Van'da gaspçı kayyum yönetiminde ağaç kıyımı sürüyor. Edremit ilçesinde zararlı oldukları gerekçesiyle kavak ağaçlarının kesilmesinin ardından, Şabaniye Mahallesi'nde ise "askerlerin görüş açısını daraltıyor" diyerek ağaç kesimi yapıldı. Bununla yetinmeyen kayyum belediyeleri, dünyanın ikinci, ülkenin en uzun caddesi olan İskele Caddesi'nde yol-kaldırım çalışması gerekçesiyle onlarca ağaç kestikten sonra aynı durum bu defa başka bir ana caddede gerçekleşti. Kayyumların 2016’da atanmasının ardından VOTAŞ'a peşkeş verilen tarım alanında binlerce elma ağacı katledilirken, Erek Dağı eteklerinde kent ormanı kaderine terk edildi. İskele yolundaki ağaçlar kesilip yerine mevsimlik çiçekler dikildi. Van'ın simgelerinden ve yerli yabancı turistlerin uğrak yeri İskele sahilini betona gömen kayyumlar, Şabaniye Mahallesi'nde bulunan sebze hali caddesindeki ağaçları dahi "güvenlik gerekçesiyle" kesti.

'12 BİN ELMA AĞACINI KESTİLER'

KHK ile kapatılan Mezotopamya Ekoloji Derneği'nin eşbaşkanlığını yapan ve şimdi ise doğa aktivisti olarak faaliyetlerini sürdüren Fatih Şahin, Van Organize Tarım İşletmeleri A.Ş. (VOTAŞ) Yönetim Kurulu Başkanı Yavuz Karaman’ın 242 dönüm arazi üzerinde 30 bin meyve ağacı fidanı dikeceklerini söylediğini belirtti. Şahin, şöyle dedi:
"Kayyumun gelmesiyle VOTAŞ'ı yandaşlarına peşkeş çeken zihniyetler ilk iş olarak 10 yıllık 12 bin elma ağacını kestiler. Biz 7 bin biliyorduk ve dediler ki 30 bin ağaç dikeceğiz. Bir ağaç dahi dikmediler. Daha önce de iskele yolunda binbir emekle büyütülen ağaçların çoğu kesildi, bir kısmı da köklerinden sökülüp Edremit kent ormanına götürüldü. Ağaç suyu gövdesine almış, çiçeklerini açıp dökmüş yapraklarını açmış. Bu mevsimde yapılır mı bu işler… Hayır! Ya ilkbaharın başlarında ya da sonbaharın sonunda yapılır. Bu da bunu ortaya çıkarır. Tek beyinle yönetim tekçi zihniyet... Bünyesinde çalışan bir ziraat mühendisine sorulsa sorun çözülür. Bir de dişbudak çınarlar kesildi, bir milyon mevsimlik çiçek ekildi. 2015 yılında İpekyolu DBP belediye öncülüğünde Erek Dağı eteklerinde 50 bin ağaç dikildi. Ne yazık ki bu kent ormanı da kaderine terk edildi. Ormanı koruyan kollayan bekçilerin görevine son verildi. Tel örgüler söküldü. Damla sulama tertibatları talan edildi. Keçi ve koyunların bu alana girmesi engellenemedi. Van'ın simgelerinden ve uğrak yerlerinden birisi haline gelen İskele sahilinde ağaçlar ve park yok edildi. Gar alanı yapıldı.”

'YEŞİL VAN'DAN BUGÜNLERE GELİNDİ...'

Van Çev-Der Başkanı Ali Kalçık da ağacın kıyımından kayyumların sorumlu olduğunu söyledi. Kalçık, “Van’ın yaşamla ilgili sorunları nedir, diye sorduğumuzda, elbette yeşilin yetersizliği, ağaçların olmaması akla gelir. Bu ciddi bir eksikliktir" dedi.
Kalçık, şunları ifade etti:
"Sadece 20 yıl öncesine Van'a yeşil Van denirdi. Kapitalist anlayış yüzünden şimdi Van'a kuşbakışı bakarsanız ağaç göremezsiniz, sadece beton görürsünüz. Siyah beyaz TV'lerde yayın bozulduğunda İskele Caddesi'nin görüntüsü verilirdi. Şimdi anlam veremiyorum, bu dindarlık değil, vatanseverlik değil, vatana ihanettir. Bir ağaç bir candır. Kilit taşlarıyla yapılan sokaklar falan vardır ama yeşil bozulmamıştır. Şimdi kilit taşları söküyorlar, ağaçları izole ederek kurumaya terk ediyorlar. Şu anda yandaşlara para kazandırmak için çalışıyorlar. Bunun başka bir izahı yok. Bu sadece Van’da değil Türkiye'nin her yerinde ağaca, yeşile bir düşmanlık yapıyorlar. Türkiye 766 maden sahası ihaleye çıkarılıyor. Yeşil alanlar bir kez daha yok edilecek. Bu anlamda sadece doğaya para olarak bakanlar bu sonucu doğurdular. Bu bir vahşettir ve karşısında durmaya devam edeceğiz. Buna sessiz kalmak ortak kalmaktır. Kayyum yarın bu memlekette yaşamayacak ama biz burada yaşayacağız, çocuklarımız burada yaşayacak.”