‘Gerillanın direnişi Rojava’nın dirilişiydi’

Amûdêli yurtsever Mihemed Seid Ehmed, yarım asırdır direnen gerillanın Rojava halkını uyandırdığını belirterek, “Karanlıktan aydınlığa vardık” dedi.

Mihemed Seid Ehmed, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın fikir ve felsefesinin tüm halklara güven verdiğini söyleyerek, “Önder APO tüm insanlık için bir nebiydi. Halka söylenen hakikatti. Görenler için şans, görmeyenler için de aşktı” diye kaydetti.

Amûdêli Mihemed Seid Ehmed, Kürt Özgürlük Mücadelesi ile tanışmasını ANF’ye anlattı.

Mihemed Seid Ehmed, Kürt Özgürlük Mücadelesini ilk kez 1983 yılında Talebeler olarak duyduğunu söyleyerek, “Talebelerin bölgeye geldiği söyleniyordu. Kimdiler, nereden geldiler, tam bilmiyorduk. Diğer Kürt partileri gibi miydiler bilmiyorduk. Tanıdıkça farklarını anladık. Artık halk için bir şeyler yapanlar ortaya çıkmıştı. Çünkü diğer partiler halk için çalışmıyorlardı” diye kaydetti.

'APOCULAR İLE AYDINLIĞI GÖRDÜK'

“İlk gördüğüm PKK kadrolarını hiç unutmam. Heval Amed vardı, bir eli yoktu. Yine Heval Haci vardı, bir ayağı protezdi. Onlardan çok etkileniyorduk. Bu fizikle dağlarda nasıl gerilla savaşı yürütüyorlardı... Durmak bilmeksizin hizmetleri bizi oldukça etkiledi” diyen Ehmed, sonrasında hayatlarında başlayan süreci şöyle anlattı:

“Apocuların gelmesiyle aydınlığı gördük. Halkın isteği, kurtuluşu gerçekleşecekti. O dönem halk güven verdi. Rojava halkı, aydınlar ve öğrenciler gerilla saflarına akın ediyorlardı. Çünkü hakikati PKK’de gördük. Öncesinde sanki karanlık ve kapısı kilitli bir odadaydık. Önüne bir ışık gelir, yönelir misali olduk. Hakikati Rojava’da kalan Önder APO’yla ve bu mücadeleyle tanıdık.
15 Ağustos eylemi büyük etki yarattı ve Apoculara katılımı sağladı. Komutan Agit’in ilk kurşunu düşmanın yüzünden patlatmasından moral aldık, güçlendik. Kürtlük davasından bahseden şehitlerimizin intikâmını alan düşmanın karşısında duran bir güçtü. Ferdi silahlarıyla düşmanın karşısında durup büyük adımlar atması Rojava halkı için mezardan kalkmaydı. Uyanış, yeniden dirilişti. Komutan Agit’in şehadeti etkili oldu. Agit gibi bir komutan bu vahşi düşmana karşı savaştı, ilk kurşunu attı. Şehadetinin ardından daha da yakınlaşma oldu.”

ABDULLAH ÖCALAN’I GÖRME HAYALİ

Mihemed Seid Ehmed, şunları da söyledi:

"Önder Apo’yu çok görmek istiyordum. Onun yanına gidenler ve görenler sürekli ondan bahsediyorlardı. Bölgede çalışma yapan arkadaşlar, ‘Gidecek kontenjanı doldu. Bir daha sefer için adını yazarız’ dedi. O yüzden gidemedim. Bölgede çalışma yürüten arkadaşlara gidemediğim için çok kızmıştım. Onu görenlerin anlatımları ve görmeye doymadığı hisleri bizim için aşk olmuştu.
1989’da Önderliğin fotoğrafı halka geldi. Çok kıymetli bir şeydi. Ben de bir fotoğraf aldım. Fotoğrafı büyüterek çerçevelettim. Bu fotoğraf benim için hakikatti. Halka söylenen gerçekti.

Önder Apo sadece Kürtler için değil tüm halklar ve insanlık için bir nebi. Diğer halklar da partiyle ve mücadeleyle yakından ilgileniyor. Bugün yüzlerce Arap yurttaşın evine gidin, Önderliğin fotoğrafının duvarlarda asılı olduğunu görürsünüz. Bu direniş gerçeği anlamına geliyor. Önderliği görenler için şanstı, görmeyenler için felsefesi ve fikri güven verdi. İnsanlığın hakikati ve direnişi bu fikirde görüldü.”

'İZLERİNDEN YÜRÜMELİYİZ'

Kürt Özgürlük Mücadelesinin yarım asırdır geri adım atmadan direndiğini belirten Mihemed Seid Ehmed, “Yarım asırdır bu parti Önder Apo’nun fikirleriyle yürüyor. Bu uğurda binlerce şehit de verdi ancak geri adım atmadı, direndi. 50 yılda bir esasa gelindi. Bu esas Mazlumlar ve Agitler sayesinde oldu. Tüm dünyada da kendini kabul ettirdi. Kürtlüğü bilmeyenler Önder Apo’nun fikir-felsefesi ve gerilla sayesinde tanıdı. Şehitlerimize layık olmak için izlerinde olmalıyız” diye ekledi.