Matosyan: Geleceğimizi federasyonda görüyoruz

Federasyon projesinin Girê Sipî delegelerinden Matosyan, federasyonun Ermenilerin geleceği için de önemli olduğunu belirtti.

Matosyan, "Türkiye federasyonun olmasını istemiyor; Suriye’de yaşayan halkların özgür olmasını istemiyor" diyerek, Türkiye'nin tehditlerini kabul etmediklerini söyledi.

Kuzey Suriye-Rojava Demokratik Federasyon Projesi Girê Sipî Delegesi Lusian Matosyan, federasyonun Ermeniler için ne anlama geldiğini ANF'ye değerlendirdi...

Federasyon projesi Ermeni halkı arasında nasıl karşılandı?

Duyduğumuzda heyecanlandık. Zaten devrimle beraber üzerimizdeki baskı ve zorlama kalkmıştı. Özgür yaşamaya başladık. Federasyon tartışmalarıyla birlikte ise diğer halklarla özgür ve eşit yaşamanın hukukunun olacağını düşünerek daha da sevindik. Bu proje ile özgünlükler daha da ortaya çıkıp birlikte yaşayacak.

Şu an Til Ebyad’da fazla Ermeni kalmadı. Sayımız çok az. Suriye'de kriz başlayınca burada yaşayan Ermenilerin önemli bir kısmı Ermenistan'a, Kanada'ya ve daha başka ülkelere gittiler. Burada kalan Ermeniler hem özerk yönetimlerde hem de federasyon çalışmalarında yerlerini coşkuyla alıyorlar. Rojava ve Kuzey Suriye'de yaşayan diğer Ermeniler ve Hıristiyan halklar da bu çalışmalarda yerlerini alıyorlar. Kendilerini ayrı tutmuyorlar. Özgürlüklerinin buradan geçtiğini, kendi yaşam ve inançlarını özgürce yaşamalarına en uygun sistemin bu olduğunu iyi biliyorlar. Halkları temsil eden tüm toplantı ve tartışmalarda yerimizi alıp istek ve görüşlerimizi belirtiyoruz.

Ben daha başından beri federasyon tartışmalarının içerisinde yerimi aldım. Toplantılara gidip geldiğimizde bu projeye ilk başta katılmayanlar bize ‘Siz Suriye'yi parçalamaya çalışıyorsunuz’ diyorlardı. Ama burada yaptığımız toplantı, tartışma ve bilgilendirmelerle federasyonun amacının Suriye'yi, Suriye halklarını parçalamak değil, daha özgür ve kardeşçe yaşamalarının federasyondan geçtiğini anlatıyorduk.

Rojava Devrimi ve federasyon sistemi öncesinde Ermeni halkının durumu neydi?

Rejim zamanında Ermeni ve Hıristiyan halkının oturmuş bir yaşam biçimi vardı. Ermeni ve Hıristiyan halklar burada uzun zamandır yaşıyorlar. O yüzden bir kabul edilirliği vardı. Ama Özgür Suriye Ordusu döneminde yavaş yavaş baskı başladı, DAİŞ döneminde zaten tam bir zulüm ve vahşet oldu. Önümüze üç yol koydular: ya toprakları terk edip gideceksiniz, ya zulmümüz altında yaşayacaksınız, ya da para vereceksiniz... Bizim dini inançlarımızı yapmamızı engellediler. Haram ilan ettiler. Hem toplumsal hem de dini inanç ve adetlerimizi yaşamamızı engellediler. Kara çarşafa bürünmek hiç adetimiz değil ama bizi zorla kara çarşafa büründürdüler.

Federasyon projesinin önündeki en önemli iç ve dış engeller sizce neler?

Federasyon çalışmalarının önünde tabii ki engeller var. En önemli engel zihniyet sorunu. Eski tutucu kafada olanlar önemli bir engel. Kolay kolay anlamıyorlar. DAİŞ döneminden kalma zihinlerindeki donukluk daha da devam ediyor. Ama aşılıyor. Burada yapılan toplantıların önemli etkisi oluyor. Girê Spî'de yaşayan Arapların önemli aşiretleriyle yapılan tartışmalarda bu durum önemli oranda aşıldı. İçerideki sorunlar bunlar ama federasyonun oluşmasını istemeyen dış devletler de var ve bunun başını Türkiye çekiyor. Türkiye federasyonun olmasını istemiyor, en fazla da Suriye'de yaşayan halkların hem özgür hem de iyi yaşamasını istemiyor. Biz Ermeniler özellikle bu durumu iyi biliyoruz. Yüz yıl önce bir katliamdan geçtik. Katliamdan arda kalanları zorla Müslümanlaştırmaya çalıştırdılar. Anasız babasız kalmış çocukları kendileri için eğittiler. Şimdi de aynı şeyleri başka halklar için yapmak istiyorlar. Türk devletini iyi tanıyoruz. Suriye biz Ermenilerin toprakları, bizim ülkemiz. Biz Türk devletinin bu toprakları işgal etmesine kesinlikle karşıyız. Her gün Til Ebyad'a yönelik tehditleri var. Biz bu tehditleri kabul etmiyoruz.

Federasyonun hem Kuzey Suriye hem de Suriye genelinde başarılı olacağına inanıyor musunuz?

Federasyonun Kuzey Suriye'de başaracağına ve Suriye'nin geleceği için önemli olduğuna inanıyorum. Bu topraklarda yaşayan Kürt, Ermeni, Arap, Türkmen, Asuri tüm halkların kardeşçe yaşayacağına inanıyorum. Sadece biraz daha çaba lazım. Herkes kendi çıkarını düşünmeden Suriye'nin ve Suriye halklarının çıkarını düşünürse her şey daha güzel olacak. Herkes çıkarının peşinde koşarsa ülke daha da kötü duruma gelecek; zaten bu durumda olmamızın sebebi bu çıkar hesaplarıydı. 

...