Seçime günler kaldı ve çalışmalar her geçen gün daha da hızlanıyor. Yeşil Sol Parti İstanbul 1. bölge 9. Sıra adayı adaylarından olan 1989 doğumlu, Mehmet Timurtaş, 2007 yılından beri motokuryelik yapıyor. Aynı zamanda TEHİS’te (Turizm, Eğlence ve Hizmet İşçileri Sendikası) motokurye sözcüsü.

ANF’ye konuşan Timurtaş, bir motokurye olarak kendisin de talepleri olduğunu ve bunları 11 başlık altında topladıklarını ifade ediyor: “Biz motokuryelerin 11 tane talebi var. Bunları meclise taşımak istiyoruz. Motokuryelik yüksek tehlikeli iş sınıfına alınsın. Öncelikli talebimiz budur. Esnaf kuryelere ücretli, haftalık ve senelik izin hakkı tanısın. Puanlama sistemi derhal kaldırılsın. Hız baskısı olmasın. Motokurye canlarımızın ölmesini istemiyoruz. Güvenceli ve sigortalı çalışma koşulları hayata geçirilsin.

Kayıt dışı çalışma tümüyle ortadan kaldırılsın. Kayıt dışından kastımız şu, sigortasız çalışan emekçilerimiz var. Bunların sigortalı ve güvenceli olarak çalışmasını istiyoruz. Sendikal örgütlenmenin önündeki tüm engeller kaldırılsın istiyoruz. İnsanca yaşama yetecek bir ücret verilsin istiyoruz. Ceza sistemi kaldırılsın. Mobbing sistemi kaldırılsın istiyoruz. Esnaf kuryeler işçi sayılsın, işçilerin faydalandığı tüm haklardan faydalanabilsinler. Çalışma süreleri kısıtlansın ve denetlensin istiyoruz. Son olarak da mesleki yeterlilik sertifikası ücretsiz bir şekilde tesis edilsin.”

SENİN BENİ TEMSİL EDEBİLECEĞİNE İNANDIM

Timurtaş motokuryelerin Yeşil Sol Parti’ye olumlu yaklaştığını şu sözlerle anlatıyor: “Bir emekçinin, bir motokuryenin meclise gitmesi gerçekten çok güzel bir şey olacak. Bunun farkındalar. Ancak biz bu saydığım talepleri mecliste gerçekleştirebiliriz. Motokurye meslektaşlarımız da bunun farkında. Bundan dolayı destek vereceklerini söylüyorlar. Bunu söylerken de çok coşkulu söylüyorlar. Beni en çok onore eden, motive eden olaylardan bir tanesi de budur. Hatta birkaç defa duydum, ‘Ülkücü bir babanın oğlu olarak meslektaşımsın ve sana oyun vereceğim. Çünkü senin beni temsil edebileceğine inandığım için gerçekten canı gönülden oyumu vereceğim’ diyenler oldu.

Bir MHP’linin bir solcuya oy vermesi gayet tabii biraz zor oluyor ama dediğim gibi bir meslektaşlarının kuryelerin sorunlarına çözüm bulabilmesi için oy veriyorlar. Elbette beni tanıdıkları sahada, alanlarda ve eylemlerde sürekli onların yanında olduğum için de. Trendyol, Getir ve Yemek Sepeti eylemlerinde, her direnişte yanlarında olduğum için... Bunu samimiyetimle söylüyorum. Hatta MHP’linin, AKP’linin, İYİ Parti’linin, CHP’linin de söylediğini duydum. Gerçekten çok onur duydum ama bir MHP’linin bana oy vermesi beni daha çok heyecanlandırdı. Daha çok coşkulandırdı. Çünkü insanların güvenini kazandığımı da böylelikle görmüş oldum. Onların yanlarında olduğumu, onların gerçekten samimiyetle, içtenlikle bana baktıklarını gördükçe daha coşkulu, daha heyecanlı oluyorum.”