olarak görüyorlar. Diyoruz ki 27 Şubat’ta Öcalan'ın yaptığı çağrıya karşı demokratik, barışın, kardeşliğin önünü açın. Kürt ve Türk halkının eşit koşullarda yaşama koşullarını oluştursunlar. Eğer kayyımlara devam edecekseniz bunun adı barış olmaz. Kayyımlara son vererek, halkın iradesiyle seçilmiş belediyelere görevlerine iade edilmeli. Sınır ötesi operasyonlara son verilmeli. Kobanê, Rojava’ya saldırılardan vazgeçilmeli. Eğer Kürt halkının elini tutmak istiyorlarsa bundan bir an önce vazgeçmeliler” dedi

Yüzlerce insan demokratik haklarını kullanmak, seçme ve seçilme hakkını kullanmak için sokaktalar. İktidar, ‘gösteri yapanlara karşı tedbir alacağız’ diyor. İstanbul, Ankara, İzmir’de gösteriler yasaklandı. Ama bu yasaklara karşı binlerce kişi sokakta tıpkı metal işçilerinin bu yasak kararlarını yıkıp attığı gibi onlarda yırtıp atıyor yasak kararlarını. Türkiye’de Kürtlere siyasi hakkını kullanmaya dahi izin verilmiyor. Çoğu Kürt siyasetçi cezaevinde Selahattin Demirtaş, Figen Yüksekdağ ve daha ismini sayamadığım birçok kişi. O yüzden genel siyasi affa ihtiyaç var. İmralı’daki tecrit politikalarına da derhal son verilmelidir. Eğer barışı istiyorlarsa bu adımları atmalılar. Türkiye eninde sonunda demokratik hak ve özgürlüklerini Türk ve Kürt halkıyla birlikte kazanacaktır. Ama bu her gün yeni faşizm uygulamalarına devreye sokan iktidara karşı daha güçlü olmamıza ihtiyaç var. Kadınlar, gençler ve işçiler olarak daha çok bir arada olmalıyız. Örgütlü güç haline gelirsek daha eşitlik bir Türkiye’yi kurabiliriz.”

DEM Parti Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu da “Daha yakın zamanda Kemal Korkut’ Amed Newrozu’nda katledildi. Tek kişi ceza almadı. Boyun eğmeden buralara geldik ve Newroz’u kutlanır hale geldik. Newroz sadece yeni yılın baharının gelişi değildir, Kürt halkı için direniştir, özgürlüktür, barıştır. İnsanlar barış istediği için, anneler ölmesin dediği için işinden atıldı, cezaevlerine atıldı. Ama boyun eğmediler, yolumuzu devam edeceğiz.

27 Şubat çağrısıyla süreç başladı. Biz yıllarca süren baskılara rağmen barış dedik. Savaş, kan, çatışma istemiyoruz. Hak, hukuk, adalet, vicdan istiyoruz. Bu ülke çözüm süreci yaşadı. Ardından şehirler yıkıldı, binlerce insan öldü. Kimin eline ne geçti. Biz parti olarak milyonda bir de olsa barış ihtiyacını zorlayacağız. Bu ülkede kardeşçe güzellikler için hep beraber yaşayalım istiyoruz. Eğer ki silahlar bırakılacaksa devletin de adım atması lazım. Yıllardır Kürt siyasetçiler tutsak. O halde hodri meydan Selahattin Demirtaş ve arkadaşlarını bir jest olarak serbest bırakın. Binlerce hasta mahpus, siyasetçi zindanda bu kafayla bir yere varamazsınız. Biz barış elini tutarız. Ama birileri barış elini alıp bize boyunduruk yapmaya çalışırsa onu da asla kabul etmeyiz. Daha geçen 7 çocuk Rojava’da katledilmedi mi, yine kayyımlar, gözaltılar, tutuklamalarla mı barış olacak. Biz iktidardan samimi bir adım istiyoruz. Bahçeli, ‘Gel Malazgirt’te şunu ilan et’ diyor. Peki, bu İstanbul’da olanlar nedir, belki kayyum atanacak. Bu ne perhiz bu ne lahana turşusu” diye konuştu.

DEM Parti Riha Milletvekili Dilan Kunt Ayan ise şunları ifade etti: “1990’larda Newroz kutlayan Kürt halkını işkenceden geçiriyorlardı. Ama Kürt halkı yılmadı ve mücadelesini her yerde sürdürdü. Sandılar ki Kürt halkı yerlerinden edilince kültürlerine unutacaklar. Ama bakın burada Kocaeli’nde Kürtler ve dostları Newroz’u kutluyor. Kolay olmadı Kürt halkı evlatlarını toprak altına koydu. Artık Kürt halkı fiziken varlığını değil Ortadoğu’ya dünyaya kanıtladı. 27 Şubat’ta dünya bir çağrıya kitlendi. Sayın Abdullah Öcalan ‘Barış ve Demokratik Toplum Çağrısı’nı dünyaya duyurdu ve barış ateşini yaktı. Bizlerde bu ateşi harlayacağız. Biz tamda İmralı’nın kıyısına yakınız. Buradan binlerce kez selam olsun.

Savaş masasını kuranlar bu halka çok zulüm ettiler. Önceki dönem eşbaşkanlarımız Selahattin Demirtaş, Figen Yüksekdağ, Leyla Güven sizlerin de Newroz’u kutlu olsun. Bizler Kürtler ve dostlarıyla bugün Marmara kıyısında Newroz’u kutluyoruz. Biz her zaman barış dedik. Ama artık sıra devletin Sayın Öcalan’ın çağrısına kulak vermesidir. 3 dönemdir belediyelerimize kayyım atandı. Şimdi artık bununla yetinmiyorlar. Türkiye’nin metropollerine de göz diktiler. Biz sadece Kürt halkı için değil, tüm dünyada barış istiyoruz. Biz Sayın Ekrem İmamoğlu’nun gözaltına alınmasını da buradan kınıyoruz. Kürt halkı olarak bununla da mücadele edeceğiz. Devlete sesleniyoruz, bir an önce Sayın Öcalan’ın açtığı yol da demokratik adımlar atın. Sayın Öcalan sorumluluk almaya hazır o zaman devletin de adım atması gerekiyor. Yanı başımız Marmara biraz ileri İmralı adası. Umarım ki bir daha Newroz’u özgürlük içinde kutlarız.”

Ardından milletvekilleri halk ile birlikte Newroz ateşini yaktı.

Son olarak Mezopotamya Kültür Merkezi (MKM) sanatçısı Nuray Balık sahne aldı. Nuray Balık’ın seslendirdiği stranlarla alanı hınca hınç dolduran kitle coşkulu şekilde halay çekti.