Pirler Analar Çalıştayı'nda 'birlik mesajı'

DAD Genel Merkezi, “Ocağa ikrar, Yol’a talip, birliğe davet” şiarıyla 3’üncüsü düzenlenen Pirler-Analar Çalıştayı'nda saldırılara karşı 'birlik' mesajı verildi.

Dini, sosyo-politik kimliğiyle, tarihsel ve coğrafik yapısıyla bölgenin, özgün bir dokuya sahip ancak kimliği nedeniyle sürekli tehdit altında bulunan Dersim'de saldırılara karşı öz savunma temelli büyük bir buluşma gerçekleştirildi. 

Demokratik Alevi Dernekleri (DAD) tarafından “Ocağa ikrar, Yol’a talip, birliğe davet” şiarıyla yapılan “3’üncü Dersim Pirler Analar Çalıştayı”na katılım yoğundu.

18-19 Şubat tarihinde Dersim Belediyesi Konferans Salonu’nda düzenlenen çalıştayda, Kürdistan ve Türkiye'nin dört bir yanında bulunan Alevi pirleri, anaları, talipleri katıldı.

Çalıştayda yapılan konuşmalarda ise "cezaevlerinde yaşanan hak ihlalleri", "anadil" gibi sorunlara dikkat çekilerek buna karşı "birlik olma" çağrısında bulunuldu. 

'DİLİMİZ VARLIĞIMIZDIR'

Çalıştayın ilk gününde konuşulan konu başlıkları şöyle: “Rêya Heq-hak yol Alevilik, yol manası ile hakikat”, “Toplumsal ikrarlaşma yollarımız, çarkı perwaz, ikrarlaşma, ocaklarımız, mekan, ziyareti nişangelermiz ve rıza”, “Ocak işleyişi ve ocaklarda birlik meselesi-toplumsal kimliğimiz” ile “Yol-meydan, pir ve anaların hakikat meydanı.”

Çalıştayın ilk gününde açılış konuşmasını Şêx Çoban Ocağından Zeynel Kete, yaklaşan Dünya Anadil Günü nedeniyle Kürtçe yaptı.

Kete, kendi anadilleriyle taliplerine, pirlerine ve mürşitlerine ikrar verdiklerini söyledi. Binlerce yıldır gelişen Alevilik inancı ve kültürünün anadilleriyle geliştiğine vurguda bulunan Kete, cemlerin kendi dilleriyle açıldığını ifade etti. Anadilin bir toplumun hafızası olduğunun söyleyen Kete, “Dilimiz varlığımızdır bu nedenle anadilimize sahip çıkmalıyız” dedi.

'BİRLİK OLMA ZAMANIDIR'

Çalıştayın 2’nci gününde konuşulan konu başlıkları :’’ 4 kapı 40 makam’’,’’Alevi değerleri’’,’’Hakikat arayışı’’, "Pir Sultan olmak’’," Yok etme’’, ’’Utanç’’, ’’Ocak sistemi.’’

Çalıştayın 2’nci gününde söz alan Şêx Çoban Ocağı Piri İbrahim Kete, 'Hakikat ve Alevilik' üzerine yaptığı konuşmasında Aleviler olarak hakikat arayışında binlerce kez zulme maruz kaldıklarını ifade ederek," Artık birlik olmanın, yekvücut olmanın zamanıdır. Bizler arifane, dewrêş hane bir ruhla yaşadık, zalimin sofrasına asla oturmadık. Taşa dil verdik, en karışık dönemde barışı savunduk. Bezirgan olup da satmadık, yolun eğrisine gitmedik, zorlu yola nazar eyle diyen canlardanız. Bugün eğer ki bir insan kendisine toplumuna yabancılaşmış; hırsın, hasadın, mal biriktirmenin bir esiri olmuşsa, o insan asla kültürüne uyum sağlayamaz. 72 millete bir gözle bakmayan, halka müderris olmuşsa da o kişi hakikaten asidir. Bir insan kendisiyle hesaplaşmıyorsa, hakikat darına düşmüyorsa bu toplumda gerçekliğini ifade edemez” dedi.

XIZIR CEMİ YAPILDI

Pirler Analar Çalıştayı ardından Xızır Cemi yürütüldü. Cem, Dersim’in Nazımiye ilçesinde bulunan Düzgün Baba Cemevi’nde yapıldı. Analar, pirler ve çok sayıda yurttaşın katıldığı cem, Sînemillî Ocağı Piri Tacım Bakır’ın gülbengiyle çerağlar uyandırıldı.

Cem erkanını Seyit Sabun Ocağı piri Hasan Kılavuz yürüttü. Cem erkanında deyişler söylenip semah dönüldü.

Ceme yöresel kıyafetlerle gelinirken, deyişler ve yapılan konuşmalar sırasında ise duygusal anlar yaşandı. 

Xızır Cemi’nin bitmesinin ardından 'Dersim 3’üncü Pirler Analar Çalıştayı' nın sonuç bildirgesi açıklayan Zeynel Kete ‘’Mekan toprak bizim için mülk değil Hakkın görünür olduğu bir yerdir. Hakkın görünür olduğu yere niyaz ederiz’’ dedi.

ÇALIŞTAYIN SONUÇ BİLDİRGESİ 

* Reya Heq / Hak Yol Alevilik Xıziri mana ile tüm sürekleri birlik içerisinde görür. Kadimden bugüne gelen hakikat ve özgürlük arayışları, Ana kadın toplumsallığı süreçleri ve peygamberliksel çıkışları da Hakl olarak kabul eder. Yolumuz bu hakikati “Yol Bir Sürek Bin Birdir” kelamı ile manaya kavuşturmuştur. Yol birlik yoludur. Günümüzde bizleri kaygıya düşüren, Yolumuzun kemaline uygun olmayan dışlayıcı ve karşıt dil geliştiren “İslamın içinde veya dışında” yorumları toplumsallığa katkı sunmadığı gibi çözüm kapısı da bırakmamaktadır. Hakk-Yol-Alevilik, cümle sürekleri içerisine alır.

* Asimilasyona karşı her sürek kendi anadilinde erkanlarını yürütmelidir.

* Pir yolun sürmesinde, Ana ocağın devamından sorumludur. İkrar bu mana ile nişandır. Pir ve Ana birey değil doğal toplumsal bir kurumsallaşmadır.

* Öl ikrar verme, öl ikrarından dönme” ikrarlı olmak bedensel ve ruhsal birlik ilişkisidir. Eline, beline, diline sahip çıkmak Yolun toplumsal şifa damarıdır. Tüm Yol evlatlarına çağrımızdır: Her Pir kendi talibi ile buluşup ikrarlaşarak meydan açmalı. Yoldan kopan, uzaklaşan, darda zorda kalan her cana ulaşmalı delil olmalıdır.

* Rıza toplumu sürekleri yetmiş iki aleme aynı nazarla ikrar ederler. Cümle can Hakk’ın görünür deryasıdır. Ayrımcılık yolun dili olmadığı gibi yolun edebi de değildir.

* Toplumsal rızalık ilişkimiz ikrar üzerinedir, bu rıza Hakk yasası ile mana bulmuştur. Her can birbirine Xızır olarak ibadet ve inanç makamlarını inşa etmelidir. Helalini bilmediği lokmaya nazar etmemeli. Toplumu mahkum edecek, boynunu düşürecek parsa inşaatlara tamah etmemelidir. Yolumuz binalar ile yürümemiş ikrar ve rıza ile meydan kurmuştur.

* Hakk yasası gereği, iktidarların toplumların zindanı olduğu bir demde, Yolun şifa, sevgi, ve barış dili ile toplumlara çerağ olacağına inanıyoruz. Ekonomi cümle varlığın gayreti iken sömürü yöntemi haline getirilmesi inancımız gereği zulümdür. Rıza ekonomisi çözüm üretecek cümle varlığa gayret olacaktır.

* Devlet ve iktidar bir toplumun inancını tanımlayamaz. İnanç toplumsal ikrarlaşmadır. Tanımlamak çok yönlü tahrip ve tahrifata sebep olur ve toplumsal ayrışma yaratır.

* Pirler ve Analar Çalıştayı’mızda çıkan ortak nefesten şunda bir kez daha ikrar kılındı. Tüm toplumsal değerlerimiz çarmıha gerilmiş, toplumsal soykırım eşiğindedir. Bu gerçeğin farkına varılmadan yol sürülmeyeceğini bilerek, ortak akılda birleşmeliyiz. Köklerimiz, hafızamız, kültürümüz coğrafyadaki cümle varlık tedip, tenkil ve soykırım tehdidi ile karşı karşıyadır. Bu soykırıma karşı toplumsal ikrarlaşmamız birlik içerindeki savunmamızla mümkündür.

*Gençliğin gelecek ve toplumsallık ile kurduğu ikrarlı bağ koparılmak istenmekte ve yozlaşma, asimilasyon, ajanlaştırma gibi yönelimlerle toplum karşıtı bir konuma sürüklenmesi hedeflenmektedir. Tarihi, kültürü ve toplumsallığına yüzü dönük olan ve bu değerlerden aldığı Hakikat bilgisi ile kendini örgütleyerek irade haline gelebilen bir gençlik ancak bu yönelimleri boşa çıkarabilir.

* Dünyada ve yaşadığımız coğrafya da derinleşen siyasi krizlere çözüm Ana kadın düsturlu, ahlaki politik kom değerleriyle farklılıkların birbirine tahakküm kurmadan ikrarlı birlikte yaşamı ile mümkündür.

* Hak ve hakikati dile getirdikleri için hapsedilen, yıllarca hapislerde kalan binlerce canımız vardır. En kutsal hak olan yaşam hakları ihlal edilmiştir. Yaşatılan bu ağır tecrit koşullarını kabul etmiyoruz. Cezaevlerindeki hak ihlallerine bir an önce son verilsin.