AP Kürt Konferansı: İmralı’nın kapısı açılmalı

Avrupa Parlamentosu’nda düzenlenen Kürt Konferansı’nda Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan üzerindeki tecride ve Abdullah Öcalan’ın barış için rolüne vurgu yapıldı.

Konferansın ikinci günü üçüncü panelinde Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın çözümdeki kilit rolü ve tecrit üzerine sunumlar yapıldı.  

EUTCC Başkanı ve Bergen Üniversitesi’nden Kariane Westrheim’ın moderatörlüğündeki bu oturumda ilk sunumu, “Adanın Ötesinde: İzolasyonun Sistematiği” başlığı altında Asrın Hukuk Bürosu’ndan Raziye Öztürk yaptı.

RAZİYE ÖZTÜRK: İMRALI’DA HUKUKDIŞILIK İNŞA EDİLDİ 

Bu tecridin bir sistem olarak uygulandığını belirten Raziye Öztürk, sunumunda Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın siyasi ve demokratik çözüm çabalarını anlattı.  

Barış çabalarına komplolarla yanıt verildiğini söyleyen Raziye Öztürk, özellikle 1996’daki bombalı saldırı ve 1999’daki uluslararası komployu hatırlattı. Raziye Öztürk, Abdullah Öcalan’ın Suriye’den çıkış süreci ve İmralı’daki çözüm çabalarından da bahseden Raziye Öztürk, İmralı’daki koşulların Guantamamo’dan daha ağır koşullarda bir ada hapishanesi olduğunu ifade etti.   

Raziye Öztürk, “Sayın Öcalan kısıtlı koşullarda tüm Ortadoğu halklarına nefes aldıracak bir paradigma geliştirdi” dedi. Çözümler geliştirdikçe tecridin derinleştirildiğini kaydeden Raziye Öztürk, yaklaşık üç yıldır artık hiçbir haber alınamadığını söyledi.   

Abdullah Öcalan’ın 25 yıllık süreçte iki kez ailesi ile görüşebildiğini belirten Raziye Öztürk, bunların da olağanüstü koşullarda gerçekleştiğini ifade etti.  

Avukat Raziye Öztürk, ‘’Hukuksal girişimlerimiz de boşa çıkarılmak isteniyor. Gerekçeler iletilmiyor. Tüm başvurularımıza rağmen, son çare olarak BM insan Hakları Komitesi’ne başvurduk. Aynı zamanda tedbir talebinde bulunduk’’ dedi.  

Komitenin, görüşmelerin sağlanması için iki kez Türkiye’den talepte bulunduğunu ancak Türkiye’nin aksini yaparak tecridi daha da ağırlaştırdığını söyleyen avukat Raziye Öztürk, Abdullah Öcalan’ı hedef alan tüm yasaların daha sonra tüm cezaevlerine ve topluma yayıldığına dikkat çekti.  

Raziye Öztürk, ‘’Şu anda Türkiye’de AİHM’in etkisiz kalması, Abdullah Öcalan’a yönelik verilen kararların yerine getirilmemesi ile ilgilidir” dedi.

Asrın Hukuk Bürosu avukatı, AİHM’in aradan geçen 12 yıla rağmen tecride ilişkin karar vermemesine ve CPT’nin bir kamuoyu açıklaması yapmaktan imtina etmesine işaret ederek bunun, “söz konusu kurumların meseleye siyasi yaklaştığının göstergesi” olduğunu kaydetti. 

Raziye Öztürk, “İmralı’da söz konusu olan, hukuk dışılığın kendisini inşa etmesidir” derken tecritle birlikte geliştirilen faşizan ortama dikkat çekti. Raziye Öztürk, tecride karşı siyasi tutsakların açlık grevi eylemini de hatırlattı.  

DERSİM DAĞDEVİREN: İMRALI’NIN KAPISI AÇILMALI 

“Sağlık Bağlamında İmralı Cezaevi Adası'ndaki Koşullar” başlıklı sunumu, EUTCC Yönetim Kurulu Üyesi ve KURD-AKAD’dan Dersim Dağdeviren yaptı. Dersim Dağdeviren, İmralı Ada koşullarının sağlık üzerindeki etkilerine dikkat çekerek, CPT ziyaretlerine rağmen bu koşullarda bir değişim olmadığını ifade etti.   

“Türkiye ve Ortadoğu’da barış yok’’ diyen Dersim Dağdeviren, barış için Abdullah Öcalan’ın merkezi bir rolünün olduğunu belirtti ve şöyle noktaladı: “İmralı’nın kapısı açılmalı, Abdullah Öcalan özgür bırakılmalıdır.” 

LAURA QUAGLIUOLO: ABDULLAH ÖCALAN ÖZGÜR OLMALI, ZAMANI GELDİ 

 İtalya’dan çocuk kitapları yazarı Laura Quagliuolo, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın esaret altına alınması ile ilgili İtalyanlar olarak kendilerini sorumlu olarak gördüklerini söyledi.

İmralı’daki koşulların kendilerini son derece endişelendirdiğini ifade eden Laura Quagliuolo, İtalya’da Abdullah Öcalan’a verilen onursal vatandaşlıklar, ödüller ve Kürt halkı ile dayanışma amacıyla yapılan eylem ve etkinliklere ilişkin bilgiler verdi.  

Batı’daki ikiyüzlülüğe tepki gösteren Laura Quagliuolo, özellikle İsveç ve Finlandiya’nın NATO üyeliği için yapılan müzakerelerde ‘’Kürtlerin satılması olayının, büyük bir ikiyüzlülük’’ olduğunu söyledi. 

Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın özgürlüğüne kavuşması gerektiğini kaydeden Laura Quagliuolo, ‘’Abdullah Öcalan serbest bırakılsın, zamanı geldi artık’’ diye noktaladı.   

ZEYNEP DERSİM: ÇÖZÜMÜN MUHATABI ABDULLAH ÖCALAN 

Kürt Kadın Hareketi’nden Zeynep Dersim, bugün çözüm arayan tek iradenin Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan olduğunu belirterek,        “Avrupa yürüttüğü politikalarla bir taraf, Kürt halkına karşı yürütülen soykırımın bir parçası olmuştur’’ dedi.  

Çözümün muhatabının Abdullah Öcalan olduğunu yineleyen Zeynep Dersim, Kürt sorununun çözülmesinin Ortadoğu’daki sorunlara da çözüm getireceğinin altını çizdi.  

Tecride karşı yapılan eylemler ve yürütülen kampanyaları da hatırlatan Zeynep Dersim, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın özgürlüğü için 10 Ekim’de yeni bir küresel kampanya başlatıldığını hatırlattı. Dersim, bu hamlenin talepleri arasında Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğü ve PKK’nin terörist örgütler listesinden çıkarılmasının yer aldığını belirtti.