Karayılan’dan Urfa ve Botan halkına çağrı

PKK Yürütme Komitesi Üyesi Murat Karayılan, Urfa ve Botan halkına çağrıda bulunarak, 14 Mayıs seçimlerinde herkesi ulusal onurlu bir sonuç alınması için emek vermeye çağırdı.

PKK YK üyesi Murat Karayılan, genelde tüm Kurdistan halkına, özelde de Urfa ve Botan halkına 14 Mayıs seçimleri vesilesiyle bir mesaj gönderdi. Tüm Kurdistan halkının iradesini göstermesi gerektiğini vurgulayan Karayılan, Urfa ve Botan’a yönelik olarak ise şu mesajları verdi:

Değerli Urfa halkımız! Kürt, Arap ve Türkmen halkları!

Bildiğiniz gibi Önder Apo sizin içinizden çıktı. Önder Apo’nun geliştirdiği fikir ve felsefe, bugün sadece bölgede değil dünya çapında ses getirmiş durumda. Özellikle dünyamızda yaşanan sorunların çözümleri, yerkürede yaşanan sorunlara getirilecek çözümler, kadın özgürlüğü, demokrasi ve ekoloji konusunda Önder Apo’nun geliştirdiği fikir ve düşünceler, tüm dünya halklarına bir umut olmuş durumda. Bunu gören ve hisseden herkes bir umut olarak görüyor. Hatta kimi konferanslar yapılıyor; bu konferanslarda konuşan akademisyenler, “biz Öcalan’ın fikirlerini okudukça biz de kendimizi Abdullah Öcalan’ın bir öğrencisi olarak hissediyoruz” diyorlar. Yani Urfa’dan çıkmış bir Kürdün fikri dünya halklarının, hatta akademisyenlerin ve bilim insanlarının dikkatini çekiyor ve alem bundan yeni şeyler öğreniyor. Bu, tüm halkımız ve tüm bölge halkları için bir övünç konusu olduğu gibi özellikle Urfa halkları açısından bir gurur kaynağıdır. Bakın; yanı başınızda Rojava var. Bugün orada Önder Apo’nun Demokratik Ulus düşüncesi temelinde Kürt, Arap, Türkmen, Asuri-Süryani, Ermeni halkları hep beraber kardeşçe demokratik bir sistem kurmuşlar ve birlikte yaşıyorlar. O zaman Urfa halkı olarak, özellikle de Kürtlerin ve Arapların arası o kadar açık olmamalı. Halklar birliğini kurmalı. Her ne kadar Türkmen ve Kürt halkları arasında belli düzeyde bir birlik söz konusu olsa da bu daha da güçlendirilmeli. Kısacası Urfa’da da aynı ortaklık gelişmeli.

BU DURUMA ARTIK YETER DENMELİ

Diğer bir konu ise, Urfa’da kimi büyük aileler var. İşte bunlar vaktinde aşiret reisleriymişler. Şimdi ise zenginleşmişler, kalantor olmuşlar ve Urfa’nın her şeyini onlar alıyorlar. Bütün pınarların başında onlar kurulmuş. Hep onların çocukları parlamenter oluyor, her şey onların oluyor ve her şeyi kendilerine hak görüyorlar. Urfa’nın Arap, Kürt, Türkmen halkları, işçiler-köylüler ve dürüst samimi aşiretler ile yurtseverler bu duruma ‘artık yeter’ demeli. Çünkü o aileler kendi çıkarları için meclise gidiyorlar. Gidiyorlar; ailelerini daha zengin ediyorlar; kendi adamlarını iş sahibi yapıyorlar; topluma dönük ise hiçbir hizmette bulunmuyorlar. Onlar fakirlerin halinden anlamıyorlar. AKP-MHP devleti bu 8 yıldır Kürtlere karşı yürüttüğü savaşı yürütmek için tüm ekonomisini harcamış durumda. Bugün açlık var; işsizlik var. Ama bu zengin aileler bunu bilmiyorlar. Çünkü onlar sırtlarını Kürt halkına çevirmişler. AKP-MHP devleti bugün bu Kürtlerin desteğiyle Kürtleri vurmak istiyor. Ama o aileler hiç vicdan sıkıntısı yaşıyorlar mı? Hayır. Şayet biraz sıkıntı yaşamış olsaydılar, biraz da olsa bu işleri bırakırlardı.

Bunun için gözü adalette olan, gerçekleri gören aydınlara, emekçilere ve toplumun her kesimine çağrım şudur: Suruç’ta Şenyaşar ailesine nasıl haksızca adaletsizlik yapıldığını bizzat gördünüz. AKP’nin bugün ülkemizde yürüttüğü adaletsizlik biliniyor. Buna rağmen AKP’ye oy vermek ne anlama geliyor! Siz kimsiniz? Kürtsünüz. Peki niye kendi kökeniniz ve toplumunuzun bu kadar karşısındasınız! Sizler de halkınızla beraber olmalısınız. İnsan diniyle beraber olduğunu söylüyorsa o zaman halkıyla da beraber olmalıdır. Halkıyla beraber olmayan bir kimse, imandan da çıkmış demektir. Bunun için tüm Urfa halkına çağrım var: Artık bu duruma bir son verin, oyunuzu hakikate verin. Oyunuzu galantörlere vermeyin. AKP bellidir; Kürt katilidir; MHP’yle birleşmiştir ve hırsızdırlar. O zaman bunlara oy verilmemeli. AKP’nin aday gösterdiği kişiler Urfa halkının sorunlarını, Kürt halkının, Arap halkının sorunlarını çözemez. Onlar paralarının peşine düşüyorlar. Ancak bakın; şimdiye kadar HDP geleneğinden seçilenler var; on yıl vekillik yapanlar var. Hiç bunlardan zengin olan var mı? Siz onları tanıyorsunuz; zengin değiller. Niye? Çünkü onlar hizmet etmek için gidiyorlar meclise. İyi de o zaman niye hizmet etmek için gideni değil de kendi ailesel çıkarları için gidenlere oy veresiniz ki! Bu vicdansızlık olmaz mı? Hangi vicdan, hangi din bunu kabul eder? Dolayısıyla kim halka hizmet için gidiyorsa, o desteklenmeli.

Şu an Urfa’da liste başında HDP Eşbaşkanı Sayın Mithat Sancar var. Bu da anlamlı bir şey. Madem bir eşbaşkan Urfa’dan aday olmuş, bunun da Urfa açısından bir anlamı vardır. Herkes bu gerçeği de göz önünde bulundurmalı, elini vicdanına koymalı ve herkes hakka, adalete oy vermeli. Bu temelde Yeşil Sol Parti adayları etrafında kenetlenerek demokratik ve ulusal bir tutum gösterilmeli. Tüm Urfa halkımızdan beklentimiz budur ve bu temelde Urfa halkımıza sevgi ve saygılarımı yolluyor, herkese başarılar diliyorum.

BOTAN HALKINA MESAJ

Bilindiği gibi Botan geniş bir alandır. Siirt’in bir kısmı da Botan’dır; Van’ın bir kısmı da Botan sayılmaktadır. Yine Hakkari var. Tüm bu bölgelerde yaşayan halkımızı selamlıyorum; buralarda mücadele yürütmek çok anlamlı. Özellikle Hakkari’nin seçimlerde güçlü sonuç alacağına inanıyorum.

Botan’ın merkezi olan Şırnak alanı özel bir alandır. Tüm Kürdistan coğrafyası açısından tarih boyunca Botan’ın hep önemli bir rolü olduğu gibi mücadelemizde de aynı rol ve misyona sahip olmuştur. Botan’dan birçok kahraman çıkmıştır. Botan kahramanlar diyarıdır. Cuma ve Adil Bilikilerin, Fazılların, Serbestlerin, Rojhatların, Bedranların, Çiçeklerin, Zelalların, Nûjînlerin, Rojînlerin, Dijwarların, Doğanların, Hamzaların, Ahmet Rapoların diyarıdır. Bu biçimde daha da isimler sayılabilir. Bu kadar yiğitliğin, fedakarlığın ve yurtseverliğin geliştiği, Mehmet Tunçların şahsında Cizre’de gösterilen direniş ruhunun tüm Botan halkına hakim olduğuna inanıyorum. Bunun için halkımıza mücadelesinde başarılar diliyorum ve hepsini saygıyla selamlıyorum.

Botan’da kapsamlı çalışılmalı. Tek taraflı çalışma yürütülmemeli, tüm kesimler kucaklanmalı. Ben, AKP-MHP zihniyetine en yakından tanıklık edenlerin zorla korucu yapılan çevrelerimiz olduğuna inanıyorum. Çünkü Türk devletini ve onun zihniyetini en yakından izleyenler onlardır. İnanıyorum ki bu kesimlerin hepsi de bu seçimlerde yurtsever tutumlarını göstereceklerdir. Umudumuz ve beklentimiz budur. Yani hem korucular, hem büyük aşiretler, hem emekçiler ve hem de aydınlar bu tarihi dönemde, fedakarlığın çok gelişkin olduğu Botan’da bu seçimlerde de gereken fedakarlığı gösterecektir.

BOTAN’DA KURDİSTANİ BİR İRADE GÖSTERMEK ANLAMLIDIR

Botan’ın kimi özel yanları vardır; bundan dolayı devlet de Botan üzerinde çok duruyor. Zaten valilerin, kaymakamların özel olarak çalıştığı yönünde bilgiler de geliyor. Bunun için orada bu belirttiğim çerçevede çalışmak, Kurdistanî bir irade göstermek ve demokratik duruş çok anlamlıdır. Adını vermek istemediğim bilinen bir aile var. Mesela bakıyorsun; Şırnak’ta 4 partiden aday göstermişler. AKP-MHP rejimi ise, bugün tüm halkı açlığa mahkum etmiş, fakirlik ve işsizlik var. Niye? Çünkü Türkiye’nin tüm birikimini Kürtlere karşı savaşta harcadılar. İşte zaten bakanları Kürt gençlerini öldürmekle övünüyorlar. ‘Bu kadar öldürdük’ diyorlar. Bunlar böyle katillerdir. Aynı zamanda hırsızlar. Gösterdikleri adaylar da aynı şekilde. İşte o aile de artık Kürt halkının yakasından ellerini çekmeli. Kürtlüğe karşı bu kadar durmak, hiç kimsenin hayrına değildir. Bunun için böyle yapmamalıdırlar. Botan’daki tüm aşiretler, büyük aileler ve halkımız birleşmeli, kendisini irade haline getirmeli. Hiç kimse korkmamalı. Korucular korkmamalı, satın alınamayacaklarını göstermeli, ‘irademiz bize aittir’ demeli. Herkes bu konuda elini vicdanına koymalı ve oyunu öyle kullanmalı. Hak ve adalet yolunda vicdan ve iman sahibi bir kişi halkına karşı çalışmamalı; tersine halkına sahip çıkmalı. Şimdiye kadar AKP’yle çalışan insanlardan umudumuz ve beklentimiz, onların da artık bu gerçekliği görmeleri ve bu tarihi dönemde onların da halkıyla birlik olmalarıdır.

Değerli yurtsever halkımızın zaten rolünü oynayacağına olan inancımız tamdır. Onların bu dönemde Botan’ın tarihi ile direniş fedakarlığına layık hareket edeceklerine, birliklerini kuracaklarına ve bu biçimde kazanacaklarına inanıyorum. Umudumuz bu yönlüdür. Analarımızın dediği gibi, ‘oyumuzu kendimize verelim.’ Kuşkusuz bu da seçimlerde Yeşil Sol Parti çatısı altında gösterilen adayları desteklemekle olur. Herkes bu adaylar etrafında kenetlenirse kazanan Şırnak merkez, Cizre, Silopi, Hezex, Beytüşşebap, Qileban ve Basa olacaktır. Tüm bu yerlerde verilen emekler, bu başarının zeminini hazırlamıştır. Bu temelde herkesi bu kutsal ve değerli yolda, ulusal onurlu bir sonuç alınması için emek vermeye, çaba göstermeye çağırıyor, değerli Botan halkımıza çalışmalarda can-ı gönülden başarılar diliyor, herkesi saygıyla selamlıyorum.