Suriye rejiminin 8 Aralık’ta devrilmesinin ardından, Kürt Ulusal Birliği Partileri (PYNK) öncülüğünde, PYNK ve Suriye Kürt Ulusal Konseyinin (ENKS) Kürt-Kürt diyaloğunu sağlamak amacıyla görüşmelere başlanması için girişimlerde bulunuldu. Başta PYD olmak üzere, PYNK içinde yer alan siyasi partiler, Kürt birliğini tesis etmek için ortak bir görüş oluşturma çabası içerisindeler. Görüşmeler henüz başlamamış olsa da PYNK, birliğin sağlanması için çağrılarda bulunmaya devam ediyor. Demokratik Birlik Partisi (PYD) Genel Meclis Üyesi Talat Yunus ile Kürt halkının birliği ve dayanışmasının önemi üzerine konuştuk.
Kürt halkının birliği ve beraberliğinin önemine değinen Talat Yunus, “Kürt halkının düşmanları tarihten bu yana, Kürt halkının birliğinin sağlanmaması için nifak tohumları ekerek Kürt halkının parçalanması girişiminde ve çabasında olmuştur. Düşmanımızın dayattığı parçalama siyasetinin önünü alabilmek ve ortak çıkarlar doğrultusunda hareket edebilmemiz için Kürt birliğinin sağlanması hayatidir. Topraklarımızda yaşayabilmek ve varlığımızı sürdürebilmek, soykırım politikalarına karşı durabilmek için dünya genelinde tek görüş, tavır ve tutum sahibi olmalıyız. Düşmanın parçalama, zayıflıkları kullanma, işgal politikası ve birlik-beraberliği bozma girişimleri, Kürt halkının hakkını elde etmesinin önünde büyük engeller yaratmıştır. Bu nedenle PYD, Kürtlerin birliğinin sağlanması, ortak görüş ve çıkarlar doğrultusunda hareket ederek demokrasinin, eşitliğin ve özgürlüğün sağlanması için büyük çabalar harcadı” dedi.
‘TÜRK DEVLETİ ELİYLE GÖRÜŞMELER SABOTE EDİLDİ’
Rojava Devrimi’nin başlangıcında Kürt birliğinin sağlanması için Yüksek Kürt Konseyi’nin kurulduğunu hatırlatan Talat Yunus, şöyle devam etti: “Demokratik bir Suriye ve özgür bir Rojava için devrimin başında tüm Kürt halkı ile bir araya gelme çabalarımız oldu. Katliam ve soykırım politikalarının önünü alabilmek için tek ses olma amacıyla tüm Kürt siyasi parti ve kurumlarıyla diyaloğumuz oldu. Hatta Başûrê Kurdistan’a çağrıda bulunarak Kürt birliği için yardımcı olmaları talebinde bulunduk. ENKS ile bu doğrultuda faaliyetler yürütmek için çaba sarf edildi.
Halkımız da bu tablodan hoşnuttu, fakat istediğimiz sonucu elde edemedik. Buna rağmen girişim ve çabalarımız devam etti. Kürt siyasi partilerinin bireysel çıkarları ve Kürt halkının düşmanları tarafından yapılan müdahaleler nedeniyle sonuca bağlanamadı. Dolayısıyla kurulan Yüksek Kürt Konseyi’nin faaliyetleri durduruldu. Ama PYD’nin birliği sağlama girişimleri hiçbir zaman durmadı. Rojava’da yaşayan Kürtlerle ortak bir konferans yapma, hatta 4 parça Kürdistan’ı kapsayan ulusal bir kongre düzenleme çabalarımız süregelmiştir.
PYNK çatısı altında toplanan siyasi partilerin, Demokratik Suriye Güçleri’nin öncülüğünde ve uluslararası koalisyonun aracılığıyla da ENKS ile oturum yapma girişimlerimiz oldu. PYNK olarak Kürt birliğinin sağlanması için bu tartışmalara açık olduğumuzu sürekli dile getirdik. Kürt birliğinin sağlanması önceliğimizdir; bu isteğin önüne hiçbir engel koymadık. Tarafların, Türk devleti ve farklı güçlerle olan ilişkisi nedeniyle bu girişimlerden de sonuç alamadık. PYD olarak yeni bir inisiyatife öncülük yaptık. Suriye’deki tüm Kürt siyasi partilerin görüşleri ne olursa olsun fark etmez, bir araya gelmeyi sağlayarak bir inisiyatif kullandık. Ortak görüşlerimiz nedir, Suriye’nin geleceği nasıl olmalı, nasıl bir Suriye inşa etmek istiyoruz, halkların geleceği ne olacak çerçevesinde bir taslak ve görüş oluşturmaya çalıştık. Bu, Şam’la görüşmelerde ortak bir fikirle hareket etme açısından oldukça iyi olacaktır ve başlattığımız bu inisiyatif hala devam etmektedir. Bu doğrultuda çalıştay gerçekleştirdik ve devamı da gelecektir. Esas amacımız, Kürt halkının birliğinin sağlanmasıdır. Bu birliğin sağlanması için elimizden geleni yapacağız.”
‘KÜRTLER DEVRİME ÖNCÜLÜK YAPTI YENİ SURİYE’YE DE ÖNCÜLÜK YAPABİLİR’
Suriye rejimin devrilmesinin ardından, Suriye’de yeni bir dönemin başladığını kaydeden Talat Yunus, “Yeni bir Suriye’nin inşasında yer alabilmek, Kürt halkının hakkını koruyabilmek, yeni anayasada haklarımızı güvence altına alabilmek için Kürt siyasi partilerinin ortak görüşe sahip olması çok önemlidir. Yeni Suriye’de ortak fikirle hareket edebilecek bir duruma gelmek oldukça önemlidir. Tek renk, tek ses ve tek yumruk olma dönemidir. Nasıl ki Rojava Devrimi’ne Kürt halkı öncülük yaptıysa, yeni Suriye’nin geleceğine de Kürt halkı öncülük yapabilir.
Tabii, bunun sağlanabilmesi için Kürt halkının birliğinin sağlanması gerekiyor. PYNK çatısı altındaki tüm siyasi partilerle, Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetim Bölgesi’ndeki tüm siyasi partilerle aynı görüşe sahibiz. Bu doğrultuda ENKS’ye hitaben de çağrılarımız oldu. Tüm Kürdistani partilere de Kürt birliğinin sağlanmasına destek olmaları için çağrılar yaptık. Fransa ve ABD’nin aracılığıyla da girişimler devam etmektedir. Şam’a gidecek heyetin, ortak bir fikirle Kürt halkını temsil edebilmesi ve birlik doğrultusunda hareket edebilmesi için çalışmalar devam ediyor” diye belirtti.
‘ÖZERK YÖNETİM SİSTEMİ GARANTİ ALTINA ALINMALI’
PYNK çatısı altında toplanan Kürt siyasi partilerinin ortak amacının, ortak fikir ve ortak bir heyetle Şam’la görüşme sağlanması olduğunu vurgulayan Talat Yunus, sözlerini şöyle sonlandırdı: “Kürt siyasi partilerinin, parça parça Şam’a ziyarette bulunmalarından yana değiliz. Kürt halkını temsil edecek bir heyetin oluşturulmasından yanayız.
Kürt halkı örgütlü ve bir arada oldukça başarı elde edecektir. Bu heyetin içerisinde kimin olduğu fark etmeksizin Kürt halkının çıkarları doğrultusunda hareket etmesi önemlidir. En önemlisi de ortak bir görüşle Şam’a gitmektir. Yeni Suriye’nin geleceğinde elde edilen kazanımlarının korunması ve garanti altına alınması önceliğimizdir. Demokratik Suriye Güçleri’nden tutalım Özerk Yönetim’e kadar büyük emeklerle kurulan yapılardır. Halkı koruyan, halkının çıkarları doğrultusunda hareket eden kuruluşlardır. Bunları güvence altına almamız gerekmektedir. Elde edilen kazanımları, demokratik bir Suriye’nin inşasıyla sağlamak temel hedefimizdir. Bunun sağlanması için de Kürt taraflarının bir araya gelerek tartışma yürütmesi gerekmektedir.”