Kürdistan özgürlük mücadelesi açısından her Newroz bir yeni diriliş ve yeni serhildanları ifade ediyor ancak 2006 Newroz kutlamalarının karakteri biraz daha farklı. 2006’da halk “İmralı sistemi yıkılsın” sloganıyla 15 Şubat’ı protesto etmek için alanları doldurdu. Eylemlilikler 8 Mart ve Newroz’da doruğa ulaştı. Newroz kutlamaları birçok kentte yasaklanmasına rağmen milyonlar bir araya geldi ve “Abdullah Öcalan’ı siyasal irade olarak kabul ediyor musunuz?” sorusuna, milyonlar hep bir ağızdan “Evet” yanıtı verdi.

KCK Yürütme Konseyi Üyesi Xebat Andok, 2006 Newroz’unun karakterini ve halkın ortaya koyduğu tutumu hatırlatan yazısını ANF için kaleme aldı.

Andok’un yazısı şöyle:

Sovyetlerin yıkılmasından sonra başını ABD’nin çektiği hegemonik güçler Ortadoğu’yu yeniden dizayn etme çabası içine girdiler. Bu kapsamda Önder Apo’yu uluslararası komplo ile TC’ye teslim ederken, TC’ye de operasyonu AKP’yi hazırlayarak iktidara taşımakla yaptılar. Afganistan ve Irak’tan başlamak üzere Ortadoğu’nun işgal edilmesine gerekçe yapılan, hayli şaibeli 11 Eylül 2001 İkiz Kule saldırısı da bu yeniden dizayn kapsamındaki önemli dönemeçlerdendir. Yansımaları Kürt Özgürlük Hareketi’ne ve TC’ye de olacaktır.

Önder Apo komployu boşa çıkarmak, Kürt sorununun demokratik çözümünü gerçekleştirmek üzere stratejik değişim de dahil pek çok çaba harcadı. Bu çabaları komplocuların ilk hedefi olan fiziki imhayı ve Kürt Özgürlük Hareketi’nin tasfiyesini ilk etapta engelledi. Kendisini Büyük Ortadoğu Projesi’nin ‘eşbaşkanı’ olarak tanımlayan Erdoğan’ın partisi AKP’nin 3 Kasım 2002 seçimlerinde tek başına iktidara gelmesiyle Önder Apo’nun Kürt sorununu diyalog ve demokratik müzakereyle çözme çabaları karşılıksız kaldı. Tepeden tırnağa bir özel savaş partisi ve hükümeti olan AKP hegemonik güçlerin ve ihanetçi-işbirlikçi PDK’nin kendisine verdiği sınırsız destekle iç tasfiyeciliğe de dayanarak Kürt Özgürlük Hareketi’ni tasfiye etmeyi, Kürt halkını içten çürütmeyi öngören politikaları esas alıp yürüttü. Bilinen 1 Haziran 2004 Hamlesi’ne bu temelde gidildi. 1 Haziran Hamlesi ile savaş yeniden Kürdistan’ın ve Türkiye’nin en temel gündemi haline gelmeye başladı. AKP hareketimize ve halkımıza yönelik geliştirdiği kirli savaşı git gide tırmandırdı. Nitekim 23 Ağustos 2005 MGK toplantısıyla kirli savaşı gündemine aldı, hareketimize yönelik topyekun savaş konsepti temelinde saldırıya geçti.

VİYAN SORAN’IN EYLEMİ TETİKLEDİ

Buna karşı hareketimiz de askeri açıdan ‘Topyekun Savaş Konsepti’ne karşı ‘Orta Yoğunluklu Savaş Taktiği ve Tarzı’ ve siyasi açıdan da “Önder Apo siyasi irademdir” imza kampanyasını etkili ve geniş anlamda yürütme temelinde saldırıların boşa çıkarılmasını ve direnilmesini esas alıp yürüttü.

AKP, 23 Ağustos MGK kararları temelinde kirli savaşı tırmandırdı ve Şemdinli’de Umut Kitapevi’ni bombaladı, bununla da yetinmeyerek toplum üzerinde çok yoğun bir baskı uyguladı. Zaten AKP başından beri toplum kırım politikalarını en sistematik temelde yürüten bir özel savaş partisi oldu. Tüm bu saldırılara karşı en etkili direnişler, uluslararası komplonun gerçekleştiği ay olan Şubat ayı ile birlikte gerçekleşti. Şubat ayı hem yoğun bir eylemsellik ayı hem de süren imza kampanyasının ivme kazandığı bir ay oldu. 2 Şubat 2006 gecesi PKK MK Komite Üyesi Viyan Soran yoldaşın Önder Apo’yu sahiplenen ve herkesi direnişe çağıran kendini yakma eylemi de bunu tetikledi. Viyan yoldaş İmralı sistemiyle yaşanamayacağını, bu sistemi parçalamak gerektiğini haykırıyordu ve bu halkta karşılık buluyordu. Bu kapsamda 15 Şubat komplosunu protesto eylemleri de oldukça güçlü geçti. Öte yandan ‘Önder Apo siyasi irademdir’ imza kampanyası da büyüdü. Güçlü 8 Mart eylemlerinden sonra Newroz sürecine girildi.

‘ÖNDER APO SİYASİ İRADEMDİR’ NEWROZU

Kürt halkının direniş ve özgürlük bayramı olan Newroz da bu temelde o güne kadarkilerden daha farklı ve görkemli geçti. Bu Newrozu diğer tüm Newrozlardan ayıran ise Amed’de Newroz alanını dolduran bir milyona yakın kişinin hep bir ağızdan ‘Önder Apo siyasi irademdir’ diye haykırması oldu. Açık referandum usulüyle halk Önder Apo’nun Kürt halkının siyasi iradesi olduğunu onayladı. Böylelikle uluslararası komployla yok edilmek, halkla ilişkileri kesilmek ve etkisizleştirilmek istenen Önder Apo, halk tarafından tüm dünyanın gözleri önünde Kürt Halk Önderi olarak ilan edildi. Bu yönüyle uluslararası komployu boşa çıkaran tarihi bir Newroz’dur 2006 Newroz’u.

Aynı hafta içinde TC saldırısı sonucu şehit olan gerilla cenazelerinin Amed’e gelmesiyle Newroz’un verdiği büyük güce de dayanarak başta Amed halkı olmak üzere Bakur’daki pek çok kentte halkımız büyük kitlesel eylemliliğe geçti. Birkaç gün boyunca başta Amed olmak üzere pek çok yerde sokakları tümden kontrol etti, devletin kurumlarından çıkmasına fırsat vermedi. Kürdistan’da devleti işlemez kıldı. Önder Apo’nun ‘sistemden boşanma’ olarak tanımladığı, geçmişteki eylemleri aşan yeni bir durum ortaya çıktı. Özelde de Amed’i serhildan kenti haline getirdi. Kürt halkının siyasi tutumunu öğrenmek isteyenlerin baktığı Amed bu Newroz ve ardından gelişen serhildanlarla daha fazla dikkatleri üzerine çekti.

ÖNDER APO’YA ÖZGÜRLÜK NEWROZU

2006 Newroz’u “Önder Apo siyasi irademdir” Newrozu olurken, 2022 Newrozu ise “Önder Apo’ya Özgürlük” Newrozu’dur. Kürt halkı 2006 Newrozunda ‘Önder Apo Siyasi İrademdir!’ diyerek uluslararası komployu boşa çıkardı, 2022 Newrozunda ise ‘Önder Apo’ya Özgürlük!’ diyerek uluslararası komployu tümden yenilgiye uğratacaktır.

Bu temelde halkımızı, dostlarımızı başta Amed olmak üzere Kürdistan’ın her yerinde, en güçlü şekilde Önder Apo’nun özgürlüğünü haykırmaya çağırıyor, başta Kürt halkı olmak üzere tüm halklarımızın direniş ve özgürlük bayramı Newrozunu kutluyoruz.