Azerbaycan, pazartesiyi salıya bağlayan gece Ermenistan’ın birçok bölgesini yoğun bir şekilde bombaladı. Sınır hattında şiddetli çatışmalar yaşandı.

Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan, 13 Eylül günü yaptığı açıklamada 49 Ermeni askerin öldüğünü belirterek, bilançonun daha da ağırlaşabileceğine işaret etti.

Azerbaycan Savunma Bakanlığı da aynı günün akşamı yazılı bir açıklama yaparak 50 askerin öldüğünü belirtti. Açıklamada çatışmaların “Ermeni provokasyonu” nedeniyle çıktığı iddia edildi.

Bu çatışmalar, 2020’den bu yana bölgede “barış gücü” bulunduran Rusya’nın Ukrayna’da savaş yürüttüğü bir sırada yaşandı. Taraflar arasında hakemlik yapan Rusya, 13 Eylül günü saat 08.00’den itibaren bir ateşkes yürürlüğe girdiğini duyurdu.

Ancak Ermenistan Savunma Bakanlığı’na göre çarşamba sabahı Azerbaycan topçu atışlarında bulunmaya devam etti. Ermenistan Savunma Bakanlığı, “Azerbaycan-Ermenistan sınırındaki durum gergin kalmaya devam etti” dedi.

Uluslararası toplum da derhal ateşkes çağrılarında bulundu. Avrupa Birliği düşmanlıklara son verilmesini istedi. ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken Azerbaycan ve Ermenistan yöneticilerini bir barış anlaşması sağlamaya çağırdı.

Rusya’nın öncülük ettiği askeri bir ittifak olan Kolektif Güvenlik Antlaşması Örgütü Güvenlik Konseyi, Erivan’ın talebi üzerine salı günü toplandı.

Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron da derhal “düşmanlıklara son verilmesini ve ateşkese uyulmasını” istedi.

Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ile telefon görüşmesi yapan Macron, Bakü’yü Ermenistan ile yapılan ateşkese uymaya çağırdı.

Macron ayrıca dönem başkanlığını Fransa’nın yaptığı BM Güvenlik Konseyi’ne bu çatışmayı taşıyacağını duyurdu.

Uzmanlara göre Ukrayna savaşı bölgedeki güçler dengesini değiştirdi. Bakü’nün bu fırsattan yararlanarak, Ermenistan’dan daha fazla taviz koparmaya çalıştığı iddia ediliyor.

Türk devleti de son çatışmalardan sadece iki gün önce Bakü’ye yüklü miktarda yeni silah sevkiyatı yaptı. Saldırılar sırasında Türk dronlarının da dolaştığı bildirildi.