Qamişlo sınırındaki nöbet 17’nci gününde
İşgalci Türk devleti ve Suriye Milli Ordusu(SMO) çetelerinin Rojava'ya yönelik saldırılarına karşı Qamışlo sınırında süren nöbet eyleminin 17’nnci gününde devam etti.
İşgalci Türk devleti ve Suriye Milli Ordusu(SMO) çetelerinin Rojava'ya yönelik saldırılarına karşı Qamışlo sınırında süren nöbet eyleminin 17’nnci gününde devam etti.
İşgalci Türk devletine bağlı (SMO)Suriye Milli Ordusu çetelerinin Kuzey ve Doğu Suriye'ye dönük süren saldırılarına karşı Mêrdîn'in Nisêbîn (Nusaybin) ilçesinde bulunan Qamişlo sınırındaki nöbet eylemi 17’nci gününde sürdü. Nöbet alanına sabah saatlerinde gelmeye başlayan halk, hava koşullarına aldırış etmeden eylemlerine devam etti. Tevgera Jinên Azad (TJA) öncülüğünde gerçekleştirilen eyleme Mêrdîn halkının yanı sıra çevre kentlerde gelen halk ve Din Alimleri Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği (DİAYDER) de katıldı.
Nöbet alanında "Bijî berxwedana Rojava", "Rojava rûmeta me ye", "Rojava dilê me ye, berxwedan karê me" ve sloganları atan kitle, üzerinde "Savaşa hayır", "Bijî berxwedana Rojava" yazılı önlüklerle nöbet eylemini sürdürdü. Nöbet eyleminde yapılan açıklamada, “Bi rihê seferberîyê em ê şoreşa Rojava biparêzin” ve “Rojava rûmeta me ye” pankartı açıldı.
Nöbet eyleminde gerçekleşen basın açıklamasında ilk olarak Barış Annesi Ayşe Hezer, “Rojava direnişini kutluyorum. Bu zulüm ne zaman kadar devam edecek? Yeter artık. Buradan iktidara sesleniyoruz artık bu savaş son bulsun. Bizim çocuklarımız da serbest olsunlar artık” diye konuştu.
Zulümkarlara karşı mücadele etmenin Kur'an'ı Kerim’de de geçtiğini söyleyen DİAYDER üyesi Abdulbali Tiryaki de, “Bütün kutsal kitaplarda barıştan yana olmak vurgulanıyor. Bizim dinimizde de peygamberimiz barışın namazdan daha büyük sevap olduğunu söylüyor. Bu sebepten biz de Rojava'da direnenleri kutluyoruz. Aynı zamanda burada direnişte olanları da kutluyoruz. Umuyoruz ki kazanmak bizim payımız olacaktır. Korkudan saklanmanın da büyük günah olduğunu Kur'an'ı Kerim de söylüyor. Biz savaşı durdurmak için buraya geldik. Türkiye devleti yöneticileri ‘Kürtler kardeşimizdir, başımızın üstünde yerleri var’ diyor ama biz kimsenin başının üstünde olmak değil kendi topağımızda olmak istiyoruz. Nisêbîn ve Qamişlo birbirinin parçasıdır ve oradaki halk topraklarını savunmak zorunda. İmralı'dan kardeşlik mesajı geldi. Bütün kutsal kitaplardan bahsettiği gibi İmralı'dan da birlik ve kardeşlik mesajı geldi” dedi.
DEM Parti Mêrdîn Milletvekili Kamuran Tanhan ise Önder Apo ile yapılan görüşmeye dikkat çekerek şunları söyledi: “Gelen en büyük mesaj savaşın durmasıdır. Çok savaş gördük ve çok insan yaşamını yitirdi. Kürt halkı barış ve birlik için her zaman hazır. Bugün Rojava’da yaşananlar da toprağını savunmaktır. Kimsenin malı talan edilmiyor, kimseye saldırmıyorlar. Sadece özgür bir yaşam istiyorlar. İmralı'dan gelen mesajları bütün dünya ve özellikle Türkiye muhatap almalıdır. Bu uzatılan el havada bırakılmasın ve onurlu bir barışın göstergesi oldu. Biz tarihimizde yaşanan birliğin büyük Kürdistan'a ve dünyaya yayılmasını istiyoruz. Kürt halkı statüsünü istiyor. Yüz yıl önce Kürtler artık değişti ve statüsünü istiyor.”