Hastaların ruh halini etkileyen çipler tıpta yeni bir çığır mı?

İngiltere'nin ulusal sağlık sistemi NHS, beyne yerleştirilen çipler aracılığıyla depresyon ve epilepsi gibi rahatsızlıkların tedavisi için yeni bir pilot proje başlatıyor.

Bu çipler, beyin nöronlarına ultrason dalgaları göndererek hastaların ruh halini etkileyebilecek. Ancak bu yenilikçi yaklaşım, etik tartışmaları da beraberinde getiriyor.

Çoğunlukla Elon Musk'ın Neuralink girişimiyle ilişkilendirilen beyin-çip arayüzü teknolojisi, şimdi depresyon ve bağımlılık gibi nörolojik rahatsızlıkların tedavisi için umut vadediyor. 

Neuralink, felçli hastaların düşünce yoluyla bilgisayar kontrol edebilmesini sağlayan testlerle gündeme gelmişti. Ancak İngiliz sağlık sistemi, bu teknolojiyi doğrudan tıbbi tedavi amacıyla kullanmayı planlıyor. 

Projenin ilk aşamasında, 30 hastanın kafatasının altına, ancak beynin dışına yerleştirilecek cihazlar test edilecek. Bu cihazlar, nöron aktivitelerini MRI taramalarından 100 kat daha hassas bir şekilde haritalayarak beyindeki belirli bölgeleri ultrason yoluyla uyaracak. Araştırmacılar, bu uyarımların depresyon, obsesif-kompulsif bozukluk ve epilepsi gibi rahatsızlıkların semptomlarını hafifletebileceğini öngörüyor.

Forest Neurotech adlı Amerikan şirketi tarafından geliştirilen ultrason cihazları da bu deneyde test edilecek. Bu cihazlar, beyindeki birden fazla bölgeyi aynı anda uyarmayı hedefliyor ve kalıcı bir çip implantasyonu gerektirmiyor. Projenin hedefi, cerrahi müdahalelerin etkili olmadığı durumlarda alternatif bir tedavi sunmak.

ETİK TARTIŞMALAR VE RİSKLER

Yeni tedavi yönteminin heyecan verici potansiyeline rağmen, etik ve gizlilik konuları dikkatle ele alınması gereken başlıklar arasında. UCL'de medikal fizik profesörü Clare Elwell, bu teknolojinin klinik etkilerinin dikkatle değerlendirilmesi gerektiğini belirtiyor. Çiplerin hastaların dürtüselliği ve risk alma davranışları üzerindeki etkileri de yakından incelenecek.

Daha az göz önünde olan ancak bir o kadar önemli olan diğer bir konu ise beyin verilerinin gizliliği ve mülkiyeti. Beyin aktivitelerine dair verilerin kötüye kullanılması, özellikle sigorta veya iş başvurularında, "nöroayrımcılık" riskini beraberinde getirebilir. Uzmanlar, bu tür profillemelerin distopik sonuçlar doğurabileceği konusunda uyarıyor.

UMUT VE SORU İŞARETLERİ

Beyin çipleri, tedavi edilemeyen rahatsızlıklar için devrim niteliğinde bir alternatif sunabilir. Ancak bu yenilikçi teknolojinin hem klinik hem de etik açıdan detaylı bir şekilde değerlendirilmesi gerekiyor. Beyin-bilgisayar arayüzleri, bir yandan tıpta büyük bir dönüşüm potansiyeli sunarken, diğer yandan bireysel haklar ve toplumsal etikle ilgili ciddi sorular doğuruyor.