Birçok eyalette oy verme işleminin haftalar önce başladığı ABD seçimlerinin Demokrat Parti adayı Hillary Clinton ile Cumhuriyetçi Donald Trump arasında geçeceği kesin. Seçimlerde diğer adayların alacakları oy oranının ise sadece Clinton veya Trump’ın herhangi bir eyalette alacağı oyları etkilemekten öteye gidemeyeceği biliniyor.

Son haftalara kadar yapılan anketler, eski Dışişleri Bakanı Hillary Clinton’un Trump’a büyük fark atacağını gösterirken, geçtiğimiz hafta Federal Soruşturma Bürosu (FBI) tarafından Clinton’a soruşturma açılacağı açıklaması gündeme oturmuştu. Clinton’un bakanlığı döneminde resmi yazışmaları özel bir e-mail sağlayıcısı üzerinden yapmasının seçmen nezdindeki itibarını zayıflattığı yorumları da yapılmıştı.

Ancak anketler halen Clinton’un iş adamı Donald Trump karşısındaki kazanma şansının yüksek olduğunu gösteriyor. Bugüne kadar yapılan anketlerin ortalama sonuçlarına göre Clinton yüzde 46, Trump ise yüzde 44 oy alacak.

Yine birçok önde gelen televizyon, gazete ve internet sitesinin araştırmalarında da Clinton’un kazanma şansının yüzde 65 ile 90’lar arasında olduğu görülüyor.

Clinton’un en büyük dezavantajının özellikle FBI soruşturmaları nedeniyle seçmen nazarındaki ‘güvenilirlik’  sorunu olduğu yorumları yapılıyor. Trump’ın ise özellikle göçmenler, güvenlik ve terörle mücadele ile kadınlar hakkındaki tepki çeken açıklamaları nedeniyle zorlanacağı tahmin ediliyor.

ABD seçimlerinde eyaletlerin nüfuslarına orantılı olarak 538 seçici üye belirlenecek. Bir adayın başkan seçilebilmesi için en az 270 seçici üyenin desteğine ihtiyacı var.

Her eyalette en çok oyu alan parti aynı zamanda o eyaletteki tüm seçici üyeleri kazanmış olacağından, adayların aldıkları oyların yanı sıra hangi eyaletlerde önde oldukları da belirleyici olacak.