ÖZGÜRLÜK NÖBETİ 615'İNCİ HAFTASINDA
Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan üzerindeki tecridin kaldırılması amacıyla 2018 yılında 14 aktivistin başlattığı açlık grevi eyleminde yer alan Agit Ural, "Wan’da gösterilen direniş ve birlik ruhu nasıl düşmana geri adım attırdıysa Avrupa gençliğimiz de seslerini yükseltmeli, birliğini, örgütlülüğünü büyütmeli ki sonuç alabilelim, Önderliğimizi zindandan çıkarabilelim" dedi.
Abdullah Öcalan’a Özgürlük İnisiyatifi’nin 25 Haziran 2012 tarihinde Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğünün sağlanması amacıyla Fransa’nın Strasbourg kentinde başlattığı Özgürlük Nöbeti 12’inci yılında devam ediyor.
Her haftasını Avrupa yaşayan Kürt halkının gruplar şeklinde devralarak sürdürdüğü Özgürlük Nöbeti 615’inci haftasına girdi.
Avrupa kurumlarının (AK, AP, CPT ve AİHM) buluştuğu ortak noktada devam eden eylemi, yeni haftasında Almanya’nın Kiel kentinden gelen yeni grup devraldı. Kiel Demokratik Kürt Toplum Merkezi üyelerinden oluşan grupta Agit Ural, Medine Ural, Abdullah Yılmaz ve Şiyar Yılmaz yer alıyor.
Grupta yer alan Agit Ural, Strasbourg’da 17 Aralık 2018 tarihinde siyasetçi, avukat, gazeteci ve aktivistlerden oluşan 14 kişinin başlattığı açlık grevi grubunda yer almıştı. “Önderimizin doğum günü 4 parça Kurdistan’a kutlu olsun” diyen Agit Ural, İslam aleminin Ramazan Bayramı’nı da kutlayarak sözlerine başladı. Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’a yönelik tecride karşı 2018’de gerçekleştirdikleri açlık grevi eylemini hatırlatan Ural, şunları ifade etti: “Bazı sonuçlar alsak da istediğimiz şekilde olmadı. İyi bir sonuç alabilmek için içinde bulunduğumuz 2024 yılı benim için önemli. Bir direniş yılıdır. Önderliğimizi fiziki olarak özgürleştirebilmek için ne gerekiyorsa yapmalıyız. Avrupa Parlamentosu’na sesleniyoruz. Çıkardığınız o yasalara sadık kalın. Gündeme getirdiğiniz insan hakları sadece ve sadece kağıt üzerinde kalıyor, pratikte uygulamıyorsunuz. Başta da CPT bunun üzerinde durmalı. Başta gençlerimiz olmak üzere halkımızdan beklentimiz ise, sonuç alabilmemiz için 2024 yılında daha aktif olmaları, seslerini daha fazla yükseltmeleridir. Wan’da gösterilen direniş ve birlik ruhu nasıl düşmana geri adım attırdıysa Avrupa gençliğimiz de seslerini yükseltmeli, birliğini, örgütlülüğünü büyütmeli ki sonuç alabilelim, Önderliğimizi zindandan çıkarabilelim. Cılız bir ses, bir eyleme katılıp diğerine katılmamakla bir sonuç elde edemeyiz. Tek çaremiz gençlerin öne çıkması, halkı örgütlemesi ve harekete geçirmesi, öncülük etmesidir.”
Şiyar Yılmaz ise, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan üzerindeki tecridin kaldırılması ve fiziki özgürlüğünün sağlanması amacıyla bu mücadeleyi verdiklerini hatırlattı. Kürt halkı olarak bu konuda olabildiğince seslerini duyurmaları gerektiğini belirten Yılmaz, “Hepimiz birlik olursak, sesimiz ne kadar çıkarsa hedeflerimize o kadar çabuk ulaşırız” dedi.