Hafta sonu boyunca Qaa ve Ras Baalbeck bölgelerinde yoğun bombardıman yapıldı. Askeri jargonda, bombardımanlar "hazırlık atışları" veya piyade birliklerinin ilerleyişini kolaylaştırmanın bir taktiği olarak değerlendiriliyor.

Kurak ve dolambaçlı bir alan olan Ras Baalbeck ve Qaa'nın askeri ve siyasi açıdan zorlu olacağı belirtiliyor.

Bu operasyon, Hizbullah'ın EL Nusra'ya yönelik operasyonu sonrasına denk geldi. Hizbullah'ın Temmuz ayı sonundaki operasyonu sonucunda ateşkes anlaşması yapılmıştı.

El Nusra çeteleri ve çoğunluğu ailelerinden oluşan 8 bin dolayında kişi bu anlaşma kapsamında İdlib'e tahliye edilmişti.

Lübnan ordusunun bu operasyonu tek başına mı yoksa Hizbullah ile birlikte mi yürüteceğine henüz resmi bir açıklama getirilmedi.

DAİŞ'e karşı operasyonun Lübnan ordusu ile Hizbullah ortaklığında yürütülmesi ihtimali, bölgesel ve uluslararası güçler tarafından da yakından izleniyor. ABD, Hizbullah'ı terörist örgüt olarak kabul ediyor.

Hizbullah lideri Hasan Nasrallah geçen hafta yaptığı bir açıklamada Lübnan ordusunun ABD'den destek alması halinde bunun Lübnan ordusuna hakaret olacağını söylemişti. Nasrallah'a göre Lübnan ordusu bu görevi başarıyla tamamlayacak bir kapasiteye sahip.

DAİŞ'in bölgede işgal ettiği alanların 300 ila 400 kilometre kare olduğu tahmin ediliyor. Bunun 155 kilometre karesi Suriye tarafından bulunuyor.

Diğer bir soru ise, operasyonun Suriye ordusu ile ortaklaşıp ortaklaşmayacağı ile ilgili. Lübnan Savunma Bakanı Yakup Sarraf, siyasi anlaşmazlıklar nedeniyle koordinasyon olmayacağını söyledi.