2013 yılında Londra’da ağır astım krizi sonrasında hayatını kaybeden 3 yaşındaki Ella Adoo-Kissi-Debrah’ın ölüm nedeninin kentteki ağır hava kirliliği olduğundan şüpheleniliyor. 2014 yılında mahkeme kararıyla da onaylanan bilimsel testlerde, astıma bağlı ağır nefes yetmezliğinden öldüğü belirtilen kız çocuğunun ailesinin açtığı dava 2019’da yeniden soruşturmaya başlanmıştı.

BİR İLK OLABİLİR

Ancak kentsel alanının yüzde 99’u Dünya Sağlık Örgütü’nün (DSÖ) önerdiği düzeyin üstünde kirli olan Londra’da yaşanan bu ölümün doğrudan hava kirliliği nedeniyle yaşandığında ısrar ediliyor.

Küçük Ella’nın ailesi, dün başlayan ve iki hafta sürecek duruşmalar boyunca bu gerçeğin kabul edilmesini ve kızlarının ölüm sebebi olarak ‘hava kirliliği’ yazılmasını istiyor.

Zira Ella’nın ailesiyle yaşadığı ev başkent Londra’nın güneyinde oldukça yoğun bir trafiği olan otoyollara sadece onlarca metre uzaklıkta.

2018’de Ella’nın ölümünü araştıran profesör Stephen Holgate, küçük çocuğun acile götürüldüğü her seferinde bölgedeki hava kirliliğinde pik yaşandığına dikkat çekmişti. Holgate, Ella’nın bu dönemlerde pik yapan azot dioksit (NO2) ve diğer zararlı partiküllerden dolayı her seferinde hastaneye kaldırıldığına işaret etmişti.

Eğer mahkeme Ella’nın hava kirliliğinden öldüğüne kanaat getirirse, bu hem ülke tarihinde hem de dünyada bir ilk olacak.

HER YIL MİLYONLARCA CANA MAL OLUYOR

Yapılan araştırmalar, hava kirliliğinin yoğun olduğu şehirlerde yaşayan bireylerin birçok solunum yolu hastalığına maruz kaldığını gösteriyor. Geçtiğimiz hafta Fransa’nın Strasburg şehrine dair bir araştırma yayınlanmış ve özellikle otoyollara yakın alanlarda yaşayan çocukların bedenlerinde yoğun bir biçimde zararlı partiküllere rastlandığı ortaya konmuştu.