Japonya yaşlanıyor, önü alınamıyor

Japonya’da 2019 yılında 900 binin altında yeni doğum yaşandı. Giderek yaşlanan ülke, doğumları arttırma mücadelesini kaybetti.

Resmi verilere göre 2019 yılında 864 bin yeni doğum gerçekleşti. Tarihi bir düşüşü ifade ediyor. 2018 yılına göre yüzde 6’lık bir düşüş var. Bu durum bir kez daha ülkeyi doğum sorunları ile baş başa bıraktı.

Giderek yaşlanan ülkede, nüfusun yüzde 30’una yakını 65 yaş üstü kişilerden oluşuyor. Nüfus yaşlanmasının özellikle sağlık harcamaları ve emeklilik için yıkıcı etkileri olduğu belirtiliyor.

Doğum oranlarındaki mevcut gerileme, 1975 yılından bu yana en düşük seviyeyi gösteriyor. Bu eğilim 2000 yılında başladı. Bekarların sayısının halen en üst düzeyde olması, üzerinde düşünülen temel noktayı oluşturuyor.

18-34 yaş arası gençler arasında her üç gençten ikisine yakını bekar durumda. Geleneksel kökleri olan Japonya toplumunda, evlilik dışı doğumlar halen uygun görülmüyor ve marjinal düzeyde kalmaya devam ediyor.

Doğum oranlarındaki düşünün diğer bir nedeni, hayat pahalılığının son derece yüksek olması ile açıklanıyor. Bu durum özellikle genç nüfusu ağır etkiliyor. Çok sayıda çift, çocuk yapmayı sadece mali nedenlerden dolayı tercih etmiyor. Bir Japon kadın ortalama 30.7 yaşında çocuk sahibi oluyor.

Japonya’nın, 2008 ile 2018 arasındaki sağlık harcamaları 227 milyardan 386 milyara çıktı. Ömrün uzaması ile birlikte bu daha önemli bir konu haline gelmeye başladı. Ülkede erkekler için ortalama yaş 81’e, kadınlar için 87’ye çıktı. Bir araştırma enstitüsüne göre bugün 126 milyon olan ülke nüfusu, 2060 yılında 87 milyona gerileyecek.