Wan’da mazbata gaspını protesto eden herkesi “Örgüt mensubu” olarak tanımlayan Van Sulh Ceza Mahkemesi, ortada hiçbir delil yokken 17 yaşındaki Muhammet Orhan’ı da polis tutanağı ve göz takibine dayanarak “Örgüt üyeliğinden” tutukladı. 

Wan’da yaşanan kayyum protestoları sırasında ve sonrasında gözaltına alınan yüzlerce kişiden biri de 17 yaşındaki Muhammet Orhan’dı. Gözaltına alındığı sırada kameralara gülümsediği için kamuoyu tarafından ‘Gülen çocuk’ olarak adlandırılan Orhan, iki günlük gözaltı süresinin ardından Van Cumhuriyet Savcılığı tarafından tutuklanma talebiyle mahkemeye sevk edildi. Muhammet Orhan, Van Sulh Ceza Mahkemesi tarafından ”Örgüt üyeliği” suçlamasıyla tutuklandı.

PROTESTOCULARI 'ÖRGÜT MENSUBU' YAPTI

Mahkeme, protestoya katılanları “Örgüt mensupları” olarak tanımlarken Muhammet Orhan için şu ifadeleri kullandı: "PKK/KCK terör örgütünün özellikle genç taban kitlesine yönelik ve örgütün gençlik yapılanmaları YCWK ve YPC birimlerinin yanı sıra MAK üzerinden yine örgüt güdümünde yayın yapan internet haber sitelerinde sokak eylemleri yapılması yönünde talimat niteliğinde çağrıların yapılması üzerine ilimiz genelinde MOBESE kameraları etkisiz hale getirmek, güvenlik güçleri ve güvenlik güçlerine ait araçlara taş/molotoflu saldırı, sokak ve caddelerin yolu çöp konteynırı, caddelerde bulunun beton çiçek saksıları ve lastik yakmak suretiyle araç trafiğine kapatmak, bölgede ikamet eden vatandaşların ikamet ve araçlarına zarar vermek gibi birçok saldırı eyleminde bulunulduğuna, beşyol mevki Hz.Ömer cami civarında yüzleri ve kimlikleri tanınmayacak şekilde  kapatan, kamu mallarına zarar veren, terör örgütü lehine slogan atarak kamu düzenini bozan ve ikazlara rağmen dağılmayan grupta olduğunun tespit edildiği, şüphelinin göz takibinden çıkmadan yapılan çalışma neticesinde yakalandığını tutanak altına alındığının anlaşılmakla, bu hususların şüphelinin üzerine atılı suçu işlediğine dair kuvvetli suç şüphesinin varlığını gösteren somut deliller olarak hakimliğimizce kabul edildiği ve bu yüzden tutuklama nedeninin var sayıldığı, tutuklama tedbirinin ölçülü olduğuna karar verilmiştir." 

GÖZ TAKİBİ BİR DELİL DEĞİLDİR

Muhammet Orhan tutuklanmasını değerlendiren Wan Barosu Başkanı Sinan Özaras, şunları söyledi: “Göz değerlendirmesi bir delil değildir. Kolluk tutanaklarının da bir delil değeri yoktur. Ceza yargılamasında bir iddianız var ise somut dellilerle ispatlamanız gerekiyor. Bu, hukuki olmayan bir değerlendirmedir. Göz takibi diye bir delil yoktur, toplumsal olayda polisin göz takibi yapması hayatın olağan akışına aykırıdır. Burada göz temasından söz etmek, delil oluşturma çabasıdır. Hukuki süreci takip edeceğiz. Mahkemelerin bu konulardaki yaklaşımında Anayasa Mahkemesi’nin verdiği kararları görmesi gerekiyor. Somut delil olması gerekiyor, aksi ihlaldir." 

GEREKÇE LAZIMDI, YAPMIŞLAR

Orhan’ın avukatı Diyar Keserci ise şunları paylaştı: “Bir araştırma tutanağı var, kolluk tarafından. Araştırma tutanağında şahsın gösteri ve yürüyüşün içinde olduğu ve taş attığı belirtiliyor. Oradan yola çıkarak kolluğun göz takibiyle tutuklama kararı verildi. Polisin gösterdiği fotoğraflarda Muhammet Orhan’ın fotoğrafı yok. Fotoğraflarda yok ama polisin gözünü delil yapıyorlar. Kolluğun fiziki takip durumu var, teknik araçlarla izlediği durumlar var. CMK 160 kapsamında var ama bu olay öyle değil; video yok, fotoğraf yok. Orada doğrudan gözaltına alınmış ve bir gerekçe bulmaları lazım. Bunu da böyle gerekçe yaptılar."