Halk Savunma Gücü (HPG) tarafından 25-30 Eylül tarihleri arasında yaşamını yitirdiği açıklanan HPG gerillası Cesur Riha (Ercan Altun) için Urfa’nın Bozova ilçesine bağlı Ürünlü (Cavsak) köyünde kurulan taziye çadırı kitlesel olarak ziyaret edildi. HDP Urfa milletvekilleri Dilek Öcalan ve İbrahim Ayhan’ın da aralarında bulunduğu ziyarete, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın kardeşi Mehmet Öcalan, HDP ve DBP Urfa il ilçe yöneticileri, KJA Urfa Bileşenleri, MEYA-DER Urfa Şubesi, Barış Anneleri, Bozova, Halfeti ve Suruç belediye eş başkanları ile yüzlerce kişi onlarca araçlık konvoy ile gelerek taziyeye katıldı. PKK bayrağı ile Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan ve HPG’li Cesur Riha’nın fotoğraflarının asıldığı taziye çadırına zılgıt ve alkışlar eşliğinde atılan “Şehit namirin”, “Bijî Serok Apo” ve “Ey şehît xwîna te erde namîne” sloganlarıyla gelindi. Burada da kalabalık bir kitle tarafından karşılanan ziyaretçiler, ilk olarak özgürlük mücadelesinde yaşamını yitirenler anısına saygı duruşunda bulundu.

‘BU UĞURDA ŞEHİT DÜŞENLERE SÖZ VERİYORUZ…’

Saygı duruşunun ardından konuşan HDP Urfa Milletvekili Dilek Öcalan, Kürt halkının tüm inkar ve imhaya dönük politikalar ile geliştirilen süreçte şehidine sahip çıktığını belirterek, bunun önemine işaret etti. Öcalan, “Çünkü düşman isterki öldürme, yok etme ve tutuklama gibi sindirme politikaları ile bir adım geri attırmak ister. Ancak tüm bunlara rağmen burada Kürt halkının şehidini bu denli sahiplenmesi tüm yönelimlere karşı verilmiş olan en net ve büyük cevaptır. Bizde kanımızın son damlasına kadar yitirdiklerimizin mücadelesine sahip çıkağız ve sürdüreceğiz. Çünkü yaşamını yitirenler, kendileri için mücadele etmedi. Tüm Kürt halkının özgürlüğü, kimliği ve toprağı için mücadele etti ve bu uğurda şehit düştü. Bizim onurumuz olan bu mücadeleyi sık sıkı sarılmamız ve sahip çıkmamız gerekiyor. Burada söz veriyoruz ki kanımızın son damlasına kadar bu yolda mücadelemizi özgürlüğümüzü elde edene kadar sürdüreceğiz” dedi.

‘YOLUNUZ YOLUMUZDUR’

Ardından konuşan HDP Urfa Milletvekili İbrahim Ayhan da HPG’li Cesur Riha’nın Kürt halkının varlığı adına mücadele ettiğini belirterek, “Karşımızda o kadar zalim bir düşman var ki her gün kan dökerek, Kürt halkını bitirmek adına elinden gelini yapıyor. Kürt halkı tarihinden bu yana zalimlere, düşmana karşı hiçbir zaman baş eğmedi. Bundan sonra da baş eğmeyecek. Kürdistan’ın her bir parçasında bizler onurlu bir yaşam için kanımızın son damlasına kadar mücadelemizi sürdüreceğiz. Kürt halkının verdiği onurlu mücadelede yaşamını yitiren her bir şehidimiz, kendi çıkarları ve menfaati için hiçbir şey yapmamış. Kürt halkı başta olmak üzere Ortadoğu halkları ve dünya halkları için onurlu bir yaşamı için mücadele ettiler. Bu mücadeleyi de canlarını pahasına verdiler. Bu uğurda canlarını da verdiler. Biz bu uğurda yaşamını feda eden her bir şehidimize borçluyuz ve onların hayali gerçekleşene kadar mücadelerini sürdüreceğiz. Onurlu bir yaşama kavuşana kadar yolunuzdan asla dönmeyeceğiz. Yolunuz yolumuzdur” diye konuştu.

‘SAVAŞ İÇİN DEĞİL BARIŞ İÇİN BİR ŞEYLAR YAPALIM’

Yapılan konuşmaların sık sık zılgıt ve “Şehit namirin” sloganları ile kesildiği taziye ziyaretin son olarak konuşan Mehmet Öcalan da 11 Eylül Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan ile yaptığı konuşmaya değinerek, şunları söyledi: “Başkan ile görüştüğümde bana kimi geceleri yaşanan ölümler nedeniyle uyuyamadığını söyledi. Kürt halkı birlikteliğini sağlamış olsaydı şimdi her gün gençler yaşamını yitirmeyecekti. Kürt sorunu çözülmüş olacaktı. Kürtlerin birlik olmaları ve yaşanan bu ölümlere dur demesi gerekiyor. Herkes elini vicdanına koyarak bu sorunun çözülmesi için birlikteliğini geliştirmeli. Hepimiz bu geminin yolcularıyız. Bugün birimizin başına geliyorsa birliktelik sağlanmadığı zaman yarın sıra diğerine gelir. Bizim de yaşanan ölümlerin son bulması için mücadele etmemiz gerekiyor. Kimin elinden ne geliyorsa bu akan kanın önünü almak için onu yapmalı. Kürt sorununun çözümü olmadan, akan bu kanın önüne geçilemez. Kürt sorununun çözümü için de kimin elinden ne geliyorsa onu yapsın. Artın ne asker ne de gerilla ölsün. Savaş için değil barış için bir şeyler yapalım.”